BIST 9.722
DOLAR 32,53
EURO 34,79
ALTIN 2.433,11
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Soylu'dan Baykal'a: Demek ki ben sana Karayılan'dan...

İçişleri Bakanı Süleyman Süleyman Soylu, referandumdan 'hayır' çıkması durumunda Yunan ordusunun denize döküldüğü günkü gibi sevinç yaşayacaklarını söyleyen Deniz Baykal'a sert tepki gösterdi.

Abone ol

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Baykal'ın referandumla ilgili tepki çeken sözleriyle ilgili olarak "Yazıklar olsun. Deniz Baykal sana da yazıklar olsun. Demek ki ben sana Murat Karayılan'dan uzağım." dedi.

Bakan Soylu, Manisa Polis Evi'nde muhtarlar ve sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldiği toplantıda, dün Bursa'da 2 bin polisle gerçekleştirdikleri uyuşturucu operasyonunda 60 kişinin gözaltına alındığını belirtti.

Bugün ise İzmir'de Cumhuriyet tarihinin hemen hemen en büyük operasyonlarından birini yaptıklarına değinen Soylu, "44 mahalle, Diyarbakır ve Çanakkale'yi kapsayan eş zamanlı operasyon. 127 şüpheli, her mahalle her noktada gözaltına alındı. Hem uyuşturucu madde, hem de ilgili silah mühimmat ve araçlar ele geçirildi. Enteresan şeyler... Önümüzdeki günlerde açıklandığında, 'bunlar nasıl bir araya geliyor' diye büyük bir merak içinde olacaklar. Geçen hafta tüm Türkiye'de sadece okul çevresinde 5 bine yakın operasyon yaptık. Bu sürekli devam edecek." diye konuştu. 

Süleyman Soylu, Türkiye'yi diz çökertmeye çalışanların tek koldan saldırmadığını, ülkenin uzun yıllardır saldırı altında bulunduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:

BAYKAL NE DEMİŞTİ? Cumhuriyetimizi o gün ilan etmişiz gibi. Hatta 9 Eylül 1922'de İzmir'de düşmanı denize döküp, kadınlarımızın kırmızı bezler üzerine ay ve yıldız çizerek diktikleri o sevimli bayrağımızı askerlerimizin vilayet konağının çatısına kadar heyecanla çıkıp diktikleri anda nasıl yüreğimiz kabarıyor, gözlerimiz doluyorsa o duygularla vatanı o gün kurtarmışız gibi... O sevinci yaşayacağız

PKK'YA UYUŞTURUCUDAN 1.5 MİLYAR DOLARLIK KAYNAK SAĞLIYORLAR

"Basit bir mekanizma oluşturmuşlar...Avrupa, PKK/KCK terör örgütüyle anlaşmış doğu koridorundan gelecek doğal uyuşturucu Avrupa'ya, Avrupa'dan da kimyasal uyuşturucu Türkiye'ye gelecek. Bununla beraber bir taşla birkaç kuş vurmaya çalışıyorlar. Türkiye'yi etkin bir uyuşturucu pazarı haline getirmeye çalışıyorlar. Gençlerimizin kimliğini, değerlerini başkalaştırmaya çalışıyorlar. PKK'ya yılda 1,5 milyar dolarlık bir kaynak sağlıyorlar. Bunlar mı bizim dostumuz. Uyuşturucu yakaladığımız zaman sırtımızı sıvazlıyorlar 'iyi yaptınız' diye."

Türkiye gibi ülkelere korku verip, "Patron biziz" dediklerini aktaran Soylu, 16 Nisan'daki halk oylamasına da "Patron millet" demek için gittiklerini kaydetti.

SİYASİ HAYATININ FİNALİNİ BU TİP AYMAZLIKLA BİTİRMEMELİ

İçişleri Bakanı Soylu,  CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal'a yönelik eleştirilerde bulunarak, şu görüşlerini paylaştı:

"Bakınız bir antrenör futbol takımını sahaya çıkarıyor ve sol bek koridor olmuş. Dakika 10 birinci golü yedi. Dakika 20, sol bek hatasından ikinci golü yedi. Dakika 30, sol bek tarla gibi olmuş gelen geçiyor 3. gol. Dakika 40 4. gol. Seyirci homurdanmaya başlıyor, çıkar bu adamı. Antrenör inat, 'istediğimi yaparım' diyor. İkinci yarı 50,60,70. dakikada gol. Millet tahammül edemez sahaya iner. 1960'da golü yedik mi bu sistemde, 71 muhtıra, 80 darbesi, bu golü yedik mi? 28 Şubat'ta bir gecede bankalar hortumlandı. Maliyeti geleceğimiz ödedi. Bir gol daha yedik. Ardından 27 Nisan'da 'cumhurbaşkanı seçemezsiniz, bu sistemin sahibi biziz' dediler. 'Bu anayasa milletin değil, egemenlerin' dediler. Bu çok övdükleri sistem var ya Ahmet Necdet Sezer'i zamanı bittikten sonra fuzuli işgalle kanunsuz, hukuksuz bir şekilde cumhurbaşkanı olarak tuttu. Çok övdükleri, yerlere göklere sığdıramadıkları, bizi Yunan görüp, PKK ile iş birliği yapıp 'denize dökeceklerini söyledikleri ve muhafaza ettikleri bu sistem... Yazıklar olsun. Deniz Baykal sana da yazıklar olsun. Demek ki ben sana Murat Karayılan'dan uzağım. Demek ki bu ülkenin kanını emen, ailelerimizi ülkemizi şehit acılarıyla karşı karşıya bırakan bu alçaklar, namussuzlar bizden sana daha yakın, helal olsun. Bir kişi siyasi hayatının finalini bu tip aymazlıkla bitirmemeli."

TUZUN KOKTUĞU YER

CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt'un sözlerini de eleştiren Soylu, "Bir ebleh... Ne bekleyebilirsiniz ki...Ben olacağım Yunan gavuru, düşman, beni ve 'evet' verenleri Ege Denizi'ne dökeceksiniz. Çok ayıp, edepsizlik. Bu adam hala siyasi hayatta bulunacak, CHP'de siyaset yapacaksa, aynı Deniz Baykal için de geçerlidir. Demek ki Deniz Baykal ben boşuna kendimi yoruyorum. Kampanya başladı başlayalı senin hukukunu savunuyorum. Nasıl kaset kumpasıyla götürüldüğünü, FETÖ'cülerin sana kaset kumpasını yaptığını, senin kaset kumpasıyla beraber kimlerle iş birliği içerisinde götürüldüğü anlatmaya çalışıyorum. Demek ki bizimkisi boşuna hamallıkmış. Biz Yunan, İzmir'de bizim topraklarımız, işgal eden Yunanlılar gibi bir muameleye muhattap olmamız lazım gelirmiş. Bu tuzun koktuğu yerdir. Büyük bir kindir. Şimdi anlıyor musunuz Menderes idam edilirken niçin davul çalındığını." ifadelerini kullandı.

Soylu, ekonomik, demokratik sosyal kalkınma için, Türkiye'nin kardeşlik üzerinden büyümesine pranga olan bu sistemden kurtulmak gerektiğini belirtti. 

YAPMAK İSTEDİĞİ ÇOK AÇIK BÜYÜK BİR FİTNE

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Diyarbakır'da 4 milyon Suriyeli'nin vatandaş yapılacağını söylediğini aktaran Soylu, "Suriyelinin etnik kökeni nedir? Arap, Diyarbakır'da etnik köken ağırlığı ne? Kürt. Yapmak istediği çok açık, büyük bir fitne, büyük bir ihanet. Demek istiyor ki 'ey Kürtler böyle bir hazırlık yapılıyor, siz buna sessiz kalmayın, attığım fitne ateşine kürekle odun taşıyın.' Bir insanda memleket sevgisi varsa aklından böyle bir şey geçmemeli." diye konuştu.

Avrupa'nın ciddi sarsıntı içinde olduğunu, rotayı şaşırdığını vurgulayan Soylu, Türkiye'nin ise önemli bir avantajının daha bulunduğunu bildirdi.

Türkiye'nin eski Türkiye olmadığını anlatan Soylu, "Namlunun ucunu görünce tornistan etmeyen bir yönetime sahibiz. Bugün Türkiye, güçlü lideriyle fırsatları yönetebilir ve gelecekte sözü hüküm olan bir ülke haline gelebilir. Dolayısıyla bir ülkenin fırsatlarını en güçlü yanlarıyla yönetmesi gerekir. Biz Recep Tayyip Erdoğan'sız bu meseleyi aşamayız. O kadar basit. Bir ülke kendi fırsatlarını en güçlü yanlarıyla yönetmelidir ve biz de bunu bugün yapmalıyız." dedi.