BIST 8.905
DOLAR 32,34
EURO 35,10
ALTIN 2.240,56

Siyasetin Rengi Demirel

O; Türk siyasi hayatının temel renklerinden birisiydi.

O; Türk siyasi hayatının temel renklerinden birisiydi.

 

Ve bana göre siyasette her şeye anlamlı sözü olan nadir adamlardan birisiydi.

Ki zaten bu özelliğini; süper olan pratik zekâsı ve olağanüstü hafızası ile birleştirdiği için siyasi hayatımızın rengi oldu.

 

Kim ne derse desin, kim onu eleştirirse eleştirsin; o bu ülkeye hizmet eden, hizmet etmekten keyif alan bir liderdi.

Bu ülkenin her köşesini dolaşmış, her köyüne gitmiş ve oraya bir çivi çakmış bir liderdi.

 

Çözüm adamıydı.

Siyasi sıkışıklıkta bazen geri adım atarak, bazen dik durarak bazen de yaratıcılığını kullanarak ülkeye özel çözümler yaratandı.

 

Elbette onun çözümleri başkalarını rahatsız etmiş olabilir ki belki de zaman zaman haklıdırlar da.

Ama o bu memleketin çocuğuydu ve içimizden birisiydi.

Hatasını da sevendi.

Ki espri yeteneği belki de en güçlü liderdi.

Kendi karikatürlerine gülen ve mizahı ilginç bir şekilde destekleyendi…

Çünkü o içimizi severdi…

Bizdendi…

 

Onunla bir vesile ile çalışmış birisi olarak canlı şahidim ki vatandaşını; köylü, iş adamı, zengin fakir diye ayırt etmeden kendince sever ve hepsine özel olarak zaman ayırırdı.

Ki zaten o yüzden siyasi hayatın rengiydi.

 

 

Sayın Tansu Çiller ile çalışırken vatandaş ziyaretlerinin olduğu bir gün her zaman olduğu gibi görüşmelerine eşlik eden ve ona kim kimdir diye açıklarken bana; “neden Demirel gibi yapmıyoruz,” demişti.  

Liderini görmeye, ona derdini anlatmaya gelenler için bir kapıdan girsinler diğerinden çıksınlar istiyordu.

Demirel’in bayramlarda yaptığı gibi…

Demirel’in hep öyle yaptığını sanarak…

 

Ona “siz Demirel değilsiniz,” demiştim.

“Demirel haftanın yedi günü yirmi dört saat evinde vatandaşı kabul ediyor,” diye de eklemiştim.

 

Ona verdiğim tepkiye kızması gerekirken susmuştu.

Çünkü kendisi; büyük çoğunlukla haftada sadece üç gün (Salı, Çarşamba ve Perşembe günleri) Ankara’ya gelip, diğer günlerini Ankara dışında geçiren bir liderdi.

Ki zaten bence o yüzden siyasi hayatın kalıcı rengi olamadı.

 

 

Kendi liderimiz dışında kalanları çok iyi bilmediğimiz için, kendi dilimize yakın söylemleri olanları takip edip, diğerlerine uzak düştüğümüz için; Demirel gerçek liderliğini 9. Cumhurbaşkanı iken gösterdi.

Kendini işte o zaman milletine gösterdi.

O güne kadar onu sevmeyenlerin bile takdirini alarak; o makamın gerçek hakkını verenlerden birisi oldu.

O zaman sadece siyasetin değil, bu memleketin bir rengi olduğunu; sadece bize değil, dosta düşmana, herkese her millete gösterdi.

Biz oldu.

Bizi temsil etti.

Ve bunu adil bir şekilde gayet iyi yaptı.

Çünkü o bizim rengimizdi…

O yüzden cumhurun başı olması herkes tarafından sevildi…

 

O; güçlü ve bize hâkim olmayı becerebilen bir renkti.

Ki son on yılda kenarda oturmasaydı, bir de sağlığı müsaade etseydi; inanıyorum ki bugün onu tanımayanlara, onun siyasi hayatı nasıl yönlendirdiğini bilmeyenlere, özellikle gençlerimize muhalefet nasıl yapılırı çok iyi bir şekilde gösterirdi.

Çünkü o bizdendi…

Çünkü o bu toprakların rengiydi…

O Demirel’di…

 

Allah rahmet eylesin…

 

 

 

 

 

 

Diğer yazı ve şiirlerimi takip etmek isteyenler için Facebook sayfam;

 

Eklemek isteyenler için Twitter adresim;

 

Instagram adresim;

 

BİR AVUÇ SEVDA ADLI KİTABIMIN TRT TANITIMI

 

 

SESLENDİRDİĞİM BİR KAÇ ŞİİRİMİ DİNLEMEK İSTEYENLER İÇİN