BIST 9.530
DOLAR 32,45
EURO 34,82
ALTIN 2.476,59

Sivas'ta burayı görenler kendini Mars'ta sanıyor

Sivas'ta burayı görenler kendini Mars'ta sanıyor

SİVAS’ta Sivadokya olarak adlandırılan Eğribucak kayalıkları, kırmızı rengi ve alışılmışın dışındaki yüzey şekli ile Mars gezegenini andırıyor.

Sivas'ta burayı görenler kendini Mars'ta sanıyor

Sivas’a 23 kilometre mesafede bulunan Eğribucak kayalıkları şekilleri ve rengi ile araştırmacıların ve turistlerin ilgisini çekiyor. Dünya’daki Mars olarak da adlandırılan kayalıkların turizme kazandırılması için bir dizi çalışmalar yürütülüyor. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi Coğrafya Eğitimi Anabilimdalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülpınar Akbulut Özpay, Mars’ı andıran kayalıkların jeosit olarak korunması ve turizme kazandırılmasına yönelik 2013 yılından bu yana bilimsel çalışmalar yürütüyor.

Sivas'ta burayı görenler kendini Mars'ta sanıyor

Özpay, kayalıkların bir hayli ilgi çektiğini belirterek, şunları söyledi: "Sivas’ta bulunan 300’e yakın jeositten biri de Eğribucak kayalıklarıdır. Yukarı Kızılırmak Jeoparkı içerisinde Emirhan rotasına dahil olan, Arpayazı ve Egribucak köyleri arasında bin 420 yükseltide yer alan bu jeositler, jeolojik oluşumları ve geçirdikleri jeomorfolojik süreç nedeniyle bugün Sivas’ın en çok turist çeken yerlerinden biri haline geldiler. Eğribucak kayalıkları eşine az rastlanılan bir görünüm sunmaktadır.

Sivas'ta burayı görenler kendini Mars'ta sanıyor

20 kilo metrekarelik alanda farklı görünüm sunan, kırmızı çamur taşları ve kum taşlarından oluşan Eğribucak kayalıkları, akarsu ve tektonizmanın etkisi ile yeniden şekillenmiştir. Yarı dairesel-oval şekildeki mekanik çözülme sonucu ortaya çıkan kumtaşı topları, geniş bir satıh aşınımı ve parçalanması şeklinde görülen kırgıbayır ve monoklinal tabakalaşma başları ve tafonileşme sonucu içi boşalmış aşınım artığı bloklar sahada görülmektedir."

Sivas'ta burayı görenler kendini Mars'ta sanıyor

23 MİLYON YIL ÖNCE OLUŞTULAR Özpay, 23 milyon yıl önce şekillenmeye başlayan sahanın tektonik hareketlerle kuzey-güney bir sıkışma rejiminin etkisinde kaldığını belirtip, "Kıvrılma tektoniği sonucunda antiklinal ve senklinaller ortaya çıkmış, tabakalar eğim kazanmıştır. Bu tabakalardan aşınmaya dayanıklı olan kumtaşı tabakaları 80 dereceye kadar eğim kazanarak hogbeck adını verdiğimiz yüzey şekillerinin ve aşınım dikliklerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur" ifadelerini kaydetti.