BIST 9.693
DOLAR 32,58
EURO 34,80
ALTIN 2.508,38

Seçime kurban ettiklerimiz

Sen git ki biz yeniden normale dönebilelim…

24 Haziran seçimlerine bir aydan az bir zaman kaldı. Haliyle seçime yönelik çalışmalarda hız kazandı. Her kesim bu seçimden galip çıkmak için var gücüyle çalışıyor.

Bazılarının gözünün seçimden başka bir şey görmediği atmosfere kurban ettiğimiz bazı değerlerimiz de yok değil maalesef!

Mesela Ramazan ve orucumuz. Sanırım bu seçim atmosferinden en çok etkilenen 11 ayın sultanı olan Ramazan oldu.

Manevi iklimin zirve yapması gereken, şeytanların bağlandığı bir dönem olan ve aldığımız nefes ve konuştuğumuz kelamın bile maneviyat odaklı olması gereken bir zamanda maalesef seçim argümanlarıyla vakit geçiriyoruz!

Aile efradımız ve çocuklarımız da bu seçim atmosferinden etkilenenler arasında. İnşallah kendimizi seçim çalışmalarına çok fazla kaptırıp da ailemizi ihmal etmiyoruzdur.

Özellikle seçim sırasında yapılacak olan Liselere Giriş Sınavı ve seçimin hemen akabinde üniversite sınavına girecek yavrularımızı ihmal etmiyoruzdur seçim hay huyu arasında.

Maalesef seçime kurban verdiğimiz bir başka değerimiz de kardeşlik duygularımız oldu.

Bunun müşahhas örneğini Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce'nin konuşması esnasında kendisini seven bir partilinin resim çektirmek isteği üzerine sahneye çıkarak resim çektirmesiyle korumalarının yaka paça sahneden atmasında ve iki gün önce bayrak asma çalışması yapan bir siyasi parti üyelerine yapılan saldırıda yaşadık.

Rakip partililer tarafından darp edilen insanlar ambülanslarla hastaneye götürülmek zorunda kalındılar. Bir insanı hastanelik edecek kadar gözü dönmüşlük, gönüldaşının yaka paça sahneden atılması hiç de hayra alamet değil.

İnşallah önümüzdeki günlerde sinirlerimize hâkim oluruz da böylesine çirkin olaylar yaşamayız.

Unutmayalım ki seçimler geçici aramızdaki muhabbet sevgi ve kardeşlik kalıcı.

Geçici olana kalıcı olanı feda etmeyelim lütfen.

Seçim atmosferinden nasibini alan bir başka alan da eğitim ve öğretim. Son zamanlarda gerek yazılı basında gerekse görsel basında eğitimle ilgili bir haber hatırlıyor musunuz hiç.

Hatırlamıyorsunuz değil mi?

Çünkü o kadar çok ihmal ettik ki eğitimi. Sanki memlekette eğitim yokmuş, okullar tatil edilmiş gibi değil mi? Varsa yoksa seçim…

Ya kültür hayatımız?

Onun neredeyse hiç mi hiç esamesi okunmuyor. İftar davetlerine bakıyorsunuz hepsi parti ve siyaset odaklı.

Kültür dünyamızı bir araya getiren, sanatçıları buluşturan iftar davetleri neredeyse hiç yok…

Dikkat çekmek istediğim bir başka nokta ise seçim vaatlerinde bulunan siyasetçilerle ilgili.

Sağ olsun siyasetçilerimiz hep rakiplerinin açıklarıyla ilgileniyorlar. Adeta birbirlerine “kapak yapma” yarışı içine girmişler.

Aile, eğitim, kültür alanında neler yapacakları, hangi projeleri olduğu ile ilgili tek bir kelime duyamıyoruz maalesef siyasetçilerden. Hep bir hesaplaşma derdindeler.

Doğal olarak siyasetçilerin bu dili topluma da yansıyor. Hep bir açık arama, laf sokma yarışındayız…

Normal zamanlarda yapmayacağımız hareketler, söylemeyeceğimiz sözler sarf ediyoruz. Normal değiliz yani, anormalleştik...

Ey seçim, her neredeysen bir an önce gel.

Gel ve git ki biz de normale dönebilelim. Kardeşliğimizi, arkadaşlığımızı, ailemizi, çoluğumuzu çocuğumuzu etkilediğin yeter gayri…

Senden yeterince bahsettik, yeterince gündemimizi meşgul ettin.

Sen git ki biz yeniden normale dönebilelim…

SOSYAL MEDYA TAKİP 

twitter.com/msbeser

facebook.com/msbeser