BIST 9.717
DOLAR 32,48
EURO 34,94
ALTIN 2.435,32
HABER /  GÜNCEL

Roj TVye ilginç açıklamalar

DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, "Cin şişeden çıktı. Artık süreci geriye döndürmek mümkün değil. Bu aşamada silah bırak demek anlamsız" dedi.

Abone ol

DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, uydu aracılığıyla PKK çizgisinde yayın yapan Roj TV'nin Brüksel'deki stüdyosuna konuk oldu. Türk, "Cin şişeden çıkmıştır, süreci geriye götürmek mümkün değildir" dedi. Bu aşamada silahların bırakılmasını istemenin anlamsız olduğunu, silahların susması için ortaya çıkaran nedenlerin ortadan kaldırılması gerektiğini ileri sürdü.

'DÜŞMAN MANTIĞINI BIRAKIN' DEDİ

Türk, üzerlerinde 1 bıçak bile bulunmayan 3 Genel Başkan yardımcısı ve 52 yöneticilerinin 6 aydan bu yana tutuklu olduğunu hatırlatarak, "Yeni bir niyet içeriyorsanız, bu haksız tutuklamalara son verilmeli. Bu söylediklerim güvensizlik olarak algılanmasın. Yüzde 100 güveniyoruz. Yüzde 1 ihtimal ise sonuna kadar gideriz. Bazen gizli diplomasi olur olgunlaştırılır, önemli olan kararlılığı göstermelidir. 'Düşman mantığını' bırakmak, yeni bir niyeti ortaya koymak gerekir" dedi.

Ahmet Türk'ün 2 saate yakın süren programda söyledikleri şöyle:

- BAŞBAKAN SAMİMİ: Başbakan ile yaptığımız görüşmenin içeriği ile bir şey söylemem söz konusu değil. Başbakanın bu konuda samimi yaklaştığına ben inanıyorum. Bu acıların sona ermesi konusunda düşüncesi olduğunu biliyoruz. Ancak, devleti bir bütün olarak ortaya koymak lazım. İşimizin meşakkatli, zor olduğunu görmemiz gerek.


- HÜKÜMET ŞİMDİDEN VAZGEÇMELİ; MGK toplantısından sonra ortaya çıkan dil değişikliği üzerimizde kararsızlığın ifadesi olarak yansıdı. Bu rahatsızlık yarattı. Gerçekten böyle bir mantıkla yaklaşılıyorsa hükümet bundan şimdiden vazgeçmeli. Buluşma ufukları, acıları paylaşma ufukları olarak düşünmeliyiz. Hak ve özgürlükler olarak düşünmeli, halkların haklarını göz önüne almak gerekir. Süreçte bazı muğlaklıklar ortadan kalkacak. Çözüm konusunda neler yapılabilir tartışması yapılabilir.1-2 günde çözüm beklemek hayalciliktir. Sayın Başbakan da bunu söyledi biz de. Kısa, orta, uzun vadede neler yapılmalı ele alınmalı. Görüşmemizde, model, proje tartışması olmadı. Ortak bir mesaj önermeydi. Bizim dilimizle artık yeter yani 'Edi bese' sürecinin başlatılmasıydı. Paylaşılmadan olmaz. Sayın Atalay'ın yaptığı görüşmeleri medya yakından izliyor. Ancak, şu ana kadar yapılanlarla ilgili basın açıklaması yapılmış değil. Olgunlaşma açısına geldiğinde açıklama yapılır.

- SORUNLAR ÇÖZÜLÜRSE MHP'YE İHTİYAÇ KALMAZ; Son günlerde Abdullah Öcalan'ın idamı konusundaki tartışmaların hiçbir hukuki sonucu olamaz. Biraz polemik üzerinde yürüyen içi boş bir tartışma. Birbirlerinin önünü kesmeyi amaçlıyor. MHP, son kozlarını oynuyor. Sorunlarını çözen bir Türkiye'de MHP'nin yeri olmaz. Türkiye'nin sorunlarının çözülmesi Kürt sorunun çözülmesi halinde MHP'ye ihtiyaç kalmaz.

- CHP'NİN DE YERİ OLMAZ: CHP de statikocu bir partidir, değişim- dönüşüme karşıdır. Resmi ideoloji ve statikoculuğun aşıldığı dünyada, CHP'ye yer olamaz. Bu partide geçmişte yer aldım. Görüştüğümüz birçok arkadaşımız `Bugünkü CHP politikasını biz de anlamıyoruz' diyorlar. CHP'nin kendine yeni bir rol, misyon biçmesi gerekir. Aksi halde toplumda kabul görmez. Türkiye'de birçok insan Kürtler'i anlamayı başladı. Türkiye farklı bir noktaya geldi. Statükocu, değişmez mantıkla politika yapılamaz.

- KÜRTLER'E KARŞI SİLAHLAR SUSMALI: Asker, son dönemde süreci izlemeye çalışıyor, `Yol haritası nedir' diye. Onlar da süreci, Türkiye'yi, toplumu izleme sürecindeler. Başından beri söyledik. Silahlar karşılıklı durmalı. `Devlet silah bıraksın' demiyoruz, Kürtler'e karşı silah susmalı, bırakmalı diyoruz. Operasyon yapıldığında güven ortadan kalkıyor. Her operasyon güvensizliği getiriyor. Türkiye kesimindeki hassasiyeti göz önünde tutar, Kürt bölgesinde tutmazsanız güvensizlik olur. Şüpheler ortaya çıkar.

- TAŞ ATAN KÜRT ÇOCUKLARI BIRAKILSIN: Taş atan gençler; Bu projeyi toplumsal uzlaşı ve diyalog projesi olarak görmemiz gerek. Binlerce genç Kürt çocuğu cezaevlerinde. Neymiş, tepkilerini ortaya koymuş, birkaçının ellerinde taşlar görülmüş. 20 yılın üzerinde hapisleri isteniyor. `Bunları cezaevinde tutup, projeyi ortaya koyuyor çözeceğim" diyorsanız, ortaokul, lise çağındaki çocukların tepkilerinden dolayı tutuklanmaları ortadan kaldırmalı, toplumsal uzlaşmaya başlamalıyız. Bütün olarak ortaya koymazsak, yeni tartışmaların önünü kesileceğini düşünebiliriz.

- SİLAHLARIN SUSMASI İÇİN GEREKEN YAPILMALI: Silahların susmasını en fazla isteyen insanlardan biriyim. Sorunu buna indirgerseniz sonuç alamazsınız. Nedenleri ortadan kaldıracak bir yaklaşım göstermek lazım. Zaten hedeflerimiz silahların tamamen gündemden çıkmasıdır. `Silahlar sussun' deniyor. İyi de silahlar sustuğu zaman ne olacak? Silahların susması için bunları ortaya çıkmasına neden olan nedenleri ortadan kaldırmak gerekmiyor mu? Nedenler ortada dururken silahların kaldırılmasını istemek ne kadar gerçekçidir. PKK da söylüyor af mesele değil, toplumsal uzlaşı önemlidir. Affa karşı değiliz, toplumsal uzlası gerekiyorsa mutlaka yapılmalıdır. Nedenleri ortadan kaldıracak süreci başlatmamız gerkiyor. 3 bin çocuk, parti yöneticilerimiz içeride. Bir yerde birşeyler yapmak gerekiyor.

ÖCALAN'I REDDETME SÜRECE KATKI SAĞLAMAZ: Sayın Öcalan sıradan biri değil.Türkiye ve Kürtler `Düşünceleri nedir' diye merakla bekliyor. Önemli olan insanlar rolünü ve misyonunu kendiliğinden ortaya çıkıyor. PKK'nın `Liderimizin söylediği bizim için emirdir' söylemi var. Bunu görmezden gelemezsiniz, katkı sağlamak gerek. Rol ve misyonu önemli olduğu bilinmesine rağmen dışlama, rencide etme sürece katkı sağlamaz. Parti olarak rolümüzü, misyonumuzu oynar, barışın gelişmesi için katkı sunarız. Ancak, silahların susması isteniyorsa onların da sürece katılması, ikna edilmesi gerekir.