PKK ve KCK'nın başındaki asıl dert...

Habertürk gazetesi yazarı Ruşen Çakır'dan PKK ve KCK'ya yükselen Hizbullah riski nedeniyle ciddi bir uyarı geldi.

Doğu ve Güneydoğu 1990'lı yıllara geri mi dönüyor?

En son Karlıova'da HÜDA-PAR'lı Fethi Yalçın'ın öldürülmesi sonrası herkesin yanıtını merak ettiği tek soru bu.

Doğu ve Güneydoğu'da PKK/HÜDA-PAR/HDP üçgeninde yoğunlaşan gerilimi bugünkü köşesine taşıyan Habertürk gazetesi yazarı Ruşen Çakır, PKK'ya 'Hizbullah' uyarısı yaptı.

Öldürülen Fethi Yalçın'ın kardeşinin HDP'nin yöneticileri arasında yer aldığına dikkat çeken Çakır, "PKK/KCK yönetiminin Hizbullah çevresinin taban ve tavanını ikna edici adımlar atması şart. Aksi takdirde, şu aşamada "meşru müdafaa" pozisyonunda olduklarını ifade eden I lizbullahçılar kolaylıkla, tabii bu arada üçüncü şahısların da tahrikleriyle, 1990'larda okluğu gibi saldırı pozisyonuna geçebilirler" uyarısında bulundu.

Çakır'ın yazısının satırbaşları şöyle:

"Bingöl Karlıova'da HÛDA-PAR üyesi, 4 çocuk babası Fethi Yalçın'ın öldürülmesi, Gıineydoğu'nun yeniden, faili meçhullerin zirve yaptığı 1990'lı yıllara dönebileceği endişesini depreştirdi.

Bilindiği gibi, Kobani gerekçesiyle 6-7 Ekim günlerinde yaşanan sokak gösterileri sırasında ne zamandır sönmüş görünen PKK-Hizbullah savaşı tekrar gündeme gelmiş ve çok sayıda kişinin hayatına mal olmuştu. Diyarbakır'da iki arkadaşıyla birlikle kurban eti dağıtırken vahşice katledilen 16 yaşındaki Yasin Börü, bu açıdan en çarpıcı ve acı örnektir.

BUNDAN SONRA?

Hatip Dicle, Karlıova'da öldürülen Fethi Yalçın'ın kardeşinin kendi partilerinde üst düzey yönetici olduğunun altını çizdi ve suikastın PKK dışında güçler tarafından yapılmış olma ihtimalinin yüksek olduğunu vurguladı.

Olabilir, ama bu aşamadan sonra Hizbullah tabanını bu konuda ikna etmek mümkün görünmüyor.

Dolayısıyla Öcalan çatışmanın durmasında gerçekten samimiyse, ki öyle anlaşılıyor, PKK/KCK yönetiminin Hizbullah çevresinin taban ve tavanını ikna edici adımlar atması şart. Aksi takdirde, şu aşamada "meşru müdafaa" pozisyonunda olduklarını ifade eden I lizbullahçılar kolaylıkla, tabii bu arada üçüncü şahısların da tahrikleriyle, 1990'larda okluğu gibi saldırı pozisyonuna geçebilirler.
Geçmişteki çatışmadan her iki tarat da ağır yara almış, ama en büyük kaybeden PKK olmuştu. Her ne kadar iki tarafın sözcüleri istemediklerini söylüyor olsalar da tarihin tekerrür etme ihtimali hâlâ var.