BIST 9.717
DOLAR 32,48
EURO 34,95
ALTIN 2.440,10

Oğlum Neden Öldü

Söylenene göre kimisi “deli”, kimisi “hoca” diyormuş ona; eski bir edebiyat öğretmeni olduğu için.Okumuş yani…

23 yıldır saçı sakalı birbirine karışmış bir halde Çorum da, şehir merkezinden ve herkesten uzakta; yalnız başına yaşayan bir adam.

 

Söylenene göre kimisi “deli”, kimisi “hoca” diyormuş ona; eski bir edebiyat öğretmeni olduğu için.

Okumuş yani…

 

Bir Türk bayrağının altında; çok sayıda ansiklopedi ve kitabı ile yalnız yaşıyormuş.

 

En çok da “her aradığımı bulduğum kitap” dediği Orhan Hançerlioğlu’nun felsefe Ansiklopedisinden etkilendiğini söylüyor ve sık sık o kitabı okuyormuş.

 

Yaşamın hangi abudik gubidik oyunu onu nasıl bir ruh haline soktuysa;  17 yıldır kimse ile el sıkışmayan bu adam; ona uzatılanları ancak yere bırakılınca alıyormuş.

 

17 yıldır et yememiş mesela.

Vejetaryenmiş yani.

Artık onun ki gerçek bir vejetaryenlik mi yoksa yokluğun yarattığı vejetaryenlik mi bilinmez.

 

Artık parasızlıktan mı yoksa insanlara güvensizlikten mi bilinmez; her yere yürüyerek gidiyormuş bu adam.

 

Bu adamın mal mülk sıkıntısı hiç yok.

Çünkü böyle bir isteği yok.

 

Oğlunun cenaze törenine hoca duasını bitirmek üzere iken son dakika da yetişebilmiş.

Artık nasıl geldiyse bilen de yok.

 

Cenaze merasimi bittikten ve herkes mezarlıktan ayrılırken ”sol gelenekte ölenin mezarında nöbet tutulması vardır” diyerek mezar başında nöbet tutmak isteyen oğlunun arkadaşlarını; gereğini ben yaparım dercesine “nöbet benimdir, ben duracağım” diyerek göndermiş.

 

Ve o gece oğlunun mezarında kıvrılıp yatmış.

“Son kez yanında oldum” diyerek.

 

Adamın adı Muzaffer Sarısülük.

O bir baba.

Ethem’in babası…

 

Muhtemelen şimdi gene herkesten uzakta, yalnızlığı ile baş başa…

 “Oğlum neden öldü? diye sora sora…