BIST 9.080
DOLAR 32,37
EURO 34,95
ALTIN 2.325,04

Milli Şantiye

Bugüne kadar olduğu gibi başkalarının kültür ve fikir kaynaklarıyla ruhumuzu doyurmaya ve bu minvalde taklit inşa etmeye devam edersek mağlubiyetlerin her daim kahramanı oluruz.

Toplumsal olarak asıl meselemiz suni olayları alıp asıl merkezimiz haline getirmemizde yatıyor kannatindeyim.

Hayat felsefemizin, mantığımızın, kendi fikir mimarlarımızın muhakemesinde milli kültür şantiyelerimizi unutmuş bir toplumun içerisinde yaşar hale geldik.

Bu ülkenin en önemli meselesi kafa yapısının yani fikir dünyasının değişimidir!

İlk olarak; kültür dünyamızın fikir mimarları olmak üzere söz sahibi herkes bu ruh ile hareket etmek düşüncesini birey olarak üzerine alınmaz ise içinde debelendiğimiz durum yüzyıllar boyu devam edecek.

Anadolu coğrafyası yüzyıllardır İslam, iman, adalet, millet ve ümmet şuuru ile ayakta kalmış.

Bu hayat çizgisini yeniden idrak edebilecek müteyakkız ruhlu gençler artık kendi kültür formatlarını oluşturmakla mükellef.

Kadim kültür çizgimizde hareket edildiğinde; yerli yerine oturmuş milli şuurumuz, kökleşmiş ruhlarımız ve manalarımız karakterimizin bir parçası haline gelecek.

Bugüne kadar olduğu gibi başkalarının kültür ve fikir kaynaklarıyla ruhumuzu doyurmaya ve bu minvalde taklit inşa etmeye devam edersek mağlubiyetlerin her daim kahramanı oluruz.

Vesayetten kurtulamamış bir kültür maalesef milletçe varlığımızı sürdürmemize engel teşkil edecektir.

Kendi kültür ve fikir şantiyelerimizden çıkacak olan her bir yapı kabul edilmiş evrensel kültür olarak geleceğimize ve bütün âleme ışık tutacaktır.

Gençliğimizi meselesiz bir nesil haline getirerek ruhi fonksiyonlarını disiplinize edememiş kimliksiz hale sokmaya çalıştılar-çalışıyorlar.

Hayatına sadece zevk-u safa ve eğlenceye zemin hazırlama telaşında ve derdinde olan gençliğimize gayri milli güçlerin egemenlik tarihi yaşatılıyor.

Bugünün ve yarının problemlerini göğüsleyebilecek dinamik ve aktif, iyiyi, güzeli doğru olarak seçebilme kabiliyeti, milli şuurun zemininde yetenek kazandırılması bizim esas derdimiz olmalı.

Milli bilginin desteği sağlanarak yararlı ve isabetli tercih ortamları fikir dünyasında köklü değişikliklerin olmasına sebep olacaktır.

Unutmamak gerekir; kültürel yozlaşma ya da diriliş, siyasi yelpazede renk değiştirir.

Bu güne kadar milli kültürümüz açısından kadim medeniyetimizin ruhundan çok uzak kişilere kültür emanet edilmiş ve milliliğimiz yozlaştırılmıştır.

Bu sebepten dolayı maalesef İslam ve Anadolu değerleri üzerinden geleceği tasavvur edebilecek milli ve dini şuur savrulmaları yaşamış bir gençlik sokaklarda dolaşmakta.

İslami, ahlaki, ilmi ve edebi yönden hayat üslubumuzu besleyebilen, hamlelerimizin dinamosu haline gelebilecek, milli kültür ve fikrimizin neşvesini tattıracak söz sahibi kişilere muhtacız.

Vuku bulan her yanlışın ve kötünün faturasını İslam’a ve milli şuurumuza yansıtan zihinlerden temizlenmemiz şart artık.

Batının medeniyet anlayışı ve kültürünün karşısında her zaman teslim olmuş eda ile rüku edenlerden ülkemize ne kadar zarar geldiğini hepimiz müşahede edebiliyoruz.

Milli ahlak ve sanatımızın yorumlanamadığı da aşikâr.

Her daim fikir ve İslam ahlak mücadelesinin yanında milli kültürümüzü ve şuurumuzu yeniden diriltmenin yollarını aramakla mükellefiz. 

İmanı sağlam, aklı muhakemeye yatkın, hissi ve vicdanı hesapsız olmayan, estetiği sadece çıplak resimlerden ve heykellerden müteşekkil saymayan, kitap, sanat, şiir, müzik, tiyatro, vs. ile donatılmış şantiyelerin inşa sesleri yükselmeli her yerden.

Benliğimize özümsetmeden giydiğimiz başka milletlere ait kültür libasları bize yakışmadı-yakışmıyor. Hatta diyebilirim ki çoğu zamanda üzerimizde komik duruyor.

İman şuuru ve milli kültür, işporta malı gibi bedeli ödendiğinde sahiplenilecek bir şey değil ki.

Bize ait olan ne kadar üzerimize oturmuş ve bize mâl olmuşsa o kadar kalıcı ve istikbal vaat edici olur.

Müşahede ettiğimiz günümüz kültür değişmeleri, gerilimli bir ümmet haline getiriyor bizleri.

Fikir ve kültür şantiyeleri ile donatmalıyız bütün ülkeyi vesselam…