BIST 9.590
DOLAR 32,54
EURO 34,88
ALTIN 2.489,28

Mahkemelere/komisyonlara sesleniyorum!

Kimi hukukçuların yorum ve değerlendirmelerine göre mahkemelerde nerdeyse %75 takdir hakkı Hakimlerindir.

Kimi hukukçuların yorum ve değerlendirmelerine göre mahkemelerde nerdeyse %75 takdir hakkı hakimlerindir.

Yargıda 2+2=4 etmiyor.

*Yalancı şahitler var,

*Yalandan şikayet edenler var,

*Düşük şahsiyetli itirafçılar var,

*Bir örgütün içinde olup günahsız olanlar var,

*Bir vesileyle örgüt ağına takılıp kurtulmak istedikleri halde kurtulamayan var.

Bu münasebetle FETÖ örgütü adına yakalanan kimseler arasında bu durumların mağduru olan kimseler olduğuna inanıyorum.

Bunun takdir hakkı Mahkemelerdedir.

Şimdi soruyorum yasal kanunlar çerçevesinde işleyiş gören Bank Asya işlemi, Aktif Eğitim Sen üyeliği, Dernek üyeliği durumlardan dolayı kişiyi işinden etmek hukuken ne derce doğrudur? Her bylock programını kullanan aynı düzeyde suçlu mudur?

Ülkemiz siyaseten konjoktörel mahkeme kararlarına alışıktır, bence gelin bu alışkanlığı ortadan kaldıralım.

Bakın bu süreçte,

*Onlarca vatandaşımız intihar etti,

*Yüzlerce, binlercesi görevinden olmuş, vatandaş da iş vermekte çekiniyor, ismi FETÖ çıktı diye kahrolan vatandaşlarımız var.

Ben siyasi konumum gereği yüzlerce vatandaşlarımızı dinlemek durumunda kaldım, inanın dinlediklerim arasında kahır ekseriyeti mağdur durumda olan kimselerdir. Ben az çok hayatı bilen biri olduğum için zaten FETÖ üyesi kimseler yanıma gelmeye cesaret edemiyorlardı.

Kırk yıllık bu hareketin gelişmesi sürecinde iyi niyetle birçok kimsenin yolları bunlarla çakışmıştır, isteyerek ya da istemeyerek.

Benim de 90 öncesinde bunlarla yolum çakıştı, ancak ben İslami kriterleri bilen biri olarak bunların tarzıyla uyuşmadım.

Birincisi Hz.Muhammed’i(A.S.V) nispeten devre dışı bırakarak diğer din mensuplarıyla diyalog yollarını aramaları,

İkincisi Kürt sorununu örtbas etme çalışmaları, görmezlikten gelmeleri,

Üçüncüsü de gerektiğinde rahatlıkla yalan söyleye bilmeleri,

Bu üç sorun bu hareketin gidişatının iyi olmadığı kanaatini bende uyandırdı.

Ayrıca kaset falan rezaletin ta kendisi ama bunlar son yılların ayıplarıdır.

Bir gün biri bana dedi ki “yahu o kadar seninle ilgileniyoruz bir türlü bize pas vermiyorsun” ben de dedim ki “işte görüyorsunuz sizi fazla eleştirmiyorum yetmiyor mu?” tabi son birkaç yılda artık yanlışları ayyuka çıktı ve 17-25 Aralık operasyonunda Hükümete olan saldırıları amaçlarını/ihanetini gün yüzüne çıkardı.

Birileri diyor ki niye FETÖ’yü eleştirmiyorsun? Ne yapayım Küfürlü ifadeler kullanmak, beddua etmek tarzım değil, ama ne kadar bedduaları varsa iki katı başta Gülen ve avaneleri olmak üzere bu hareketin temel taşını oluşturan kimselerin üzerine olsun.

Ez cümle; ne edip edelim ciddi delillerle suçu sabit olmayanları işinden uşaklaştırmayalım, tutuklu yargılamayı marifet cinsinde yargı kararlarından saymayalım ne dersiniz?

Bir de iş bitiriciler, kırk haramiler, doğru yanlış birilerine “şu kadar para verin sizi kurtarırız” demeye başladılar bile.

*Ayrıca en kısa zamanda görev iadeleri için yeni KHK çıkarılmalıdır.