BIST 9.080
DOLAR 32,35
EURO 35,11
ALTIN 2.305,40

Kılıçdaroğlu Hendek'e düştü!

Habertürk TV canlı yayınına katılan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu izledim dün gece...

Habertürk TV canlı yayınına katılan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu izledim dün gece...

Tam anlamıyla, "Parti olarak son günlerde epey bi' mıçtık. İzin verin tüyü dikip gideyim" der gibi konuşuyordu yine...

Uluslararası siyaset uzmanları yaptığı açıklamaları dinlese, "Bu parti bornoz cebi kadar gereksiz ve lüzumsuz" diye yorum yapardı herhalde...

Nedenini anlatayım...

Spiker kendisine soruyor: "Hendek kazan arkadaşlar diye bir ifadeniz oldu ve çok eleştirildi. bunu isteyerek ve bilerek mi söylediniz?"

Cevap:

"Tahir Elçi'nin katledilmesinin ardından Diyarbakır'a gitmiştim. Suriçi'nde PKK'nın halkı esir aldığını ve halkı evlerinden çıkmaması için tehdit ettiğini söylemiştim. PKK'nın zorla hendek kazdırdığını söylemiştim. Ben orada örgüt tarafından zorla hendek kazdırılanları kastettim. Partimizin teröre karşı duruşundan kimsenin şüphesi olmasın!"

Meğer teröristlerin zorla hendek kazdırdığı masum insanlara "Kazmayın arkadaşlar" diye ricada bulunmuş!

Sizi bilemem ama, Öcalan'ın yakalandığında söylediği "Benim annem de Türk'tü" sözü bana daha inandırıcı gelmişti!

CHP'nin teröre karşı duruşundan da hiç şüphe etmeyecekmişiz!

Fena rahatladım!

Savcı Mehmet Kiraz'ı makamında alçakça katleden DHKP-C'li teröristlere CHP'liler tarafından methiyeler dizilsin.

Polisle silahlı çatışmaya giren Okmeydanı'ndaki teröristler için, "Tertemiz çocuklar. Hepsinin alınlarından öpüyorum" denilsin.

CHP'nin tüm milletvekilleri seçim döneminde HDP'nin barajı aşması için çalışsın. Hatta çalışmakla kalmayıp bizzat oy verenler olsun.

CHP'li Şafak Pavey, "Beraber iyi salladık" diyerek Selahattin Demirtaş'ı kutlayıp kucaklasın.

CHP milletvekilleri Gamze Akkuş İlgezdi ile Sezgin Tanrıkulu, polisle girdikleri silahlı çatışmada etkisiz hale getirilen PKK'lıların cenazelerinde hazır bulunup gözyaşlarına boğulsun.

Geride kalan milletvekilleri Paralel Yapı isimli terör örgütünün kıçının dibinden ayrılmasın.

CHP'nin lideri olacak zat, ülkenin Cumhurbaşkanı'na papağan yutmuş gibi iki dakikada bir, "Diktatör bozuntusu, hırsız" derken, PKK'ya bir kez "Terör örgütü" diyemesin.

Ama CHP'nin teröre karşı duruşundan bizim en ufak bir şüphemiz olmasın!

Zaten bu konuda en ufak bir şüphemiz yoktu! Aksine buna inancımız büyüktü. CHP lideri dün geceki açıklamalarıyla bunu iyice pekiştirdi!

Gelelim diğer meseleye...

Bildiğiniz üzre, CHP'li Eren Erdem bir süre önce Rus televizyonuna bağlanıp, Türkiye'nin Deaş isimli terör örgütüne silah yardımında bulunduğunu iddia etmişti.

Spiker dün gece Kemal Kılıçdaroğlu'na bunu da sordu. CHP lideri o soruya şu cevabı verdi:

"Eğer Eren Erdem, Türkiye Cumhuriyeti'ni suçladıysa ben onu partide tutmayacağım. Ama eğer suçlamadıysa Sayın Cumhurbaşkanı Eren Erdem'den özür dileyecek mi? Cumhurbaşkanı bu konuyu açarken metni alıp okuması lazım. Suçlayacaksa başsavcıyı suçlayacak. Eren Erdem başsavcının iddianamesini okumuş. Ancak Rus kanalına çıkma zamanlaması yanlış!"

"Bana kılavuzunu söyle, burnunun nereye saplanacağını söyleyeyim!" durumuna bakar mısınız?

Türkiye'yi teröre yardım yapan ülke gibi gösterip, Erdoğan'ı uluslararası mahkemelerde yargılatmayı düşünen bir paralel başsavcının iddianamesini delil olarak gösteriyor.

Bahsini ettiği başsavcı görevden uzaklaştırılmış ama Kılıçdaroğlu'na göre onun iddianamesi Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarından daha muteber.

İhanet iddianamesini doğru, vekilin Rus kanalına çıkış zamanlamasını yanlış buluyor.

Bir başka deyişle vekilinin hainlik yaptığını kabul ediyor ama hainlik yaptığı zamanı yanlış buluyor!

Kılıçdaroğlu'nu yazarken bilgisayarın belleği, mantığı anlamayıp bozulacak diye korkuyorum.

En iyisi burada keseyim!