BIST 9.091
DOLAR 32,37
EURO 34,98
ALTIN 2.325,54

Kayyum kaim ola, ilgisi daim ola!

Bireysel menfaatler için kayyumumuzu rahatsız etmeyelim.

Kayyum: Belli bir malın yönetilmesi ya da belli bir işin yapılması için görevlendirilen kimseye denir.

Kayyum, genellikle usulsüzlük yapılan resmi veya özel kurumlara, şirketlere, devletin el koyduktan sonra atadığı yöneticidir.

Zaman zaman kimi vatandaşlarımız tarafından ziyaret edildiği basına yansıyan büyükşehir belediyemizin kayyumu kimi vatandaşlar tarafından da 'bir türlü ona ulaşamadık' diye şikayetler geliyor.

Malum insanımızın genel yapısı bu, öyle tahmin ediyor ki karşı taraf boş ve bilerek onu kabul etmiyor.

Biraz empati diyorum, Kayyum eski adıyla Şehremini bu sıkıntılı süreçte belediyeye atandı, daha kendine bir ekip bile kuramadı, kendisinin deyimiyle daha belediyenin fotoğrafını çekiyorken, bana randevu verilmiyor diye veryansın etmeyelim.

Bir akşam vakti günün yorgunluğuyla ben uyuklamışken telefonum çalıyor, hanım da beni uyandırmaya kıyamıyor tabi, uyanır uyanmaz “bey isimsiz bir numara sizi aradı” Dedi. Ben arar aramaz, bir sürpriz ses; “Ben Cumali Atila” demez mi?

Doğrusu hem şaşırdım, hem mutlu oldum.

Bana dedi ki; Eyüphan bey siz internethaber sitesinde bana hitaben bir yazı yazmışsınız, bir arkadaşım da bana gönderdi. Yazınız hoş ifadeler içeriyor %70 oranında biz de öyle düşünüyoruz. Ancak yazıda daha önce yazdığınız iki yazıdan bahsediyorsunuz onlara ulaşamadım. Mümkünse onları da görmek isterdim.

En kısa zamanda size ulaştırırım dedim ve ertesi gün hemen yazıları buldum ve vatsapta paylaştım, gönderdiğime dair mesaj gönderdim, ayrıca sabahleyin bir zarf içinde Belediyemizin özel kalemine bıraktım.

Buraya kadar hoş güzel, ama sitem etmeye değer bir şeyler kaldı. Bu yazılar özgürhaber gazetesinin köşesinde yayınlandığı ve gazete belediyeye gittiği halde başkanımızın neden haberi olmamış? asıl beni üzen bu.

Yazılarımdan birini “Kayyum hoş gele, safa gide”, diğerini “Kayyuma söyleyeceklerim var” üçüncüsünü de “kayyuma son seslenişimdir” başlıklarıyla yazmıştım.

Basın bürosu neden bu manidar yazıları Başkanımızla paylaşmamıştı beni meraklandıran orası.

Bir anekdot da paylaşmak isterim.

Osman Baydemir Başkanken ben Diyarbakır küçük Millet Meclisi(DkMM) adına birkaç defa kendisinden randevu talep ettim, bir türlü bana randevu verilmedi.

Bir gün yine özel kalemden çıkıyorum, çalışanlardan biri bana dedi ki; “Keké birkaç defadır sizi gel-git yaparken görüyorum, bu şekilde Başkana zor ulaşırsınız, burada halk ile Başkan arasında perde olan birileri var, sen en iyisi basın müşaviri İrfan beye git o şekilde daha rahat başkana ulaşırsın.” Gerçekten de onun dediğini yaptım ve başkana ulaştım.

Şimdiki mesele de bu işte, kimisi tahmin ediyor ki her müracaat Başkana ulaşıyor, maalesef öyle değildir. Tabi bazen de talep ulaştığı halde programı çok yoğun da olabiliyor.

Bana sorsanız belediyeye müracaat eden herkese bir vesileyle ulaşmak lazım, randevu mümkün değilse de telefonla bir dönüş olmalıdır.

Kanaatim o ki Başkanımız zaman içinde yönetim ekibini şekillendirirse vatandaşlarımıza randevu da verecek, yüzleşme günlerini de yapacak, belediyenin hesap verebilir, şeffaf bir duruma gelmesi için elinden geleni de esirgemeyecek.

Ben böyle düşünüyorum, yeter ki bireysel menfaatler için Kayyumumuzu rahatsız etmeyelim.

Dolayısıyla diyorum ki, kayyumumuz kaim ola, ilgisi daim ola.

“Aman” demeniz dileğiyle.