BIST 9.722
DOLAR 32,55
EURO 34,98
ALTIN 2.424,07
HABER /  EKONOMİ

İş Bankası'nın 2013 hedefleri

İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, 20132 yılını ve 2013 yılı hedeflerini basın toplantısıyla anlattı

Abone ol

İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, net karda 3,3 milyar liraya ulaştıklarını belirterek, ''Aktif büyüklükte ise 175,4 milyar liraya ulaştık'' dedi.  

İş Kuleleri'nde düzenlenen toplantıda İş Bankası'nın 2012 yılını değerlendiren Bali, Avro Bölgesinde, özellikle İspanya, Yunanistan gibi ekonomilere özgü problemlerin önceliğini korumaya devam ettiğini, reformlara ilişkin endişelerin de sürdüğünü söyledi. 

Bali, bankalara ilişkin güven kaybı ve istihdam piyasasındaki bozulmanın da etkisi ile bu ülkelerin yapısal rekabetçi özelliklerini yitirdiğini belirterek, ''Çok ciddi sorunlar olarak global ekonominin önünde duruyor. Gelişmekte olan ekonomilerin göreceli olarak bir miktar daha iyi performans göstermeye devam edebilecekleri beklentisi kısa vadeli sermaye akımlarının yönelmesini mümkün kılacak'' diye konuştu. 

Son güncellemede IMF'nin, bir kısım öncü göstergelerin daha olumlu gelmesine bağlı olarak, ekonomik toparlanmanın beklenenden daha önce olabileceği öngörüsünde bulunduğunu hatırlatan Bali, ''Sorunlar belli, biliniyor, dönem dönem de ağırlık kazanıyor. Fakat 2013'ün 2012 için öngörülen tablodan biraz daha olumlu, ılımlı bir özellik gösterdiğini de görmemiz gerekiyor. Kısa vadeli sermaye akımlarının sürecek olması, finansal istikrarın korunması bakımından özellikle gelişmekte olan ülkeler ve Türkiye gibi ülkelerde dikkatle izlenmesi gerekir'' diye konuştu.

YUMUŞAK İNİŞ BAŞARIYLA GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Bali, Türkiye'de yapılan tartışmalardan birinin de cari açık ve kırılganlığı konusu olduğunu vurgulayarak, bu durumun otoriteyi farklı yönde tedbirler almaya sevk ettiğini ve ''yumuşak iniş'' diye tabir edilen olgunun başarıyla gerçekleştirildiğini söyledi. 

Şimdi önemli olanın buradan sağlıklı, finansal istikrarı tehdit etmeyecek olan, Türkiye ekonomisinin potansiyeline yakınsayan bir büyümenin yeniden sağlanabilmesini mümkün kılmak olduğunu belirten Bali, ''Tabi, hep altını çizerek söylüyorum. Finansal istikrarın tehdit edilmediği tarzda bir büyüme performansından bahsediyoruz her durumda'' dedi.

Bütçe istatistiklerinin, merkezi yönetim bütçesine ilişkin figürlerin öteden beri istikrarlı olduğunu, 2012'nin ilk yarısında da olumlu bir görünüm gösterdiğini anlatan Bali, iktisadi faaliyet ve vergi gelirlerinin yavaşlama trendine girmesi ve faiz dışı fazlanın da bir miktar atmasına bağlı olarak bu tabloda bir miktar sapma gördüklerini kaydetti. 

Ancak bunun sorun yaratacağı kanaatinde olmadığını vurgulayan Bali, geçen yıl iç talepte büyüme yavaşlarken, ihracatın büyümeye katkısının arttığına işaret etti. 

BANKACILIK SEKTÖRÜ İSTİHDAM YARATMAYA DEVAM EDECEK 

Bali, 2013'te bunun dengelenmesini beklediklerini ifade ederek, ''Yani yurt içi talep ile yurt dışı talebin bu farklılıkta değil, biraz daha dengeli olarak büyümeye katkı yapacağını düşünüyoruz. Bu yolla da yüzde 4,5 büyüme öngörüsündeyiz. 2012'ye göre de daha ılımlı düzeyde bir büyüme performansının gerçekleştirileceğini öngörüyoruz'' dedi. 

Bu sayede iç talepteki canlanmanın bütçe gelirleri üzerinde olumlu bir etki yapacağını belirten Bali, oynaklığın yüksek olduğu gıda ve enerji fiyatlarının ise enflasyon üzerinde belirleyici olacağını söyledi. 

Merkez Bankası'nın (MB) iç tüketimi destekleyecek tarzda bir para politikası yürüttüğüne, fiyat ve finansal istikrarı bir arada gözettiğine dikkati çeken Bali, bunun 2013'te de istikrarlı seyrini koruyacağını düşündüklerini belirtti. 

Bankacılık sektörüne bakıldığında ise ekonomik aktivitenin yavaşlamasına bağlı olarak büyümenin daha ılımlı olduğunu dile getiren Bali, buna karşın bankacılık sektörünün istihdam oluşturmaya, şube dışı kanallara yatırım yapmaya devam ettiğini ve toplam aktiflerin yüzde 12,6 artarak 1 trilyon 371 milyar liraya ulaştığını hatırlattı. 

SERMAYE YETERİLİK ROSYOSU YÜKSELDİ

Bali, bankacılık sektörünün yine 2012'de menkul kıymet ihraçlarının yüzde 105 artarak 38 milyar liraya ulaştığını, sermaye yeterlilik rasyosunun ise 2012 sonunda yüzde 17,9'a yükseldiğini vurgulayarak, ''Şunu dikkate almak gerekir ki, bütün bunları 'yatırım yapılabilir ülke reytingi'nin altında bir reytingle gerçekleştirdik'' dedi.

İş Bankası'nın 2012 finansal sonuçlarını da açıklayan Bali, 2012 sonunda 3,3 milyar lira net kar elde ettiklerini ve aktif büyüklüğü, öz kaynak ve krediler bakımından Türkiye'nin en büyük bankasından bahsettiklerini söyledi. 

Alt yapı yatırımlarına geçen yıl da devem ettiklerini ve 49 yeni şube açtıklarını, hizmet ağına 313 yeni bankamatik eklediklerini anlatan Bali, 670 yeni personel işe aldıklarını ve bu rakamlarla 24 bin 411 çalışana, bin 231'i yurt içi, 19'u yurt dışında olmak üzere 1250 şubeye ve 4 bin 851 bankamatik sayısına ulaştıklarını kaydetti. 

Özel bankalar arasında en fazla şubeye sahip ve en fazla istihdam sağlayan banka olma unvanını koruduklarını belirten Bali, son üç yılda yüzde 35 oranında artırdıkları bankamatik ile bu alanda da lider konumda bulunduklarına dikkati çekti.

Bali, ''Bugün işlemlerimizin yüzde 80'e yakın bölümünü şube dışı kanallardan gerçekleştirdiğimizi dikkate aldığımızda, bu alanlara yatırın yapmaya da devam edeceğiz'' bilgisini verdi. 

ZAHO'DA SÜLEYMANİYE'DE ŞUBE AÇACAĞIZ, BAĞDAT ŞUBEMİZİN FORMALİTELERİ TAMAMLANDI

Bali, İş Bankası'nın yurt dışı bankacılık faaliyetlerine de değinerek, bu kapsamda 2012'nin Temmuz ayında Gürcistan'ın Batum, Aralık ayında ise Kosova'nın Priştine şehrinde şube açtıklarını anımsattı. 

Irak'ın Duhok şehrinde iki şube açmayı planladıklarını ifade eden Bali, şöyle konuştu:

 ''Yine Zaho'da, Süleymaniye'de şube açacağız. Bağdat'taki şubemizin binası hazırlanıyor. Yılın ilk yarısında açılabileceğini umuyoruz, izin ve diğer formaliteler tamamlanmış durumdadır. Gürcistan'da Tiflis'de bir şube, yine Priştina'ya ilaveten Kosova'da bir şube açacağız. Bakü'de çalışmalarımız sürüyor. Orada bankacılıkla ilgili minimum sermayenin artırılmış olması nedeniyle mevcut bankalarla ilgili biraz durumun nasıl geliştiğini görme eğilimindeyiz. Ancak sıcak temasımız sürüyor. Sonuç olarak iştiraklerimizi de katarak söylüyorum; 14 ülke, 50 şube, 2 temsilcilik ve toplam 800'ün üzerinde çalışan ile 24 milyar liralık bir aktifi oluşturduk. Bunu hızla büyüteceğimiz alanlarda çalışmalarımızı sürdürüyoruz.'' 

TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK BANKA BİLANÇOSUNA SAHİBİZ

Bali, İş Bankasının kredi hacminin 107 milyar lira, aktif büyüklüğünün 175,4 milyar lira ve net karının 3,3 milyar liraya ulaştığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

''Bu, Türkiye'nin en büyük banka bilançosudur. En yakın izleyeninden 12 milyar lira bir bilanço büyüklüğüdür. 2010'a geldiğimizde krediyi 48,3 milyar liradan 64,2 milyar liraya ulaştırdık. Akabinde yüzde 43 büyüterek 2011'de 91,6 milyar liraya ulaştırdık. Bu seviyeden de yüzde 17 seviyesinde artarak kredi hacmimizi 107 milyar liraya ulaştırdık. 

Bu yüzdeler bir baz etkisine dayanmıyor. Gördüğüm şu, biz yüzde 43'lük nakdi krediyi, yüzde 50'lik nakdi ticari krediyi artırdığımız dönemde 2011'de şöyle demiştim; 'Bankayı zapt edemiyoruz'. 2011'de ben de şunu söyleyebildim; 'İş Bankası'na bir orta ölçekli banka ilave olmuştur.' Şimdi 2012 yıl sonuçlarını da eklediğimizde öyle orta ölçekli falan değil, İş Bankası'na bir İş Bankası'ndan fazlası eklenmiştir.''

KOBİ KREDİLERİ 2012'DE 23 MİLYAR 839 MİLYON LİRAYA ULAŞTI 

Bali, bankanın aktiflerdeki değer artışı ve net karın etkisiyle öz kaynaklarını yüzde 26,8 artırarak 22 milyar 719 milyon liraya yükselttiğini belirterek, 2009'dan 2012 sonuna kadar öz kaynaklarında gerçekleşen artışın yüzde 68,4 olduğunu, 2011'de ise yüzde 14,1 olan sermaye yeterlilik oranının yüzde 16,3'e çıktığını ifade etti. 

Bankanın kullandırdığı nakdi ve gayrinakdi kredilerin 2012 içinde yüzde 15 arttığını ve ekonomiye yapılan toplam katkının 144,8 milyar liraya ulaştığını ve rakamın en yakın izleyenden de 21,5 milyar lira daha yukarıda olduğunu anlatan Bali, KOBİ kredilerinin 2012'de yüzde 20,4 artışla 23 milyar 839 milyon liraya ulaştığını söyledi. 

Bali, bu segmentte nakdi ticari kredi tutarının son 3 yılda yüzde 116,6 arttığını ifade ederek, ''Kurumsal ve ticari kredilerimizin gelişimi öyle bir seviyeye geldi ki, şu anda en yakın izleyenden 17,9 milyar, 18 milyar lira üstteyiz'' dedi.

İş Bankası ve finans sektöründe faaliyet gösteren iştirak ve bağlı ortaklıklarının konsolide bilanço büyüklüğünün 201 milyar liraya, öz kaynak büyüklüğünün 25 milyar liraya ulaştığını belirten Bali, önemli bir grup hacminin yaratıldığını vurguladı.

Bali, 2012'de net faiz gelirlerini yüzde 30, faiz dışı gelirlerini yüzde 19 oranında artırdıklarını, bunun sonucunda da net karın 3,3 milyar liraya  ulaştığını hatırlattı. 

İlk defa üç basamaklı kredi hacmine sahip olan Türk bankasının İş Bankası olduğuna vurgu yapan Bali, şöyle konuştu:

''100 milyarı aşan kredi, 100 milyarı aşan mevduat, şimdi 100 milyar doları aşan bilanço büyüklüğüne doğru koşuyoruz. Bu da 100 milyar doları aşan ilk Türk bankasının iş bankası olacağının ifadesidir. Bu 100 milyarın sırrı ne? Sırrı; samimiyetle, bu ülkenin dokusuna, kumaşına uyumlu bir bankanın müşteri ile yüz yüze olma halinin ifadesidir. Aslına müşterinin yüzüne bakabilen banka olma halimizdir. Bu süreçleri öyle yönettik çünkü.''

BEN BUNA, ÜLKENİN GELECEĞİNE, O KURUMUN GELECEĞİNE GÜVEN DERİM

Bali, kredilere para cinsi olarak bakıldığında, yabancı para kredilerde daha önce 5 milyar dolara yakın geride kaldıklarını ve 2011 ve 2012'deki büyük atakları ile 5 milyar dolarlık farkı kapattıklarını söyledi. 

Kredi dağılımına bakıldığında, ticari kredilerin payının yüzde 71, bireysel kredilerde ise yüzde 29 olduğunu dile getiren Bali, bu alanda 1 puanlık artış kaydettiklerini belirtti. 

Bali, bankanın enerji başta olmak üzere yatırım ve satın alma projelerinde aktif bir dönemi geride bıraktığını kaydetti.

Mevduat dışı kaynaklarda çeşitlendirmeye gittiklerini ve yurt içi menkul kıymet ihraçlarında yüzde 21'in üzerinde bir payla, en yakın izleyenin 7 puan üzerinde bir payla açık ara birinci durumda olduklarını anlatan Bali, sendikasyon, seküritizasyon ve sermaye benzeri kredi anlamında 2012'de çığır açtıklarını söyledi. 

Bali, 1 milyar dolarlık borçlanma için çıktıklarına, buna 10 milyar dolar talep geldiğine dikkati çekerek, sözlerine şöyle tamamladı:

''Bu ülke 24 Ocak kararlarını 1 milyar dolar için almıştı. Şimdi çıkıyor bir kurum, 1 milyar dolar borçlanma yapıyor. Bu 1 milyar dolarlık borçlanma 10 yıl anapara ödemesiz. Şimdi bir Asyalı yatırımcı, bir Japon'u düşünün. Türkiye'de bir kuruma, ana parasıyla da 10 yıllığına da vedalaşarak yatırım yapıyor. Buna ben bu ülkenin geleceğine, o kurumun geleceğine güven derim.''