Ilımlı Müslümanların deist çocukları…
Önümüzdeki günlerde İngiltere ‘başörtülü’ bir kadını birinci seçip dünya güzellik yarışmasında podyuma çıkarırsa hiç şaşmayın!
Yahu bu emperyalist güçler enteresan adamlar. Rakiplerinin zaaflarını çok iyi tahlil ediyorlar ve adımlarını ona göre atıyorlar. Maalesef başarılı da oluyorlar!
“Ilımlı İslam” projesinin bütün İslam Coğrafyasında ilmek ilmek inşa ediliyor olmasından bahsediyorum. Müslümanların (dikkat edin 'İslam' demiyorum) yumuşak karnını çok iyi tahlil eden emperyalistler bu projeyi geçmişte olduğu gibi şimdi de gene kadın üzerinden pompalıyorlar.
Bir önceki yazımda dile getirdiğim ‘başörtülü’ top model Somali asıllı ABD’li Halima Aden’in ülkemizde estirdiği rüzgâr hafızalarda tazeliğini korurken İngiltere’den ikinci bir adım daha geldi. Söylentilere göre İngiltere’de bu yıl yapılacak güzellik yarışmasında ‘başörtülü’ Müslüman birisinin seçilme ihtimali varmış!
‘İhtimal’ diyorum ama siz bunu kesin sonuç olarak bilin ve bir proje olarak algılayın. Önümüzdeki günlerde İngiltere ‘başörtülü’ bir kadını birinci seçip dünya güzellik yarışmasında podyuma çıkarırsa hiç şaşmayın!
Aslında emperyalist güçlerin en azından artık ülkemizde bu kadar uğraşmasına gerek yok! Çevremde gördüğüm ve tespit ettiğim kadarıyla Türkiye’de yaşayan muhafazakâr kesim 'Ilımlı İslam' projesini artık proje olmaktan çıkarıp ‘yaşam standardı’ haline getirerek çoktan benimsemiş bile.
Öyle şeyler görüyorum ki Halima Aden çok masum kalıyor bunların yanında. Bunun örneğini gene bir önceki yazımda kaleme almıştım. Türkiye’deki muhafazakâr kesimin 'Ilımlı İslam' projesine bu kadar çabuk ve kolay adapte olmalarına karşı endişeliyim-endişeli olmalıyız!
Bu endişelerime adeta tuz biber eken bir gelişme daha yaşandı. Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün şehirdeki vakıflarla düzenlediği “gençlik ve inanç” konulu çalıştayda İmam Hatipliler için ilginç sonuçlar ve sorunlar tespit edildi!
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ve İHL Meslek Dersi öğretmenlerinden oluşan 50 öğretmenin katıldığı çalıştayda, öğrencilerin anlatılan dini bilgilerdeki tutarsızlıklar nedeniyle deizme kaydığı, din dersi öğretmeninin öğrencisine uygun rol model olamadığı, çocukların sorularının ya yanıtsız kaldığı ya da bastırıldığı, MEB’in ders materyallerinin çocuklar değil yetişkinlere uygun ve yetersiz olduğu sonucuna ulaşıldı!
İmam Hatip öğretmenlerinin beş grup halinde yaptığı müzakerelerle oluşturulan çalıştayda, “İtikadî anlamda sorunları olan gençlerde özellikle deizm inancı ön plana çıkmakta, ateizm bu bağlamda daha geride kalmaktadır” tespiti yapıldı! Öğrencilerin 'kötülük meselesi' çerçevesinde “Neden Tanrı’nın yeryüzünde kötülüklere müdahale etmediği ve sessiz kaldığı” sorusu bir inanç problemi olarak değerlendirildi ve "Kader, Allah’ın zatı ve tasavvuru, Sabır, Tevekkül" gibi konuların anlaşılamadığı vurgulandı!
Çalıştayda sorunun kaynağı olarak her ne kadar müfredat ve öğretmenler gösterilse de ben asıl problemin ailede ve yetişkinlerde başladığını düşünüyorum.
Lakin bu düşünceden çok daha önce meselenin sadece İmam Hatipliler merkezinde gelişmediğinin tespitinin de yapılması gerekir. Zira bu şekilde bir izahat toplum üzerinde İmam hatipliler merkezli algılanacağı için İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün gerekli açıklamayı da yapması gerekirdi! Bu sonucun bütün okullarımızdaki gençler üzerinde cereyan ettiğinin değerlendirilmesi gerekir.
Eğer anne babalar çocuklarını ideal bir rol model olarak yetiştirebilselerdi böyle bir sonuç çıkmazdı. Ama biz toplum olarak ve tabii ki aileler olarak 'Ilımlı İslam' projesine öylesine bodoslama daldık ki çocuklarımızı ihmal ettik.
Tesettür modasını takip etmekten (tesettürün modasının olmayacağını peşinen belirteyim), hangi sinemada hangi film var takip etmekten çocuklarımızı ihmal ettik. Siyasete payanda olunması adına siyasi sahalara gençlerimizi adeta savurmaktan dolayı heder ettik. Diploma ve not kaygısından sözüm ona başarıyı sadece okuldaki puanlama sistemine göre anlayıp dikte ettiğimizden dolayı gençlerimizi telef ettik!
Eee böyle olunca ortaya da bu tablonun çıkması normal! Boşuna zahmet edip ‘İmam Hatipli’ gençler üzerinden genel durumu okumaya gerek yok.
Eğer ısrarla bu şekilde okuma yapılıyorsa bilin ki; bu da bizim içimizdeki emperyal zihinli mankurtların algı oluşturması, başka bir şey değil. Bu tür muarız durumların ve müşahedelerin merkezini gençlerde ve çocuklarda aramak yerine ebeveynler ve yetişkinlerde aramak lazım.
Eğer emperyalistlerin pompalamaya çalıştığı 'Ilımlı İslam' projesine bodoslama atlamaktan vazgeçip İslam’ın asli değerlerine bir an önce dönmezsek daha kötü günler göreceğimizden emin olabilirsiniz!
SOSYAL MEDYA TAKİP