İlahi hoca!
Şöyle geçmiş yazılarıma bir göz attım. Baktım ki, uzun zamandır kısa hikayelerle örneklemeler yapmamışım. Sonra yakın zamanda okuduğum güzel bir Nasreddin Hoca kıssası geldi aklıma.
Şöyle geçmiş yazılarıma bir göz attım. Baktım ki, uzun zamandır kısa hikayelerle örneklemeler yapmamışım. Sonra yakın zamanda okuduğum güzel bir Nasreddin Hoca kıssası geldi aklıma.
"Hoca, hutbe vermek üzere kürsüye çıkmış. Kürsüye çıkmış çıkmasına
ama aklına konuşacak bir şey gelmiyormuş. Sonra halka dönerek: Ey
ahali siz benim söz söylemekten aciz olmadığımı bilirsiniz fakat
aklıma bir şey gelmiyor.
O arada kürsünün önünde oturanlardan birinin verdiği cevap ise
takdiri hak edecek niteliktedir: Hoca aklına bir şey gelmiyorsa,
kürsüden inmekte mi gelmiyor?"
Burayı çok uzatmadan diğerlerine bakalım.
***
Sportif faaliyetler ne için yapılır? Benim sportif faaliyetlerin
neredeyse tamamından anladığım şudur; spor yapan kişiler fiziksel
olarak gelişirler. Bir takım hastalıklara yakalanma ihtimalleri
düşer. Kötü alışkanların birçoğundan uzak dururlar. Psikolojik
olarak daha iyi durumda olurlar. Birçok psikolog ve psikiyatrist
hastalarına düzenli spor yapmalarını tavsiye eder mesela.
Peki spor yapmayıp izleyenler neyi amaçlarlar? Onlarda hayatın
stresinden birkaç saatliğine dahi uzaklaşmak isterler. Mutlu olmak
isterler. Üzerlerine konuşacak güzel konular olsun isterler.
Vesaire...
Ama baktığımız zaman ülkemizde bu iş tam olarak böyle işlemiyor.
Mevzu bahis hele ki futbolsa! Sanki yeterince gergin ve zor günler
geçirmiyormuşuz gibi birde lig maçlarından sonra birbirimize
giriyoruz. Allah aşkına biri bana söylesin; biz nereye
gidiyoruz?
Siyaset konuşamıyoruz çünkü tartışma hatta kavga kapıda bekliyor.
Bir şey olsa da devreye girsem diye. Ekonomi konuşamıyoruz çünkü
üzerine ciddi bilgi olmadan çok fazla anlam ifade etmiyor.
Kültür-Sanat üzerine konuşamıyoruz çünkü bazılarımızın zamanı yok,
bazılarımız için gerek yok. Spor üzerine bir şeyler konuşalım
diyoruz onda da futbol her daim hakim oluyor. Futbol konuşunca da
her şey sarpa sarıyor.
Ben şu takım haklı bu takım haksız demiyorum. Ben, şu hakem haklı
bu hakem haksız da demiyorum. Onları diyecek olanlar spor
yazarlarıdır. Ben diyorum ki: Biz niye her işe bir şekilde stres,
asabiyet ve şiddet sokuyoruz? Yahu yetkilere diyorum ki: Biz
yorulduk! Artık yeter, artık yeter...