BIST 9.080
DOLAR 32,37
EURO 35,05
ALTIN 2.324,21

Hain yetiştirmek!

Ne yazık ki bu ülkenin belli bir kesiminin genleri hain üretiyor.. Ne yazık ki bu cennet vatanın makus talihi! Çünkü bunlar bu ülke topraklarında yetişen, bu ülke topraklarının her türlü nimetlerinden yararlanan, bu devletin bütün imkanlarını....

Ne yazık ki bu ülkenin belli bir kesiminin genleri hain üretiyor..

Ne yazık ki bu cennet vatanın makus talihi!

Çünkü bunlar bu ülke topraklarında yetişen, bu ülke topraklarının her türlü nimetlerinden yararlanan, bu devletin bütün imkanlarını kullanarak bir yerlere gelmiş, köşe başlarına oturmuş toplumu yönlendirmeye çalışan belli bir kesim!

Sözde insan hakları üzerinden devlet düşmanlığını ilke edinmiş bir yapı..

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın millet adına ortaya koyduğu ‘Hainler’ tepkisi gerçeği yadsınabilir mi?

Bakın bu noktada geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz Türk siyasetinin önemli isimlerinden Bitlisli Kürt aşiret çocuğu olan eski bakan, eski diplomat, 50 yıllık siyaset bilgesi, yaşadığı bütün zorlulara rağmen vatan, millet ve bayrak sevgisine sımsıkı bağlı olmuş bir isim Kâmran İnan ile 2 yıl önce yapılan bir söyleşiyi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Çünkü acı gerçekleri ortaya koyuyor.

Sözüne güvenilir, ülke sevgisini her şeyin üstünde tutan dürüst bir politikacı olarak bilinen İnan’ın ülkemizde yetişen hainler konusundaki söyledikleri çok önemliydi..

Ülkemizdeki hainlerin çokluğunu o kadar net anlatmış ki, insanın kanının donmaması mümkün değil..

Bakın bundan iki yıl önce Kâmran İnan “Eskiden de hain vardı ama bugün Türkiye eski günlerini mumla arar hale geldi” diyerek neler söylemişti..

***

“Türkiye maalesef haini fazla bir ülke.. Bakan olduğum dönemde, hükümete brifing veriliyordu. Ben, devlet aleyhine faaliyet gösterenlerin sayısını sordum..

205 bin rakamı telaffuz edildi.

Ben bunu kitabımda açıkladım ve ‘Resmi rakamlara göre 205 bin hainimiz var’ diye yazdım.

Birkaç yıl sonra karşılaştığım, dönemin Genelkurmay Başkanı ‘O zaman verilen rakamlar şimdikilerin yanında çok az kalıyor’ dedi.

Şimdi, hain sayımız daha da arttı!

Bunu nereden çıkardığımı soruyorsanız, ülkemizde olup bitenlere yalnız gözlerinizle bakmayıp inceleyin, derim!”

Her bir cümlesi çarpıcı acı gerçeklerle dolu..

***

Devam ediyordu İnan..

“İnsanımız yanlış yolda ve ne yazık ki benim vatanım hain yetiştiriyor.

Türkiye’nin insanı yabancıya kendi devletini gammazlıyor!

Siyasetçilerin haberi bile olmadığı bilgiler yabancılara ulaştırılıyor!

Devleti dışarıya jurnalleyen, yabancı kamçısıyla devleti dövmeye çalışanlar, bu yaptıklarının karşılığını fazlasıyla alıyorlar!

Ne kadar etkili olurlarsa ona göre prim alıyor, ona göre terfi ediyorlar. Bunların önemli noktalara gelmeleri sağlanıyor!

Ve ben, hainleri anlatırken kahroluyorum!

***

Bu cümleleri okurken, bugün devlet adına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın isyanındaki her bir cümlenin ne kadar haklı olduğu ortaya çıkmıyor mu?

Duayen siyasetçi Kâmran İnan acı gerçekleri sıralamaya devam ediyordu.

“Yabancı ülkelerden gelecek gazetecilerin kimlerle görüşmesi gerektiği bile belli çevreler tarafından ayarlanıyor ve özellikle devlet aleyhine konuşacaklarla görüşmeler ayarlanıyor.

Türkiye yabancıların üzerinde en kolay oynayabildiği bir memlekettir. Bu yüzden yabancı istihbarat örgütleri at koşturur. Kendi içinde en çok hain yetiştiren ülkedir Türkiye.

Evet, maalesef hainlik üreten bir toplum olduk. Bunun ilacını da bulamadık.

Türkiye’de devlet adamı yokluğu var. Bir zamanlar ülkemiz ‘Devlet adamı hazinesi’ iken, şimdi ‘Devlet adamı fukarası’ haline geldi. Ülkemize sadakatle hizmet eden ve bunun için çaba gösterenlerin başına çok işler getiriliyor!

Ne yazık ki, Türkiye’de hainler makbuldür.

Devletini gammazlayanlar haindir!”

***

İnan PKK ve Türkiye üzerine oynanan oyun ile ilgili ise son derece önemli mesaj veriyordu.

“PKK kaynağı dışarıda, uçları içeride. Türkiye büyüyor, gelişiyor, nüfusu artıyor. BM 75 devletle kuruldu, bugün 193 devlet var. Hep bölüne, bölüne bu hâle getirdiler. Türkiye’yi bölmeyi isteyen güçlerin en yoğun olduğu günlerdeyiz. Amerika bile buna hayır demez.

Çünkü Türkiye bir dev. Bu dev artan bir şekilde hepsini rahatsız etmeye başladı. Bu kadar önemli bir coğrafyada bulunan ülkemizi küçültmek isteyenler var. Bunun için de büyük çabalar gösteriliyor. Bu vatanın hain yetiştirmede nasıl bu kadar verimli olduğu ortaya çıkarılmalı ve buna göre önlem alınmalı...”

***

İnan’ın her bir cümlesi çok dikkat çekici ve anlamlı..

Hele hele bugünler için daha da önemli..

O nedenle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın milletinin de hislerine tercüman olarak akademisyenlere gösterdiği tepki, İnan’ın bu sözleri ile öylesine örtüşüyor ki..

İnan, ülkedeki hainlikler noktasında bunları söylerken, Türkiye’nin bugünkü dış politikasında

izlediği yola da önemli bir vurgu yapıyordu.

“Türkiye’nin yalnız Avrupa Birliği’ne değil, gerektiği zaman, kendi milli menfaatlerinin sınırlarına dokunulduğu zaman herkese mutlaka, ‘hayır’ diyebilmesi lazımdır. Daima ‘hayır’ diyenler kazanmıştır.”

Kâmran İnan, 50 yıllık devlet adamlığı tecrübesiyle bunları anlattı..

Son derece anlamlı ve önemli bir vurgu..

Türkiye işte bugün bunu yapıyor..

Yani ‘Hayır’ diyor..

Onun için de üzerine tezgah kuruluyor.

***

Söz konusu sadece sözde aydınlar değil..

Türkiye’de genel anlamda dışarıdan beslenen, köşe başlarında yer tutmuş, kurgulanmış 100 yıldan bu yana devlet karşıtlığı içinde olan bir yapı var..

Bu yapı, sözde devletin zaafa düştüğünü düşündükleri anlarda ortaya çıkarılıyor.

Bakın..

Ağızlarından tek bir şehit kelimesi duyamazsınız..

Ermeni olurlar, Yunan olurlar..

Rus olurlar, Alman olurlar..

Fransız olurlar, İngiliz olurlar, Amerikan olurlar..

Ama Türk milletinin ferdi olamazlar!

‘Tek vatan, tek millet tek bayrak’ sözüne karşı hep alerjileri olur.

Kendi ayakları üzerinde duran, gelişen, büyüyen Türkiye’den hep korkarlar!

“Biz kendi kendimizi yönetemiyoruz, siz bizim kanunlarımızı yapın, bizi yönetin” diye mektup yazarlar dış dünyaya!

O nedenle Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın tahlili doğrudur..

Müstemleke zihniyetidirler..

Mandacıdırlar..

Ama yeni değillerdir..

Bu milletin tarihi çöplüğünde eşi benzerleri çoktur!..