BIST 9.717
DOLAR 32,49
EURO 34,97
ALTIN 2.433,82
HABER /  GÜNCEL

Ergenekonla korkutuluyorlar

CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, deri işçileri ve sendikalarının iftiralarla Ergenekon korku havuzuna sokulmak istendiğini söyledi.

Abone ol

 CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, ''Demokratik, doğal ve yasal haklarını kullanmak isteyen deri işçileri ve sendikaları, ağır iftiralarla Ergenekon korku havuzuna sokulmak istenmektedir'' iddiasında bulundu.

Selvi, yaptığı yazılı açıklamada, ''29 Nisan 2008'den bu yana hukuku yok sayan ve yasaları çiğneyerek suç işleyen işverenin davranışlarının arı kovanına çomak sokma anlamını taşıdığı'' ifadesini kullanan Selvi, şunları kaydetti:

''AKP iktidarıyla başlayan, her geçen gün artan antidemokratik baskılar, temel hak ve özgürlük ihlalleri artık tahammül edilemeyecek boyutlara ulaşmaktadır. Yıllardır demokrasiden, insan haklarından ve özgürlüklerden bahseden başbakan ve AKP, tüm ülkede olduğu gibi çalışma yaşamını da kaosa sürükleyerek büyük bunalım yaratmıştır. Sendikaları baskı altında tutarak etkisiz, yetkisiz bırakmaya, işçileri sendikasız veya kendinden yana sendikalara geçmeye zorlamaktadır. Çalışanların en doğal anayasal, yasal, onaylanmış uluslararası anlaşma ve sözleşmelerde yer alan hakları gasp edilmiş ve edilmektedir.

Sendika ve işçilerin özverileri, sabır ve iyi niyetleri istismar edilmiş, asgari ücrete bile razı olan sendika ve işçiler fazla mesai, iş sağlığı ve iş güvenliği, meslek hastalıkları nedeni ile büyük can ve uzuv kaybına uğramış ve uğramaktadır. Dul ve yetimleri ortada kalmıştır. Ekonomik kayıp da büyük boyutlara ulaşmıştır.''

''Yıllardır örgütlenme, sendikalaşma hakkını kullanmak isteyen çalışanlar, işçiler ve aileleri açlığa terk edilmiştir'' diyen Selvi, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

''Demokratik, doğal ve yasal haklarını kullanmak isteyen sendika ve çalışanları da ne olduğu belli olamayan, Ergenekon korku havuzuna sokulmak istenmektedir. Bu baskı, gerçeklerin saklandığı, saptırıldığı, haberlerin karartıldığı, belirsizliklerin hakim olduğu hukuka, yasalara aykırı uygulamaların yarattığı toplumsal kaygı ve huzursuzluktan istifade etmek isteyen bazı iş verenler veya yöneticileri gizli tanık gibi utanç verici olaylara sığınarak iftiralar, suçlamalar yönelmektedir. Bu, ateşe benzin dökmekten başka işe yaramadığı gibi sürdürdükleri yasa dışı davranışlarını, uygulamalarını, suçlarını unutarak kendi ve kendi gibilere sözde akıl vermektedir.

Bugüne kadar sorumlu davranan işçi ve sendikalarını hiçbir örgüt sokağa çıkaramamıştır. Ancak hukuka, yasalara, AB'ye, uluslararası sözleşmelere, insana, emeğe saygı duymayan iktidarla aynı doğrultuda düşünen sorumsuz kişiler emekçileri, çalışanları sokağa dökme başarısını bu yöntemle gösterebileceklerdir.''