Erdoğan’ı bitiren sözler!
Oyunu artırmak isteyen her parti, bu ahlaksızlık zinciri içinde yer alsın. Yarım saat bir saat sonra istifa etsin...
Descartes, dedikoducular için bakın ne diyor: "Başkalarını
kötülemek için yapılan dedikodudan duyulan zevk, başkalarını
düşürdüğümüz ölçüde kendimizi yükselttiğimizi
sanmaktır."
Erdoğan’ı
bitiren sözler!
Başbakan Erdoğan çok kısa bir
zaman öncesine kadar yanlışlarının yanında ziyadesiyle doğruları da
olan, cesaretli, daha önceki başbakanların göze alamadıkları
konudaki atılımlarıyla takdire
şayandı.
Baykal’ın gizli
kamera çekimlerinden sonra Başbakan’a bir haller
oldu.
CHP’in oylarındaki
artış, buna karşılık Ak
Parti’de süre
giden erime paniğe
kaptırdı Başbakan’ı.
Ve en sonunda Baykal
üzerinden oynanan çirkin siyasi tezgâh için bakın ne
dedi:
“….. oyunu artırmak
isteyen her parti, bu ahlaksızlık zinciri içinde yer alsın. Yarım
saat bir saat sonra istifa etsin... Türk toplumunun midesi bu kadar
geniş mi... Kendi ahlak değerleriyle oynayanlara bu millet prim
vermez.”
* * *
Başbakan,
Baykal’ın da bulunduğu
odaya gizli kamera konularak elde edilen görüntülerin halen
bir “Haber” olduğunu
zannediyor belli ki…
Oysa
haber spontane
gelişir…
Muhabir şanslı ise
haber olacak olayın mahallinde bulunur,
görüntüler…
Şanssızsa olaydan
sonra görüntüler…
Ama insanların
yaşadıkları mahreme gizli kamera koyup görüntülemek ve sonra da o
görüntüleri, Başbakan’a en yakın
görünen bir gazetenin internet sitesine servis
etmek “Haber
Değildir”…
Haber üretmektir...
Komplodur...
Başbakan işte bu
haber olmayan…
Başbakan halen netlik
kazanmayan bir dedikodu
amacıyla, üretilmiş
bir “komplo” haber(!)
üzerinden yorum yapıyor…
Ve giderek o ciddi,
mert, ağırbaşlı Erdoğan’ın yerini
sokak ağzıyla konuşan, dedikoduyu seven sıradan bir adam
alıyor…
Ve işte bu
sıradanlaşma, ağzını bir elle kapatıp, gelen giden var mı
gözledikten sonra “duydun
mu p..evenkin yaptığını” benzeri
fısıldamalar onu milyonlarca merkez sağ
seçmenin gözünde düşürüyor…
Ya İmam nikâhı
yaptıysalar!
Başbakan’a sormak
lâzım…
Ya
Baykal
ve Baytok da Ak partili
onlarca erkek milletvekilinin yaptığı gibi
aralarında “İmam
Nikâhı” kıydıysalar?..
Ya ikisinden biri
çıkıp, “biz birbirimizle
imam nikâhı kıymıştık” derse…
Diğeri de bu
açıklamayı onaylarsa?..
O
zaman “zina” da ortadan
kalkmayacak mı?..
Peki, o zaman ne
diyecek Başbakan?..
“Helâl olsun
mu?”
Yoksa bu sefer de
imam nikâhı kıyan imam mı gizli kamerayla
korkutulacak?..
Oylar CHP’ye…
Sol Liberal
Demokratlar ne yapar bilmiyorum ama benim gibi, 2007 seçimlerinde
Ak Parti’ye oy veren milyonlarca Merkez Liberal Demokrat bugün
seçim olsa ya sandığa gitmez ya da (eğer olursa)
Kemal Kılıçdaroğlu’nun
genel başkanlığındaki
CHP’ye oy
verir.
Hemen yermiş.
İktidar partili bir
kadın milletvekili, muhalefet partisi liderine,
“Senin karın ben olsaydım yemeğine zehir
katardım” diyor.
Muhalefet partisi
lideri gülerek cevap veriyor:
“Ben de sizin
kocanız olsaydım o yemeği hemen
yerdim.”