En ileri demokrasi: Twitter kapattık!
Bugün de "Twitter'ın kökünü kazıyacağız" dedi. Allah'tan TİB elini çabuk tuttu da Başbakan'ın sözlerini toparlama gayretinde olan bir kurmay daha açığa düşmedi.
Yıl olmuş 2014...
Gelişen Türkiye,
Büyüyen ekonomi,
İleri teknoloji,
Her öğrenciye bir tablet,
En ileri demokrasi....
Ama gel gör ki kökü kazınan Twitter...
Başbakan Erdoğan, dün " Twitter'ın
kökünü kazıyacağız" dediğinde ne yalan söyliyeyim
"Yok artık" dedim.
Akşamına Twitter gitmez mi?
Bi afalladık ama yılmadık.
Biz ki Youtube yasaklandığında
"Youtube'a giremiyoruz efendim" serzenişini duyup
"Ben giriyorum, siz de girin" diyen bir
Başbakan'ın halkıyız.
Nitekim DNS numaraları, VNP programları havada
uçuştu.
Bir ara sıkı bir Twitter kullanıcısı olan Cumhurbaşkanı
Gül'den " Herkes artık Facebook'a dönsün" çağrısı
beklemedim değil. Malum, internet yasasını onayladıktan
sonra bir daha tweet atmadı.
HAYRETTE SINIR YOK!
Uzunca bir zamandır yaşadığımız bu karmaşa içinde
"insan gerçekten daha fazla hayret edemez" diyorum
ama inanın bu ülkede hayrette sınır yok.
Yıl olmuş 2014...
Biz Türkiye'nin en aktif kullanılan sosyal medya mecralarından
birine erişimi engelliyoruz.
Oysa Hüseyin Çelik daha 10 gün önce
"Başbakan istedi diye Twitter kapatılamaz!"
demişti. "Mahkeme kararı olmadan kapatılamaz" diye
de eklemişti.
Twitter'ın kapatıldığı bir ortamda bunu yazınca yine
Twitter'dan tepkiler geldi:
"Başbakan kapatmadı. Mahkeme kapattı."
Yok artık! Bir de mahkeme kararı olmadan kapatılsaydı.
BUNU DA MI PARALELLER YAPTI?
"Başbakan kapatmadı. Mahkeme kapattı."
Yok artık! Bir de mahkeme kararı olmadan kapatılsaydı.
BUNU DA MI PARALELLER YAPTI?
Mahkeme kararı da bi hengamede. "ÖYM kararıdır,
dolayısıyla paraleller kapattı" diyenler var
mesela.
İyi de hükümet de ÖYM'leri kapattı. Kapatılan bir
mahkeme kararıyla Twitter'ı kapatmak da ayrıca bir başarı olsa
gerek. Bunun yanında sadece savcılık kararı diyenlerin olduğunu da
ekleyeyim.
İşin hukuki kısmını hukukçulara bırakıyorum. Zaten muhtemelen
bir kaç gün boyunca, bu konunun tüm hukuki boyutlarını
ezberleyecek kadar tv programı izleyip, köşe yazısı okuyacağız.
HAKLIYKEN HAKSIZ OLMAK!
HAKLIYKEN HAKSIZ OLMAK!
Tapeler, ses kayıtları yayınlanmaya başladığından
beri, hükümetin bunların sosyal medya aracılığıyla yayılmasından
rahatsızlık duyduğunu biliyoruz.
Başbakan daha 2 hafta önce "Facebook'u Youtube"u kapatabiliriz" diye açıklama yaptı. Ardından kurmayları toparlamaya çalıştı.
Başbakan daha 2 hafta önce "Facebook'u Youtube"u kapatabiliriz" diye açıklama yaptı. Ardından kurmayları toparlamaya çalıştı.
Bugün de "Twitter'ın kökünü kazıyacağız"
dedi. Allah'tan TİB elini çabuk tuttu da
Başbakan'ın sözlerini toparlama gayretinde olan bir kurmay
daha açığa düşmedi.
Bütün bu açıklamalardan sonra hala kalkıp "Başbakan
kapatmadı, mahkeme kapattı" demeyin. Ya da siz deyin biz
gülelim.
Çünkü bu kararın gerekçesi hükümetle alakalı olmasa bile söylemler ortada. En fazla "biz yapacaktık, onlar yaptı" denebilir.
Çünkü bu kararın gerekçesi hükümetle alakalı olmasa bile söylemler ortada. En fazla "biz yapacaktık, onlar yaptı" denebilir.
Özetle; tapeler ve ses kayıtlarının sosyal medyadan
böyle pervasızca yayılması konusunda son derece haklı olan hükümet,
Twitter'ı yasaklamakla kendini bir kez daha haksız duruma
düşürmüştür.