“Eğitim şartmış!”, acep ne ola ki?!..

GÜNCEL/REKTÖRLER: AK Parti İstanbul Milletvekili Sn. Metin Külünk, YÖK ve üniversitelerle ilgili iddialı bir konuşmasında;  “Üniversiteler, Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki yapılanmadan daha önemli bir işlev görüyor gerektiğinde… Çünkü bu örgütün, en yoğun yuvalandığı ve geleceğimizi gasp ettikleri yerler üniversite kampüsleridir. Bana 2 bin sayfa üniversite notları ulaştırıldı. Hangi üniversitelerde operasyonlara müdahale edilmediği, gerekli özenin gösterilmediği tek tek rapor edildi. Örgüt şemasındaki dokunulmayan akademisyenler isim isim alt alta yazıldı. Bazıları da bu işleri, kampüsteki temizliği “kriptolara” veriyor. Onlar da iki odacı, iki memur, iki alt düzey asistanı, yani masumları fişleyerek, vazifelerinden ediyor; kendileri ise yani asıl suçlu olanlar da görevlerini sürdürüyor.  Buradan söylüyorum; YÖK kapatılmalıdır. Bu operasyonları karartan merkez, YÖK’ün yönetim kuruludur. Açıkça söylüyorum; YÖK'teki yönetim kurulu üyeleri görevden alınmalıdır. 17-25 Aralık’tan sonra 3 yıldır bu yönetim kurulu neredeydi? YÖK’ün bu yönetim kurulu, 15 Temmuz’u mu bekliyordu. Üniversitelerde aslanlar gibi, yiğitçe mücadele eden rektörlerin hepsini ayakta alkışlıyorum. Fakat mücadele etmeyip, hâlâ işi uyutmak isteyen tüm rektörler de görevden alınmalıdır. Rektör yardımcıları, genel sekreterlikler gözden geçirilmelidir. Çağrımdır; YÖK’teki yöneticilere el çektirilmelidir. Kararlılıkla çalışan savcılarımızın, hakimlerimizin mücadelesine kimse çomak sokamaz” demişti. (20.08.2016/Basından)

Son olarak, İzmir'de yaptığı konuşmada yine rektörlere seslenerek; "Kendinize gelin. Koruduğunuz ve kolladığınız adamlara dikkat edin.” dedi.(Basından/19.12.2016)

Sn.Külünk, AK Parti İstanbul örgütü içinde; açık sözlülüğü ve çalışkanlığıyla çok seviliyor. Telefonları daima açık ve mutlaka geri dönüş yapıyor.  Konuşmalarında; üniversitelere, rektörlere sık sık değiniyor. Çok geziyor, konuşuyor, bilgi alıyor, anladığımız kadarıyla elinde çok bilgi var ama, sonuçları/uygulamaları görülmüyor. Dediği gibi, hala; korun(y)an ve kollan(y)anlar varsa -var demek ki-, bu nasıl mücadele?!..  Devletin elini kim tutuyor? soruları akla geliyor!..Akademik alan sonuç ve güven arıyor…

Bu arada YÖK’e, 19 üniversite  rektör  adaylığı için, 358 Prof.  başvuru yapmış. Listedeki isimlere göre  tahminlerimiz var, bakalım yine doğru çıkacak  mıyız?!...

Gelelim konumuza;

Çöpleri sokağa, denize, sahillere  atıyorlar diyoruz..

(/internethaber/goktan-ay/yesile-olan-ozlemi-hayata-geciremiyoruz/685311)

Eğitim şart  diyorlar..

Sokağa tükürüyorlar diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Gençler büyüklere saygı göstermiyorlar diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Koca koca adamlar küfürlü konuşuyor –filmler dahil-  diyoruz..(yeni vizyona giren, bir ayda çekilen komedi denilen filmler)

Eğitim şart    diyorlar...

Bazı köşe yazarları argo konuşuyor diyoruz…( http://m.inter/bu-nasil-dil-bir-akademisyen-adayi-bir-yazar-bir-milletvekili-1725370y.htm)

Eğitim şart  diyorlar..

Kadına şiddet/tecavüz yapılıyor  diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Kız çocuklarına  şiddet ve tecavüz yapılıyor diyoruz..(http://www.inter/zordur-alanyada-kadin-olmak-1228664y.htm)

Eğitim şart  diyorlar..

Okuma oranı çok düşük, yeni nesil kitap okumuyor diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Tarihimize, kültürümüze gerekli önemi vermiyoruz diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Memleketimizi iyi tanı(t)mıyoruz diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Sağlıklı gıda temininde zorlanıyoruz diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Gıda ürünlerine,  olmayacak malzemeler katıyorlar diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

(Et, süt, yağ, bal, çikolata, kahve... Bakanlık hileli 150 markayı açıkladı/Basından/19.12.2016)

Marketlerde, günü geçmiş ürünler  öne konularak, tüketici kandırılıyor diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Yüksek binalarda/yurtlarda/hastanelerde  yangın merdivenleri bulunmuyor, varsa da kilitli oluyor diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Kadınlara -erkeklerden korumak için- saat 22.00 den sonra istediği yerde inme hakkı getiriliyor diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

TÜİK rakamlarına göre;küçük yaşta evlilikler, çocuk gelinler, zina  çoğalıyor diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Kan davası ve berdel v.b. yanlışlar 21.yy da ülkemizde devam ediyor diyoruz..

Eğitim şart    diyorlar..

Halkın kültüründe var diye, kanunlar değiştirilemez diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Kadının aşağılanmaması, bir insan olarak görülmesi lazım diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Toplum, erkek egemenlikten kurtarılmalı diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Yoldaki direkleri, ortaya konan ışıklı levhaları, dubaları kırıyorlar diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Yurtlarda kalan çocuklarımızı koruyamıyoruz diyoruz…

('nın Aladağ İlçesi'nde 3 katlı bir kız nda çıkan da, 11'i kız öğrenci ve 1 görevli olmak üzere 12 kişi hayatını kaybederken, 22 öğrenci de yaralandı. Basından/30.11.2016)

Eğitim şart  diyorlar..

Kurumlarda ve iş yerlerinde kadına taciz ve mobingler arttı diyoruz.. (http://www.inter/sanat-kurumlarinda-kisileri-yipratma-mobbing-vb-yaygin-mi-1226179y.htm)

Eğitim şart  diyorlar..

İş adamları, kendilerine başvuran güzel bayanlara “birlikte olma, imam nikahlı olma, ikinci kadın olma” teklifleri yapıyorlar diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Sigara, alkol kullanma yaşı 13’e düştü diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Sağlık Bakanlığı, sürekli, piyasada  bulunan sağlıksız gıda ürünlerini yasaklıyor, bu nasıl insanlık diyoruz..

Eğitim şart  diyorlar..

Gençler, değerler eğitiminden uzak yetişiyor diyoruz… (http://www.inter/degerler-egitiminde-kim-nasil-ne-ogretecek1-1227938y.htm)

Eğitim şart  diyorlar..

TV’lerde kültür/sanat programları yok diyoruz…

Eğitim şart  diyorlar..

Medya vasıtasıyla;  popüler kültür, baskın oluyor diyoruz…(http://www.inter/populer-kultur-insanlarimiz-ile-ulke-gercekleri-1225110y.htm)

Eğitim şart  diyorlar..

Harfiyat  kamyonları;  hız sınırı 70 km olmasına rağmen,100-150 km hızla giderek, kazalara sebep oluyorlar diyoruz…

Eğitim şart  diyorlar..

Küflü, bayat  ekmekleri toplayıp hamura katıyorlar, pasta ve ekmek yapıyorlar diyoruz…

Eğitim şart  diyorlar..

Alkollü araç kullanılarak, insanların hayatları tehlikeye atılıyor diyoruz…

Eğitim şart  diyorlar..

Ülkemizde;193 üniversite, yüzbinlerce orta-lise eğitim kurumu,85.000 CAMİ  olduğu halde, önem verilmediği/BAŞARILI OLUNMADIĞI  anlaşılan, “eğitim”  ne ola ki?!...

Not: Araştırdık!!!!!

Eğitim:

“Toplum yaşayışında yer edinmek için edinilen bilgi, beceri ve anlayış.” 

“Bireylerin toplumun standartlarını, inançlarını ve yaşama yollarını kazanmasında etkili olan tüm sosyal süreçler.”

“Belli bir bilim dalında, belli bir konuda bilgi ve beceri kazandırma, yetiştirme ve geliştirme işi.”

“Yeni kuşakların toplum yaşamında yerlerini almaları için gerekli bilgi, beceri ve anlayışları edinmelerine, kişiliklerini geliştirmelerine yardım etme.”

“Kişiyi, doğru bilgilerle, şekillendirme”

“Kişinin yaşadığı toplum içinde değeri olan , yetenek, tutum ve diğer davranış biçimlerini geliştirdiği süreçlerin tümüdür.”

 “Eğitim; insanın doğuştan sahip olduğu gizli güçlerin ve yeteneklerin ortaya çıkarılmasıdır.”

“Çocukların ve gençlerin toplum yaşayışında yerlerini almaları için gerekli bilgi, beceri ve anlayışları elde etmelerine, kişiliklerini geliştirmelerine okul içinde veya dışında, doğrudan veya dolaylı yardım etme, terbiyedir.”

“Yeni kuşakların, toplum yaşayışında yerlerini almak için hazırlanırken, gerekli bilgi, beceri ve anlayışlar elde etmelerine ve kişiliklerini geliştirmelerine yardım etme etkinliği.”

“Önceden saptanmış amaçlara göre insanların davranımlarında belli gelişmeler sağlamaya yarayan planlı etkiler dizgesi.”

“Belli bir konuda, bir bilgi ya da bilim dalında yetiştirme ve geliştirme.” “Her kuşağa, geçmişin bilgi ve deneylerini düzenli bir biçimde aktarma ya da kazandırma işi.”

“Eğitim; ruhbilimi, eğitim felsefesi, eğitim tarihi, öğretim programları, özel ve genel öğretim yöntemleri, öğretim teknikleri, yönetim, denetim vb. eğitim ve öğretim alanlarını kapsamak üzere öğretmen, yönetici ve eğitim uzmanı yetiştirmek amacıyla ilgililer için düzenlenen bütün kurslara ve bu kurslarla ilgili bilimsel çalışmalara verilen genel ad” 

EĞİTİMİN MANTALİTESİNDEN MEMNUN DEĞİLİM!...

 “Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bayrampaşa’da babası Kaptan Ahmet Erdoğan’ın ismini taşıyan uluslararası  eğitim kompleksini hizmete açtı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Fiziki sorunları çözmeyi başardık ama zihinleri aynı düzeyde güçlendiremedik. Okullarımızdaki eğitimin içeriğinin kalitesinden daha da önemlisi mantalitesinden memnun değilim….. Bunun için hep birlikte çok daha fazla çalışacağız. Öğretmeninden öğrencisine ve velisine kadar eğitimin tüm tarafları olarak kafa ve gönül birliği içinde gayret göstermeliyiz. Eğitimcilik diğer pek çok meslek kurumundan farklı olarak hem birikim hem de adanmışlık ister. Kendimizi bu işe adayacağız. Eğer işinize sevgiyle, aşkla, tutkuyla bağlı değilseniz öğretmenlik mesleği ücreti mukabili yapılacak bir görev değildir…. Bizim çocuklarımız, bizim insanımız dünyadaki hiçbir ülkenin vatandaşlarından daha az zeki, daha az çalışkan değildir. Onu kabul etmiyorum. Hatalar birinci derecede bizden ve velilerden kaynaklanıyor. El ele vereceğiz, çocuklarımıza sahip çıkacağız” dedi.” (Basından/04.12.2016)

YÖK’ÜN ÖĞRETMENLİK KARARI…

"Eğitim fakülteleriyle ilgili iki önemli karar aldık aslında. Bir başarı sıralaması ama bir başka karar daha aldık. O da şu, eğitim fakültelerine baktığımızda öğretmen yetiştiren bu programlar bir birinci aşamadaki bir de ikinci aşamadaki sınavla öğrenci alıyor. Beden eğitimi, spor öğretmenliği, kimya öğretmenliği, okul öncesi öğretmenliği gibi bütün Avrupa'da öğretimin en iyi olduğu üniversitelerde el üstünde tutulan bir program, özel eğitim öğretmenliği gibi programlar birinci aşamayla öğrenci alıyorlar. Biz önce birinci aşama ile öğrenci alan öğretmenlik programlarını artık ikinci aşamaya nakletme kararı aldık. Bu çok önemli, radikal bir karar. YGS puanları ile öğrenci alan bu programları LYS puanlarına naklederken YGS'deki test içeriklerini dikkate alacağız. Matematik ağırlıklıysa ikinci aşmada matematik ağırlıklıya çevirdik. Bütün bu LYS'den, ikinci aşamadan öğrenci kabul edecek programlar için de bir başarı sıralaması şartı getirdik. Bu başarı sıralaması şartı da 240 bin. 240 binden aşağısının artık bu programlara girmesi söz konusu olmayacak. Türkçe Öğretmenliği 506 bininci, Sınıf Öğretmenliği 607 bininci, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlığı 627 bininci sıradan öğrenci aldığını, bunun için 240 bin gibi bir sayı belirlendi. (Prof. Dr. Yekta Saraç/ Anadolu Ajansı/ Editör Masası