BIST 9.717
DOLAR 32,48
EURO 34,93
ALTIN 2.439,00

Duvardaki Gölgeler

Durmadan yeni düşlere uyanıyorum bugünlerde. Düşten düşe açılıyor gözlerim. Uyanmak istiyorum. Uyanmak ve gözlerime dolan güzelliklerin gerçek olduğunu görmek istiyorum. Direniyor gözlerim.

Durmadan yeni düşlere uyanıyorum bugünlerde. Düşten düşe açılıyor gözlerim. Uyanmak istiyorum. Uyanmak ve gözlerime dolan güzelliklerin gerçek olduğunu görmek istiyorum. Direniyor gözlerim.

Uzun ve huzurlu günler görüyorum düşümde. Güveni ve sevgiyi inşa edecek kadar uzun ve huzurlu. Kapılar görüyorum sonra ortasında bozkırın. Kapılar, herkese açık!

“Gel, gel, ne olursan ol yine gel,          

ister kafir, ister mecusi,

ister puta tapan ol yine gel,

bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir,

yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel”

diyor bir ses. Sürükleniyor ruhum. Sesin ardı sıra, yepyeni düşlere açılan uykulara dalıyorum. Sonra başkaları da takılıyor sesin peşine. Çoğalıyoruz, durmadan çoğalıyoruz. Çakıl taşlarına takılıyor ayaklarımız. Canımız yanmıyor. Adımlarımız çoğaldıkça hafifliyoruz. Öfkemiz, hırsımız, tamahımız, korkularımız, yargılarımız çakıl taşlarıyla birlikte eziliyor ayaklarımız altında. Herkesi ve her şeyi kucaklayan bir sevgiyle yenileniyoruz.

Uzun ve yeşil bahçeler görüyorum sonra. Her renkten çiçeklerin oluşturduğu tarhlar. Çocuklar geliyor sonra. Çocuklar, yüzlerinde güneşten tebessümler. Oyunlar oynuyorlar. Yağ satarım bal satarım, körebe, çelik çomak. Saklambaç oynuyorlar sonra. Her seferinde yanlarında bir yığın güneş getiriyorlar.

Anneler oturuyor kapı önlerinde. Kimi kazak örüyor çocuklarına. Kimi dantele nakış. Arada bir göz ucuyla çocuklarına bakıyorlar. Mutlular. Mutluluğun, iç denizini büyütüyorlar. İşten gelen anneler babalar giriyor sonra resme. Yüzlerinde yorgun bir huzur, ellerinde akşamın azığı çocuklarını kucaklıyorlar. Elele çoğalan huzurla evlerine giriyorlar.

Zil çalıyor uzun uzun. Biri adımı sesleniyor. Biri göz kapaklarımı çekiştiriyor. Biri bozukluklar sıkıştırıyor avuçlarıma. Bayrammış! El öpecekmiş mahallemin çocukları. Harçlık toplayacaklarmış. İkisini birden uzatıyorum ellerimin. Gözlerine bakıyorum bozuklukları uzatırken. Düşlerimin mutlu çocuklarını arıyorum. Solgun bakışlar karşılıyor bakışlarımı.

Bir kadın sesi geliyor arkamdan. Eğitimli, profesyonel, duyguları törpülenmiş. Ölen çocuklardan bahsediyor bir yerlerde. Ölen kadınlardan. Çaresiz insanlardan bir bayram sabahı. Giyilememiş bayramlıklardan. Öpülememiş ellerden. Toplanamamış harçlıklardan. Ve kan bulaşmış şekerlerden bir bombardıman sonrası. Yerle bir olmuş mahalle bakkallarından.

Gözlerimi kapatıyorum. Unutmak istiyorum duyduğum cümleleri. Harflerin yerlerini değiştirmek istiyorum. Kelimelerin anlamlarını. Yepyeni cümleler kurmak istiyorum. Yepyeni ve her türlü kötülükten arındırılmış. Herkesi ve her şeyi kucaklayan bir dil oluşturmak istiyorum. Tüm kötülüklerin kendiliğinden silindiği.