BIST 9.080
DOLAR 32,38
EURO 35,01
ALTIN 2.326,03
HABER /  POLİTİKA

Devlet Bahçeli'den AK Parti'ye destek sinyali!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kilis'teki son gelişmeler, Güneydoğu'da PKK'ya yönelik operasyonlar, sözde Ermeni soykırımı ve Meclis Başkanı Kahraman'ın Laiklik ile ilgili sözleri hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Abone ol

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM'de düzenlenen haftalık MHP Grup Toplantısı'nda gündeme dair son dakika açıklamalarda bulundu.

Grup toplantısı sonrası TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın “Laiklik bir kere yeni anayasada olmamalıdır. Dindar anayasa meselesinden anayasamızın kaçınmaması lazım. Dini olarak bahsetmesi lazım” sözlerini eleştiren Devlet Bahçeli, "Laikliğin yartışmaya açılması doğru değil, Meclis Başkanı Kahraman bu yanlıştan dönmeli" dedi.

"TERÖR ÖRGÜTÜYLE PAZARLIK UÇURUMDUR"

Grup toplantısında AK Parti'nin terörle samimi mücadele ettikçe destek vereceklerini açıklayan Devlet Bahçeli, son terörist etkisiz hale getirilene kadar terörle mücadelenin istismar edilmemesi için sorumluluk alacaklarını söyledi. Terör örgütünün silah bırakması veya silah gömmesi değil, devletin güvenlik birimlerine teslim edilmesini istediklerini belirten Bahçeli, konuşmasının devamında şunları söyledi:

"Can almış, kurşun atmış kim varsa, adaletin karşısına çıkarılmasını bekliyoruz. Terör örgütüyle pazarlık uçurumdur. Çözüm, barış, helalleşmenin iskeleti çıkmıştır. Gün terörün başını koparma günüdür. Şimdi gün Türk devletinin çelikten bileğini hainlerin başına indirme günüdür. AB şunu istiyormuş, ABD bunu dayatıyormuş; bizim umrumuzda değil. Türk milletini tek dişi kalmış canavara Allah'ın izniyle bırakmayız."

Devlet Bahçeli'nin konuşmasından satırbaşları:

Suriyeli mülteciler sadece Avrupa için değil, Türkiye için de öncelikli ele alınması gerekir. Türkiye mülteci deposu, mülteci yuvası olamayacaktır. Milli onurumuz asla hafife alınamayacaktır. Tersi bir duruma MHP'nin gözyumması mümkün değildir. Bizim nazarımızda Türk vatanına yerleşme bedeli asla ölçülemeyecektir. Bu topraklarda yaşama bedeli şehit kanıyla ödenmiştir. Komşu komşunun külüne muhtaçtır. Vatanından ayrı düşmüş kardeşlerimize Türk milleti yardım elini uzatacaktır.

"ARKADAŞLARIMIZIN ULAŞTIĞI SONUÇ FELAKETTİR"

Kilis perişandır. Hergün füze isabet etmektedir. Vatandaşlarımız korku içindedir. Kilis terör örgütünün açık hedefidir. Kimsenin can güvenliği yoktur. Kilis'in artan sorunları nedeniyle önce Ruhsar Demirel'i bölgeye gönderdik, ardından geçen hafta bir heyeti gelişmeleri inceleme üzere görevlendirdik. Arkadaşlarımızın ulaştığı sonuç felakettir. Evlerde oturmak bile emniyetli değildir. Esnaf kan ağlamaktadır. 

"ALÇAKLARA HAK ETTİKLERİ CEZA NE ZAMAN VERİLECEKTİR?"

MHP, Kilis'i ve Kilisli kardeşlerin yanında kaya gibi duracaktır. Hiç kimse bizim AKP gibi Kilis'e yüz çevirmemizi beklemesin. Kilis Türkündür. Bizim içimizi acıtan Davutoğlu'nun sessizliği ve acizliğidir. Suriye'den atılan füzelere top atışıyla karşılık verdiğimiz doğrudur. Ancak alçaklara hak ettikleri ceza ne zaman verilecektir? Sayın Davutoğlu geceleri huzur içinde uyuyabiliyor musunuz? 

Davutoğlu, Merkel'in önünde 'gün Suriyeliler için umut günüdür' diyor, peki Türk milletinin umutları ne zaman olacak, Türk milleti ne zaman nefes alacak? 

"CUMHURBAŞKANI'NIN SÖZLERİ UMUT VERİCİDİR"

KCK'nın eş başkanlarından bir fitne başı, sözde savaşı geliştireceklerini ve tüm Türkiye'ye yayacaklarını söylemektedir. ABD ile direkt temas halinde olduklarını söylemektedir. Başbakan ve hükümeti ne yapmaktadır?

Bir HDP'li TBMM'de Türkiye'nin içsavaşta olduğunu söyleyecek kadar haddini aşarken, bunların tavırları alttan mı alınacaktır? Ne Dolmabahçe mutabakatı, nereden çıkmış böyle bir şey? Caninin okunan 10 maddesini yerine soktuk. Cumhurbaşkanı'nın sözleri ümit vericidir. PKK'nın Meclis'teki uzantıları ile yan yana oturan AKP'li siyasetçilere Sayın Cumhurbaşkanı'nın bir çift sözü vaciptir.

"BUNA SON VERMENİN ZAMANI GELMİŞTİR"

Türkiye her yıl 24 Nisan günü ABD Başkanı'nın ne diyeceğine kilitlenmektedir. Bahis konusu olan bu hususta afaki yorumlar yapılmaktadır. 24 Nisan sendromu ABD ile ilişkilerde gerginlik haline gelmektedir. Türk tarihi için tek yanlı her açıklamanın bizim neznimizde itibarı olmayacaktır. Savunma refleksini soykırım olarak nitelemek tarihi çarpıtmaktır. Bitmeyen nefret 1973 yılında tekrarlanmış, özellikle yurtdışındaki diplomatlarımıza yönelik toplam 34 diplomatımız şehit düşmüştür.

Yine yakın tarihte Azerbaycan topraklarını işgal ederek, yüzlerce Azeri kardeşimizi katletmiştir. Obama'nın soykırım kelimesi yerine, büyük felaket sözü ile denge kurduğunu düşünmek bize göre abesle iştigaldir. Türkiye'nin her yıl 24 Nisan sendromu yaşamaya mahkum bir ülke olması düşünülemez. Buna son vermenin zamanı gelmiştir. Türkiye'nin şerefli tarihi hiçbir bedbah karalama kampanyası yapamayacaktır. Ezik, yaralı bir millet konumuna düşürmeye hiçbir güç yetmeyecektir. Hükümeti, bayrağımızı yakmaya karşı tahrike karşı daha kararlı davranmaya davet ediyorum. Bu saldırılara her platformda karşı durulmalıdır.  

"TÜRK MİLLETİ SOYDAŞLARINI YALNIZ BIRAKMAYACAKTIR"

Toprakları Ermeni işgali altında bulunan, ata yurtlarından kopartılan Azerbaycanlı kardeşlerimizin haklı davalarını biliyor, yürekten sahipleniyoruz. İşgalci Ermeni güçleri tamamen çekilmeden, Türkiye ile Ermenistan ilişkileri normalleşemeyecektir. Türk milleti Azerbaycan'ın yanında olmuştur ve soydaşlarını yalnız bırakmayacaktır. Türk milletinin yaşadığı her coğrafya bizim ilgi alanımızdır. Coğrafyalarımız, devletlerimiz farklı olabilir ama biz aynı milletin yürekleri bir atan evlatlarıyız.

İnanıyorum ki Türk milleti taşıdığı sağduyuyu gösterecek, her felaketi aşacak güce sahip olduğunu bir kez daha ispat edecektir. Türk milleti bütün güçlükleri ortak çabalarla aşma kudretini göstermiştir. Bugün vatan ve millet sevdalılarının ortak paydalarda bir araya gelerek, Türkiye'yi mutlu yarınlara taşıyacak iradeyi göstermeleridir.

MHP iş işten geçmeden, ayrılma, kırılma yaşanmadan kucaklaşmaya çağırmaktadır. Milli mücadelenin aziz hatıraları gerçek değerini ve yerini bulacaktır.