BIST 9.797
DOLAR 32,50
EURO 34,95
ALTIN 2.429,02
HABER /  POLİTİKA

Demirtaş Kılıçdaroğlu'na ateş püskürdü

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Kürt sorunu ile ilgili CHP'nin hazırladığı raporu eleştirdi. Demirtaş CHP'ye ateş püskürdü.

Abone ol

Kürt sorunun çözümüyle ilgili CHP'nin hazırladığı raporda ana dilde eğitim yapılması halinde ülkenin bölüneceğine vurgu yapıldığını belirten BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Kürtler ana dilde eğitim yaparsa ülke bölünür diyorlar. Bunu diyen ana muhalefet partisi. Kendisi Alevi Kürt'tür. Kimin ülkesi bölünmüş. Türkün ülkesi mi bölünmüş? Ülkesi bölünen Kürttür" dedi.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Şırnak ve ilçelerindeki ziyaretlerine devam ediyor. Dün Cizre, Silopi ve İdil ilçesini ziyaret eden Demirtaş bugün ise Şırnak'ta Milletvekili Hasip Kaplan, Van Milletvekili Nazmi Gür ve Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan ile birlikte Sivil Toplum Örgütleri, kentteki kanaat önderleri ve korucu başları ile belediye düğün salonunda bir araya geldi.

SÜREÇ BÖLGEDEKİ BÜTÜN KÜRTLERİ İLGİLENDİRİYOR

Basına kapalı yapılan toplantı öncesi bir konuşma yapan Demirtaş, başlatılan yeni çözüm ve barış sürecinin doğru anlaşılması ve buna göre doğru adımların atılması gerektiğini belirterek, bu sürecin BDP veya AKP'nin süreci olmadığını söyledi. Demirtaş, "bu süreç iki partiye mal edilecek bir süreç değil. Bütün Türkiye toplumunu ilgilendiren ama özellikle de Kürtlerin tamamını ilgilendiren ve sadece Türkiye'deki Kürtleri değil Güney Kürdistan'dan, Doğu, Batı Kürdistan'a kadar bütün Kürt halkını ilgilendiren bir süreci yaşıyoruz" dedi.

KÜRTLERİN HAKLARI VERİLİRSE SORUN ÇÖZÜLÜR

Yıllardır sorunun kanla, silahla çözülemeyeceğini dile getirdiklerini belirten Demirtaş, "Sorunu konuşarak tartışarak çözülebilir diyoruz. Ve bu sorun bir özgürlük meselesidir, demokrasi meselesidir. Kürtlerin zorla elinden alınan haklarını iade ederseniz, geri verirseniz, bu mesele biter. Böyle silaha, savaşa, çatışmaya hiç gerek duyulmadan oturup konuşarak meselemizi çözebiliriz. Yıllardır hepimiz bunu söylüyoruz. Şimdi bu noktaya gelinmiş olmasından biz tabii ki mutluluk duyuyoruz. Çünkü medeni toplumlara yakışan, medeni insanlara yakışan konuşarak sorunlarını çözmektir" dedi.

KÜRT SORUNUNU CHP, MHP ZİHNİYETİ YARATTI

Kürtlerin, silah ve savaş sevdalısı olmadığını, Kürtlerin sadece kendi toprağında, vatanında kendisi gibi yaşamak istediğini belirten Demirtaş şunları söyledi: "Allah nasıl yaratıysa öyle yaşamak istiyor. Allah onu Kürt olarak yaratmış anadili Kürtçedir. Çocuğu Kürtçe konuşuyor, eşi Kürtçe konuşuyor, çarşıya çıkıyor esnaf Kürtçe konuşuyor. Sen devlet olarak bunu kabul etmesen ısrarla Allahın yarattığına bile karşı çıkıp 'sen Türk olacaksın, Türkçe konuşacaksın, okulda Türkçe konuşacaksın senin dilin yasaktır' dersen o halka en büyük zulmü, en büyük hakareti yapmış olursun. Mesele budur, buradan başladı. Şimdi eğer sorunlarımızı birlikte çözme fırsatı varsa bunu hep birlikte değerlendireceğiz. Sorunları konuşmak demek, bu sorunları yaşayanları dinlemek demektir. İsmi Kürt sorunu ise o zaman herkesin Kürtleri dinlemesi gerekiyor. Sayın Başbakanın da en fazla Kürtleri dinlemesi lazım. Kürtler ne istiyor, ne diyorlar? İsmi Kürt sorunu, Kürt'ün yaşadığı bir sorun. O halde Kürt halkı ne istiyor? hükümetin bunu dinlemesi lazım. Herkes bunu dikkate alması lazım. Yoksa bu dönemde de Kürt sorunu çözüyorum diye sen CHP'yi MHP'yi dinleyeceksen, onlara kulak vereceksen, zaten sorunu çözmek mümkün değil. Çünkü sorunu yaratan zihniyet onların zihniyetidir. Bu sorunu ortaya çıkaran CHP'nin cumhuriyetin kuruluşundan beri ortaya koyduğu zihniyettir.

MHP'NİN ZİHNİYETİ İLE KÜRT SORUNU ÇÖZÜLÜR MÜ?

MHP'nin zihniyetiyle Kürt sorunu çözülür mü? Sorunu yaratanı dinlersen sorunu çözemesin. O halde sorunun mağdurlarını dinleyeceksin, sorunun tarafını muhatabını dinleyeceksin. O da Kürt halkının kendisidir. Sadece BDP'de değil, açık söylüyorum. Bütün Kürt halkının bileşenleri bu süreçte muhataptır. Bütün Kürt halkı bu sürecin muhatabıdır, tarafıdır. Hakkını, hukukunu isteyen taraftır. En çok bu zulmü çekmiş hakarete uğramış taraftır çünkü. O halde bu müzakere sürecinde biz BDP olarak İmralı'da Abdullah Öcalan ve KCK yetkilileri olarak bu barış sürecinde üzerimize düşeni yapıyorsak, Kürt halkının da bütün bileşenleri, grupları, taraftarları ne istiyorsa, hakkı hukuku ne ise, bu süreçte net olarak ortaya koymalıdır."

HASTA TAMAMEN İYİLEŞMELİ Kİ AYAĞA KALKSIN

Yüzyıllık bir sorunu çözmek için adım attıklarını belirten Selahattin Demirtaş, "Madem ki bu hastayı ameliyat masasına yatırmışız, ameliyatın yarım kalmaması lazım. Hastanın tümüyle iyileşmesi lazım ki ayağa kalkabilsin. Yarım yamalak olursa bizim içimizden geleni yüreğimizden geçeni söyleyemesek, taleplerimizi ortaya koyamasak, bu hasta ameliyat masasından yine hasta olarak kalkacak. Ve bir müddet sonra bu sorun belki çok ağır bir şekilde karşımıza gelecektir. Bu vesile ile eğer biz sağlıklı bir çözüme, özgürlüğe, demokrasiye kavuşturmak istiyorsak, bütün Kürt halkının birleşenleri taleplerini net olarak ortaya koymalıdır" dedi.

ÜLKESİ BÖLÜNEN KÜRTTÜR

Bütün siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, meslek kuruluşları, bütün ileri gelenlerin hepsinin taleplerini ortaya koyması gerektiğini belirten Demirtaş, "Çünkü bakıyorsunuz ki ana muhalefet partisi kendince bir rapor hazırlıyor. Çözüm deklarasyonu hazırlıyor. Ne var çözüm deklarasyonunda, diyor ki Kürtler anadilinde eğitim yapamaz. Kürt sorunun çözüm raporuna bakın. Kürtler anadilinde eğitim yapamaz. Anadillerinde eğitim yaparlarsa, çünkü diyorlar ki ülke bölünür. Kürtler anadilinde eğitim yaparsa ülke bölünür. Bunu söyleyen ana muhalefet partisi. Ne tarih bilgisi var. Ne toplumsal gerçekçilikten haberi var. Ne Kürt halkının kendisini tanıyor. Kendisi de Kürt'tür. Alevi Kürt. Çıkıyor rapor açıklıyor Kürt halkı anadilinde eğitim yapamaz. Ülke bölünür. Bakın ülkenin bölünmesinden söz etmişsek açık açık konuşalım o zaman.

Kimin ülkesi bölünmüş. Türkün mü ülkesi bölünmüş? Kürdün mü bölünmüş. Ülkesi bölünen Kürt'tür. Dört parçaya ayrılan taa yüzyılın başında İngilizler başta olmak üzere Kürdistan'ı dörte bölenler bellidir. Ülkesi parçalanan biziz. Bölünen biziz. Ama ismi bölücü olan yine biziz. Türkçe eğitim yaparsan ülke bölünmez diyor. Zaten ülkeyi bölen bu zihniyettir. Bu ülke CHP zihniyetinden bölünmüş durumda. Sadece resmi sınır çekilmemiş. Ülke zaten CHP, MHP ırkçıların, ulusalcıların, faşizmin anlayışı nedeniyle zaten param parça olmuş durumda. Bizim önerimiz diyoruz ki bu toplumu bir arada nasıl tutabiliriz. Zaten parçalamışsınız param parça etmişsiniz. Herkese Türkçe'yi dayatarak, herkese devletin zihniyetini dayatarak zaten toplumu param parça etmişsiniz. Biz bunu nasıl bir arada tutabiliriz bunun formüllerini tartışıyoruz" dedi. Toplantı daha sonra basına kapalı devam etti.