BIST 9.525
DOLAR 32,61
EURO 34,68
ALTIN 2.524,69
HABER /  POLİTİKA

Erdoğan'dan Macron'a bir ayar daha telefonda söylemiş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fransa Devlet Başkanı Macron ile telefonda yaptığı görüşmenin detaylarını bugün açıkladı. Erdoğan, Cezayir katliamıyla ilgili Macron'a tepki gösterdiğini söyledi.

Abone ol

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Suriye politikasında Türkiye'ye akıl vermeye kalkan Macron'a tokat gibi sözler. Erdoğan geçtiğimiz günlerde Macron ile yaptığı telefon görüşmesini hatırlatarak, "Geçen bir tanesine söyledim telefonda; 'Siz, (dedim) Cezayir'de 5 milyon insanı katletmediniz mi? Önce bunun hesabını verin. '5 milyon insanı siz Cezayir'de katlettiniz şimdi kalkıyorsun Suriye'yle ilgili bana akıl veriyorsun' dedim." dedi.

AFRİN'DEN SONRA CEZAYİR TEPKİSİ: Zeytin Dalı Harekatı sırasında Erdoğan, yine Macron'un Afrin açıklamalarından duyduğu rahatsbızlığı telefonda dile getirmişti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Muayede Salonu'nda Dünya Müslüman Azınlıklar Zirvesi'nde konuşma yaptı. İşte Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan satır başları:

4 PRENSİBİM VAR
-Benim 4 prensibim var gençlere bunu hep anlatıyorum. Oku, düşün, uygula, neticelendir. Herhangi bir halkada kırılma olursa hedeflere ulaşılması mümkün değildir.

Erdoğan'dan Macron'a Afrin tepkisi

Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ'dan Macron'a yanıt!

İSLAM PROJE MAHSULÜ TERÖRİSTLER ÜZERİNDEN YAFTALANMAYA ÇALIŞILIYOR
-Batı dünyası İslam karşıtlığı üzerinden kendi ideolojisini, kendi hayat biçimini tahkim etmek istiyor. Onu güçlendirmek istiyor. Modern insanın buhranlarına cevap verebilecek yegane din olan İslam proje mahsulü teröristler üzerinden yaftalanmaya, lekelenmeye çalışılıyor. İşte bunlar son dönemlerin proje terör örgütleridir. Bunlarla bunu yürütüyorlar.

AHLAKSIZLIĞIN DANİSKASI ONLARDA
-11 Eylül terör saldırlarından bu yana Müslümanlar olarak çok taraflı, çok katmanlı bir saldırı dalgasıyla yüzleşiyoruz. Eli kanlı çeteler üzerinden istikbalimizin karartılmaya çalışıldığını, hak ve hürriyetlerimizin gasbedilmek istendiğini görüyoruz. İşte DEAŞ, Boko Haram, Eş-Şebab, FETÖ gibi katil sürülerinin terör eylemleri bize zarar vermesinin yanında İslam karşıtı çevrelere dört gözle bekledikleri fırsatı da veriyor. Sizin İslam dediğiniz bu mu diyorlar. Hani Müslüman kan dökmezdi, bunu diyorlar. Hani siz barış diniydiniz diyorlar. Biz onlara malzeme veriyoruz. Öyleyse bizim bu işi tersine çevirmemiz lazım. Bu örgütlerin hunharca katlettiği veya hayatını kararttığı Müslümanların masumiyeti görmezden gelindiği gibi işlenen vahşi cinayetlerin faturası da dinimize ve müminlere kesiliyor. Birçok batı ülkesi de kendi iç sorunlarını perdelemek için adeta bu ateşe benzin döküyorlar, çok temizler ya... Ahlaksızlığın daniskası onlarda, katliamın daniskasını onlar yaptı, utanmadan sıkılmadan buradan kalkıp fatura kesiyorlar.

HANGİ SİLAH OLURSA OLSUN SUÇTUR
-Neymiş kimyasal silahlara karşı uluslararası kuruluşlar tavır koymalıymış. Neticesi ölüm olduktan sonra hangi silah olursa olsun suçtur. Şu anda kimyasal silahlarla Ortadoğu'da bin kişi ölmüşse konvansiyonel silahlarla yüzbinler öldü. Hiç bu dile getirilmiyor.

MACRON'A TEPKİ
-Geçen bir tanesine söyledim telefonda; 'Siz, (dedim) Cezayir'de 5 milyon insanı katletmediniz mi? Önce bunun hesabını verin. '5 milyon insanı siz Cezayir'de katlettiniz şimdi kalkıyorsun Suriye'yle ilgili bana akıl veriyorsun' dedim. Sadece orada mı? Libya'da yaptınız, Ruanda'da yaptınız. Buralardaki insanları katlettiniz. Bunun hesabını verdiniz mi? Hayır, vermediler ve vermeyecekler de. Bir diğeri bakıyorsun başka ülkede, bir diğeri başka ülkede ama eğer Müslüman olursa bu, Müslümana kestikleri fatura çok ağır. Bunlara bu fırsatı bizim vermememiz lazım.

KENDİ KABUĞUMUZA ÇEKİLEYEMİZ
-Arakan'daki kardeşlerimizin durumuna baktım, 600 bin kişi ciddi sıkıntılar içinde yaşıyor. Sizler dünyanın farklı köşelerinde yaşayan Müslüman azınlıklar olarak bu sorunları bizzat tecrübe ediyorsunuz. Sizler İslam karşıtı dalgaya doğrudan muhatap olan insanlarsınız. Müslümanlar olarak bize düşen görev bellidir. Biz asla saldırılar karşısında sinemez, kendi kabuğumuza çekilemeyiz.

KAN KOKUSU ALMIŞ KÖPEK BALIĞI GİBİ
-Müslümanların kanı, canı ve hayatı söz konusu olduğunda sergilenen çifte standart karşısında bizim sahada olmamız gerekiyor. Batılı güçlerin işin ucu çıkarlarına dokununca neler yaptıklarını, ortalığı nasıl ayağa kaldırdıklarını hepimiz görüyoruz. Mesele, petrol, altın, elmas, pazar payı olunca bu ülkelerin adeta kan kokusu almış köpek balığı gibi binlerce kilometre öteden koşup geldiklerini biz çok iyi biliyoruz. Ama aynı ülkelerin Filistin'deki katliamlara, Arakan'daki soykırıma, komşumuz Suriye'de yüz binlerce masumun hayatına mal olan zulme nasıl sırtlarını döndüklerini de gayet iyi farkındayız.