BIST 9.525
DOLAR 32,59
EURO 34,75
ALTIN 2.496,55
HABER /  MEDYA

Cengiz Çandar'dan 'temizlik' tepkisi

Cengiz Çandar Mısır'da yaşanan katliam için kaleme aldığı yazısında 'temizlik' ifadesini kullanınca kıyamet koptu.

Abone ol

İNTERNET HABER / ÖZEL İÇERİK - Mısır'da darbe yönetiminin dün yaptığı katliam için Radikal yazarı Cengiz Çandar'ın yazdığı yazı tartışma yarattı. Çandar yazısından belli bölümlerin makaslanarak kendisinin linç edilmeye çalışıldığını açıkladı.

Çandar'ın yazısında kullandığı "temizlik" kelimesi tartışmalara konu olurken, sosyal medyada Çandar'ın darbeyi desteklediği ve katliamı hafifleştirmeye yönünde yorumlar yapıldı.

Gezi Parkı olayları ile Mısır'daki operasyonu karşılaştıran Çandar, Adeviyye'deki temizleme operasyonunun Taksim Meydanı'ndan farklı olmadığını yazmıştı.

Bunun üzerine başta milletvekili ve eski gazeteci Şamil Tayyar olmak üzere çok sayıda kişi sosyal medyada Çandar'ı ağır ifadelerle eleştirmişti.

LİNÇ OPERASYONU

İnternethaber.com'a konuşan Radikal yazarı Çandar, yazısında hiçbir şekilde katliamı ve darbeyi savunmadığını, "temizlik" kelimesiyle de yapılan katliamı kastettiğini vurguladı.

Belli kesimler tarafından yazısının cımbızlandığını ifade eden Çandar, bunun bir linç operasyonu olduğunu sözlerine ekledi. 

İŞTE ÇANDAR'IN YAZISINDAN İLGİLİ BÖLÜMLER

Mısır’ın askeri darbe yönetimi, dün sabaha karşı, bir ayı aşkın süredir Kahire’nin iki meydanında direnmeye devam eden Müslüman Kardeşler’e karşı harekete geçti.

Kahire’nin güneybatısında, Piramitlere yakın Giza’daki an-Nahda Meydanı’nı göstericilerden temizlediler, an-Nahda’ya çaprazlamasına tam ters yönde, Nil’in diğer yakasında, muazzam metropolisin kuzeydoğusunda bulunan Rabia el-Adeviyye Meydanı’ndaki ana MB kitlesine karşı temizlik hareketi, bu satırlar yazıldığı sırada devam ediyordu.

Bu çaptaki bir harekâtın çok sayıda ölü ve yaralıya yol açması kaçınılmaz olduğuna göre, askeri darbe yönetiminin giriştiği iki Kahire meydanını Müslüman Kardeşler’den temizleme harekâtının ‘katliam’ boyutları kazanmış olması muhtemeldir. Ölü sayısı hakkında birbiriyle ilgisiz rakamlar veriliyor (Bu satırlar yazıldığı sırada Müslüman Kardeşler 200, 300 ve hatta 600 ölüden söz ediyordu). Bununla birlikte, bunun aritmetik ölçüsü yoktur. Kan dökülmüştür ve bunun adına ‘katliam’ denir ve denecektir.

Türkiye’deki iktidar yanlılarının Kahire’de dün cereyan etmiş olan ‘katliam’ı Türkiye gündemi üzerinden okudukları ve kanlı gelişmeden kendileri için bir ‘mazlumiyet’ ve ‘mağduriyet’ üretmeye kalkıştıkları görülüyor.

Unuttukları ya da gözden kaçırmaya çalıştıkları bir şey var; yöntem ve ortaya çıkan görüntüler itibariyle, Mısır’ın askeri darbecilerinin Kahire’nin Nahda ve Rabia el-Adeviyye meydanlarında giriştiği temizleme operasyonunun ile 11 ve 15 Haziran günleri İstanbul’un Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nda girişilmiş olanla temelde pek bir farkı yoktur. Her iki örnekte, ana saldırı araçları, sınırsız oranda kullanılan gaz ve buldozerler idi.

Fark, meydanları dolduranların sayısı ve karşı koyma yöntemiyle ilgilidir. Gezi eylemlerinin toplamında can kayıpları yaşanmış olmakla birlikte, 11 ve 15 Haziran günleri İstanbul’da can kaybı yaşanmamış, Türkiye’de bir ‘katliam’dan söz edilecek bir durum olmamıştır.

Türkiye, tüm zaafları ve eksikliklerine –otoriterleşme eğilimleri sergilemiş olan bir Başbakan’a sahip olmasına- karşılık, bir ‘demokrasi’dir; Mısır’da ise ‘askeri darbe yönetimi’ vardır. Türkiye ile Mısır arasındaki bu ‘temel fark’, Taksim-Gezi ile dünkü Rabia el-Adeviyye farkına da işaret ediyor.