BIST 9.530
DOLAR 32,47
EURO 34,82
ALTIN 2.478,32
HABER /  MEDYA

Cengiz Çandar'dan Ak Saray'a olay benzetme

Hükümete yönelik sert yazılarıyla öne çıkan Cengiz Çandar, Ak Saray'ı kurşuna dizilerek öldürülen Çavuşesku'nun yaptırdığı saraya benzetti.

Abone ol

1989'da halk ayaklanmasıyla öldürülen Romanya diktatörü Çavuşeksu'nun Bükreş'te yaptırdığı görkemli saraya benzeten yazar, “Yeni Türkiye”nin “siyasi kimliği” bakımından pek hayırlı mesajlar vermiyor." diye yazdı.

Ankara Beştepe'deki yeni Cumhurbaşkanlığı yerleşkesi Aksaray, ilk kez 29 Ekim kutlamaları için kullanılacak.

Dün ilk kez basına açılan devasa yapıya sert eleştiriler var. Bunlarda birisi de iktidara ağır sözlerle yüklenen Cengiz Çandar oldu. Radikal yazarı bugünkü yazısında yine Erdoğan'ı böyle hedef aldı:

“Ak Saray”ın “mimarî uslûbu”, gayet açık şekilde “totaliter rejimler”in “karakteristikleri”ni yansıtıyor.

Totaliter rejimlerin “görkem”i öne çıkartan mimarî zihniyetini, Mussolini’nin Roma’da kurmaya kalkıştığı Eur semtinden, Almanya’da Nazi tasavvurundaki Nürnberg’e ve son on yıllarda özellikle komünist rejimlerin tercihlerinde görmek mümkün.

“Ak Saray”ın benzerleri arasında “eski Romanya”da Nicolae Ceaucescu’nun (Çavuşesku), Bükreş’te inşa ettirmekte olduğu “Başkanlık Sarayı” özel bir yer işgal ediyor.

Bükreş’e ayak basan herkes, Ceaucescu’nun kamu kaynaklarının akıl almaz israfıyla inşa edilmekte olan bu gereksiz ve anlamsız yapıtına hayret nazarlarıyla bakardı. Görkemliydi gerçekten. Muazzam bir alan kaplıyordu. Yapımı daha tümüyle tamamlanmadan, Ceaucescu devrildi.

TEK ADAM YÖNETİMİNİN İHTİRASLI SİMGESİYDİ

Bükreş’teki o devasa ve pek görkemli “Başkanlık Sarayı” binası, “tek adam” yönetiminin ihtiraslı bir simgesiydi. “tek adam” damgalı “totaliter siyasi yapılar”ın “mimarî yapıtları”nın nasıl olabileceğinin dikkat çekici bir örneği idi.

ÇAVUŞESKU MÜRÜVVETİNİ GÖREMEDİ

Tayyip Erdoğan’ın, Cumhuriyet’in 91. yaşgününde Çankaya’nın yerini alacak olan “Ak Saray”ı ile Ceaucescu’nun Bükreş’te mürüvvetini göremediği “sarayı”nın mimarî açıdan benzerlikler taşıyor olması, Türkiye’deki rejimin rengi ya da bir başka deyimle “Yeni Türkiye”nin “siyasi kimliği” bakımından pek hayırlı mesajlar vermiyor."