BIST 9.722
DOLAR 32,58
EURO 34,99
ALTIN 2.420,94

Çapulcu değil soytarı bunlar!

Çapulcu demiştik Taksim'deki "iyi niyetli" eylemcilere.

Çapulcu demiştik Taksim'deki "iyi niyetli" eylemcilere.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "çapulcu" yaftasını sevmiştik daha doğrusu.

 
Orda çapulcu da vardı "soytarı" da...
 
Soytarıları Taksim'deki açtıkları paçavralarla tanıdık sonra. Sıvışıp gittiler aradan. Yok olup gittiklerini sanmıştık ya da inlerine çekildiklerini düşünmüştük. Bir şöleni cehenneme çevireceklerini hiç hesaba katmamıştık.
 
80 bin kişilik şölen...
 
Muhteşem bir atmosfer.

Kardeşlik türküleri, spor sevgisi ve centilmence süren bir müsabaka.

Beşiktaş'ın 1-0 galip olduğu sırada şölen devam ediyordu. O şölen devam edecek miydi bilmiyorum. Kimilerinin dediği gibi bir plan mı yapılmıştı onu da bilmiyorum.
 
Bildiğim o ki; maçın uzatma dakikalarında Melo denilen bir şeytanın da iteklemesiyle soytarıların devreye girmesiydi. 
 
Korktum!
 
Büyük bir facia yaşanacak diye yüreğimi ağzımda hissettim.

O esnada her ne olduysa facianın eşiğinden dönüldü. Azgınlaşan soytarı sürüsünü gizli bir el geri itti sanki.

Polis kimseyi gazlamadan, kimsenin kafasını gözünü kırmadan atlattı bu tehlikeyi. 
 
Gezi eylemleri sırasında bir yanım çapulcu bir yanım yüzde 50 demiştim hatırlarsanız.

Çapulcular iyi niyetli olduğu için demokratik eylemlerini yaptılar ve köşelerine çekildiler.

Anlatmak istedik; Dolmabahçe'yi ele geçirmek isteyenler çapulcu değildi Olimpiyat'ı cehenneme çevirmek isteyen soytarılardı Başbakan'ın kapısına dayanan.

O soytarılar ki stadları kan gölüne çevirmeye çalıştı.

Bir kişi bile ölse polisin copu, darbesi ya da herhangi bir nedenle bu soytarıların ekmeğine yağ sürülecek. Onlar kazanacak yani. O yüzden aman dikkat!

Aman sağduyu!

Aman hoşgörü!