BIST 9.525
DOLAR 32,59
EURO 34,75
ALTIN 2.498,53
HABER /  GÜNCEL

Bütün yolları Öcalan tıkadı! YENİ HABER

Balyoz sanıklarının yeniden yargılanması için yapılan çalışmalar tıkandı. Çalışmaların tıkanma nedeni ise Öcalan'ın durumu...

Abone ol

Adalet Bakanlığı’nın üzerinde çalıştığı yeniden yargılama çalışması 'eşitliğe aykırı' olacağı gerekçesiyle beklemede.

Yeniden yargılama konusunda farklı alternatifler üzerinde çalışılırken, her seçeneğin Abdullah Öcalan ve adi suçluları da kapsayacak olması çalışmayı durdurdu.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yeniden yargılamayla ilgili çalışma için "Sonuçlarını öngöremiyoruz, kaosa neden olabilir" diyerek Anayasa Mahkemesi'ni adres göstermesinin nedeni ortaya çıktı.

Adalet Bakanlığı yetkililerinden aldığı bilgiye göre yasal düzenlemenin sadece Balyoz sanıklarını ve belli bir tarihten sonraki davaları kapsayacak şekilde yapılması eşitliğe aykırı bulundu. Bu aykırılığın giderilmesi için kapsamın genişletilmesi, Abdullah Öcalan'ın da yeniden yargılanması ihtimalini doğurdu.

Böyle bir durumda diğer davalarda yargılananların da yeniden yargılama isteyeceği görüşü tartışıldı. Al Jazeera Türk'ün ine göre, yeniden yargılamanın mahkemelerin kararıyla olması gerektiği belirtilirken yasayla sadece bir dava için yeniden yargılama istemenin Anayasa'ya da aykırı olacağı savunuldu.

Yeniden yargılamanın kapsamının genişletilmesi durumunda, cinayet ve tecavüz suçlularının yanısıra Abdullah Öcalan gibi terör suçlularını da kapsayacak olması nedeniyle kaos çıkacağı endişesi doğdu. Bakanlık bu gerekçelerle yeniden yargılama çalışmasını tamamlayamadı.

Türkiye Barolar Birliği'nin (TBB) de aralarında olduğu bazı meslek örgütlerinden gelen öneriler de Adalet Bakanlığı'nın çalışması sırasında değerlendirildi. TBB Başkanı Metin Feyzioğlu yeniden yargılamanın özel yetkili mahkemelerin kaldırıldığı 5 Temmuz 2012 tarihinden sonraki davaları kapsamasını istemiş, bu yönde görüş sunmuştu.

Adalet Bakanlığı bu önerilerin 'sonuçları düşünülmeden' yapıldığını belirtti, öneriler doğrultusunda düzenleme yapılırsa bunun, mahkemeler ve hâkimler arası eşitliğe aykırı olacağını iddia etti. Bu görüş de yeniden yargılama çalışması sırasında Bakanlık'ta ele alındı.

FORMÜL ARANIYOR

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, yeniden yargılamayla ilgili çalışmanın neden bitirilemediğini şu sözlerle anlatmıştı:

"Formüllerin hiçbirinin geleceğini tam göremiyoruz. Uyguladığımızda ne gibi sonuçlar çıkar öngöremiyoruz. Yasal düzenlemeye tarih koyarsak ve Anayasa Mahkemesi iptal ederse bütün dosyalar kapsama girer, kaosa yol açabiliriz. Dosya numarasını versek bunun siyasal ağırlığı fazla olacak. Objektif kriteri hayata geçirme imkanımız gözükmüyor. Bireysel başvuru sürecinde Anayasa Mahkemesi'nin vereceği kararlar en sorunsuz yol gibi gözüküyor."

KARAR KESİNLEŞTİ

Balyoz sanıkları 5 nolu hard diskte tahrifat yapıldığı iddiasıyla yargılandıkları yerel mahkemeye ‘yeniden yargılanma’ başvurusunda bulunmuştu. Mahkeme sanıkların bu talebini reddetti. Bunun üzerine sanıklar bir üst mahkemeye başvurdu. Bir üst mahkeme de ‘yeniden yargılama’ talebini reddedince karar kesinleşti.

245 sanık Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda da bulundu. AYM başvuruların tek tek değerlendirildiğini açıkladı. AYM, Balyoz davası başvurularını öncelikli gündemine alırken, raportörün raporunu hazırlamasının ardından başvurular karara bağlanacak.AYM, esas incelemesinden sonra başvuranların hak ihlâline uğradığına karar verirse, ihlâlin ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasını isteyecek ve 'yeniden yargılama' yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye geri gönderilecek.

BALYOZ DAVASI

Darbe teşebbüsü iddiasıyla 2010'da açılan ve 2012 yılında karara bağlanan 'Balyoz Planı' davasında, üst düzey komutanlar ağır cezalara çarptırıldı. Eski 1. Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek, eski Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına eski Harp Akademileri Komutanı Bilgin Balanlı ve Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanı aynı zamanda MHP Milletvekili Engin Alan'ın aralarında olduğu üst düzey komutanlara "Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmek" suçlaması yöneltildi.