BIST 9.645
DOLAR 32,56
EURO 34,89
ALTIN 2.430,13
HABER /  SEÇİM

Bütün kalbimle umuyor ve diliyorum ki...

Seçim yarışının ilk turunun sonlanmasına 6 gün kaldı. İlk turda neler olacak, seçim ikinci tura kalır mı?

Abone ol

NESRİN YILMAZ
İNTERNETHABER-ANKARA

Cumhurbaşkanlığı seçim yarışı son haftasına girdi. Adaylar tam gaz yarışa devam ediyor. peki, ilk tur sonuçları ne olur? "Ülkede seçim heyecanı yok" denmesinin nedeni ne, ikinci tura kalırsa kazanan kim olur?

İzmir Bağımsız milletvekili Ertuğrul Günay, seçime 6 gün kala ülkenin atmosferini İNTERNETHABER'e değerlendirdi...

Seçim ilk turda sonuçlanmazsa, ikinci turda insanların daha büyük bir heyecanla sandık başına gideceğini söyleyen Günay, "Bütün kalbimle umuyorum ve diliyorum ki, Türkiye'yi böylece bir siyasi felaketten, bir kişisel hırsın tuzağına düşmekten koruyabilir." dedi.

ÇOK ADALETSİZ BİR SEÇİM YAPILIYOR...
Önceki seçimlere kıyasla bu seçimde heyecan yok denilmesinin nedeni ilk kez cumhurbaşkanını halkın seçecek olması. Milletvekili seçimlerinde onlarca partinin ülke düzeyinde 550 milletvekili adayı var, yerel seçimlerde yine onlarca partinin, binlerce, onbinlerce adayları var. Burada nihayet 3 aday var ve birini seçeceğiz. Ama önceki seçimlerde gördüğümüz, adayların kampanyalarının yarattığı coşku yok.

İkincisi, çok adaletsiz bir seçim yapılıyor, adaylardan bir tanesi Başbakan ve devletin bütün imkanlarını en acımasız, en insafsız ölçülerde kullanıyor. Onlarca televizyon kanalı ve bütün kamusal medya kaynakları bir aday için kullanılıyor. Bu eşitsizliğin yarattığı burukluk var. diğer iki aday çok daha sınırlı imkanlarla, yoksul bütçelerle kampanya götürüyorlar. Bir cumhurbaşkanı seçilecek olmasına karşın, hemen arkasından iktidar değişmeyeceği için insanlar oylarını, kararlarını önceden ve yüksek sesle belirtmekten kaçınıyorlar. Çünkü iktidar, kendi karşısında olduğunu gördüğü herkese acımasız yaptırımlar uygulamaya çalışıyor."

İLK TURDA SEÇİMİN SONUÇLANACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM
"Ben ilk turda sonuç alınacağını tahmin etmiyorum. Başbakan kendi partisi üzerinden bir kampanya yürütüyor. Tatilciler ve mevsimlik içşiler nedeniyle katılımın düşük çıkabileceğini ve sadece partisinin oylarıyla ilk tur barajını geçebileceğini hesaplıyor, bunun üzerinden açıklama yapılıyor ama sanıyorum bu mümkün değil. Çünkü, şimdiye kadar en başarılı olduğu dönemde bile AK Parti yüzde 50'yi geçemedi. 2014 yerel seçimleri gösterdi ki, AK Parti'de yeni katılımlar yok, oy vermekten vazgeçen var. Fakat iktidar psikolojik bir baskı uyguluyor, özellikle küçük ölçeklerde sandık sonuçları hükumetin götüreceği hizmetleri de etkileyeceği için bu baskıyla sonuç almayı hesaplıyor. Ama ben yine de Erdoğan'ın ilk turda barajı geçebileceğini zannetmiyorum."

DEMİRTAŞ'A OY VERENLER İKİNCİ TURDA ERDOĞAN'A OY VERMEZ
Birinci turun sonuçları ikinci turu önemli ölçüde belirler. Erdoğan ve İhsanoğlu arasında büyük bir fark olmazsa ikinci turda İhsanoğlu'nun şansı artar. Ben, Selahattin Demirtaş'a ilk turda oy verecek olan yurttaşlarımızın önemli bir bölümünün ikinci turda Erdoğan'a oy vermeyeceğini tahmin ediyorum. Eğer Erdoğan birinci turu geçemezse Demirtaş'a oy verenler dahil, Türkiye'de demokratik sistemin sürmesine, insan hakları, özgürlükler, barış ve adalet içinde birlikte yaşama umutlarının tükenmemesini isteyen birçok insan daha büyük bir heyecanla sandık başına gidebilir. Bütün kalbimle umuyorum ve diliyorum ki, Türkiye'yi böylece bir siyasi felaketten, bir kişisel hırsın tuzağına düşmekten koruyabilir."

SİYASİ FELAKETE DOĞRU GİDERİZ
Bu kampanyada bir gözlemim var. Bayramda da tanıdıüım insanlarla yaptığım söyleşilerden bu gözlemlerimin genç kitleler tarafından da paylaşıldığını gördüm. Bu yarışta, şimdiye kadar Sayın Demirtaş, küçük bir partinin temsilcisi olmakla birlikte, esprili ve güleryüzlü, özgürlükçü bir dille ortaya çıktı. Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu, sakin, bilgili, hoşgörülü ve bütünleştirici bir dil kullanmaya özen gösterdi. Bunlar arasında ilk turda belki en güçlüsü Sayın Erdoğan ama onun kullandığı dil, gergin, öfkeli ve kamplaştırıcı. Bu siyaset dili ve bakış açısı, ülkenin kaderine hakim olursa biraz önce söylediğim siyasi felakete doğru gideriz. Bunca yıldır siyaseti içinden ve yakından takip ediyorum, bütün cumhuriyet ve çok partili demokrasi tarihini satır satır okudum, rakiplerini, böyle ayrımcı, aşağılayıcı, kamplaştırıcı, kötüleyici bir dille konuşanı hiç hatırlamıyorum. 

İnsanları, etnik kökenleri ve inanç özellikleri, doğum yerleri ve başka nedenlerle bölen değil, ayrımsız herkesi birleştiren bir cumhurbaşkanı gerekiyor. Aksi taktirde herkes elini vicdanına koysun, bizi bekleyen tehlike Ortadoğu devletlerinden herhangi birisi gibi parçalı ve kavgalı bir duruma sürüklenmektir.