BIST 9.103
DOLAR 32,38
EURO 35,05
ALTIN 2.326,70
HABER /  GÜNCEL

Brunson nasıl birisi? Sedat Ergin işin aslını yazdı

Hürriyet gazetesi yazarı Sedat Ergin, ABD'li rahip Andrew Brunson hakkında hazırlanan iddianameyi köşe yazısında değerlendirdi. FETÖ ile bağlantısının kuvvetli olmadığı izlenimi edindiğini belirten Ergin, "konu PKK olduğunda savcılık makamının kaşının kalkmasına yol açan pek çok delil var dosyada." diye yazdı.

Abone ol

ABD ile krize yol açan tutuklu rahip Andrew Brunson hakkında hazırlanan iddianamede neler var? Kamuoyunun aylardır konuştuğu rahip hakkında Hürriyet yazarı Sedat Ergin, dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Brunson için hazırlanan iddianameyi inceleyen yazar edindiği izlenimlerini "Bronson meselesinden ne anladım" başlıklı köşesinde paylaştı.

ÖNCE TUTUKLANMIŞ DELİLLER ARKASINDAN GELMİŞ: Brunson hakkındaki delil toplama süreciyle ilgili. Bu süreç, kendisi 7 Ekim 2016 tarihinde sınır dışı edilmek üzere İzmir’deki Geri Gönderme Merkezi’ne sevk edilmesi ve 9 Aralık 2016 tarihinde tutuklanmasından sonraki dönemde başlamıştır. Delil dosyasının olgunlaşmasının özellikle 2017 Kasım ayı sonu ile iddianamenin yazımının tamamlandığı 5 Mart 2018 arasındaki yaklaşık üç ay içinde birden tempo kazandığını söyleyebiliriz. Bir başka anlatımla, önce Brunson tutuklanmış, deliller daha sonra arkadan gelmiştir.

Bu hukuki sürecin öncesinde devletin güvenlik bürokrasisinin Brunson hakkında olumsuz bir bakış taşıdığı, özellikle bazı Kürt şahsiyetler ve yine Kürt mültecilerle mesaisinden dolayı fazlasıyla şüphe yaratmış olduğunu gösteren bilgilere de rastlamak mümkün. Ayrıca, Brunson’ın kilisesindeki Kürt oluşumları hakkında 2017 yılında MİT’e ihbar yapıldığını da öğreniyoruz.

FETÖ BAĞLANTISI ZAYIF AMA PKK BAĞLANTISI ÖYLE DEĞİL
*Brunson nasıl biri? Kendisinin FETÖ/PDY’ye bağlamak üzere ortaya konan delillerin kuvvetli olduğu izlenimini edinmedim. Buna karşılık, konu PKK olduğunda savcılık makamının kaşının kalkmasına yol açan pek çok delil var dosyada.

TAKİPÇİLERİNİN SİCİLLERİ SORUNLU: Buradaki sorunlardan biri, kilisesinin kapılarını hem Güneydoğu’dan göç etmiş bazı Kürt vatandaşlara, hem de Suriye’den gelen Arap ve Kürt mültecilere açmış olması ve bu insanların kilisede kendi aralarında kümeler halinde çalışmalar yapmalarıdır. Kapıdan içeri giren kişilerin taşıdıkları siciller de Brunson aleyhindeki bir delile dönüşebiliyor.

CEMAAT ÜYESİNİN FACEBOOK SAYFASI: Örneğin, kiliseye devam eden Kürt cemaatin önde gelen isimlerinden birinin (Muhammed Ahmad) Belçika’ya gittikten sonra Facebook hesabında Kürdistan yazılı bir haritanın üzerine haç işareti koyması, burada fotoğrafları çıkan sarı, kırmızı, yeşil fularlı Kürt gençlerin fotoğrafları Brunson’la ilgili kanaati kuvvetlendiriyor.

BRUNSON TEHLİKELİ SULARDA: 2014 yılında PYD’nin IŞİD’le savaştığı Kobani’den kaçan mültecilerin toplandığı Suruç’ta bütün etrafın toz duman olduğu bir sahnede birden Brunson’ın ortaya çıkması, kendisini tehlikeli suların içine sokuyor. İzmir Protestan Kiliseler Derneği Genel Sekreter Yardımcısı Umut Şahin’in kendisi lehine ifade vermekle birlikte yaptığı şu ‘fırsat kullanma’ tespitini özellikle aktarmak istiyoruz:“Bu (Suruç) kamplara girildiği zaman Kürtler yoğunluktaydı ama bunların hangi örgüte sempatizan olduklarını biz bilemeyiz. Orada Brunson’ın bizden tek farkı, biz yardım yaptığımız aşamada tebliğ faaliyetinde bulunmadık ama o orada ‘Bu bir fırsattır ben burada tebliğ görevimi yapacağım, insanlar dönünce kendi ülkelerinde kilise kurabilirler’ dedi.”

Sedat Ergin'in yazısının tamamı