BIST 9.693
DOLAR 32,58
EURO 34,79
ALTIN 2.502,40
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Beşir Atalay'dan Abdullah Gül yorumu: Temizlenir

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Beşir Atalay, Abdullah Gül'ün 'kayıp trilyon' davasında ifade vermesi hakkında konuştu.

Abone ol

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Beşir Atalay, Abdullah Gül'ün 'kayıp trilyon' davasında ifade vermesiyle ilgili olarak, "Abdullah Bey de tabii cumhurbaşkanı iken öbür arkadaşlar gibi ifade vermediği için gereksiz yer kaldı, uzadı. Onu bir anlamda temizlemiş olacak. İyi yaptı bana göre" yorumunu yaptı.

Abdullah Gül 'kayıp trilyon' davasıyla ilgili ifade verip “Hukukun tüm koşullarıyla eksiksiz ve kusursuz olarak işlemesi, hiçbir konuda en küçük bir kuşkunun hiçbir taraf için kalmaması maksadıyla bizzat ifade verdiğini” açıklaması yapmıştı.

Abdullah Gül'ün ifade vermesinin yanı sıra, yaptığı bu açıklamanın da AK Parti çevrelerinde rahatsızlık yarattığı ileri sürülmüştü.

Hürriyet gazetesinden Cansu Çamlıbel'e konuşan Beşir Atalay, AK Parti'nin oy oranı, Etyen Mahçupyan'ın yolsuzluk açıklamasıyla ilgili de yorumda bulundu:

ŞU ANDA AK PARTİ'NİN OYU YÜZDE 50 BANDINDA

Biraz önce halkın hassasiyetlerini konuşurken yaptırdığınız son kamuoyu araştırmalarına atıfta bulundunuz. Şu anda partinizin oyu ne kadar?

Hep yüzde 50 bandındayız. Bazen bir puan aşağı iner, çıkar ama hep yüzde 50 bandındayız.

Artı eksi 5 mi alıyorsunuz?

Yok, artı-eksi beş almayız. Yüzde 50 bandında en yükseğe Cumhurbaşkanlığı'nda yüzde 52 ile çıktık. Yerel yönetimlerde biraz aşağı düştük ama şimdi halen yüzde 50 bandındayız. Haziran 2011 genel seçiminden bu yana her ay araştırmamızda biz aşağı yukarı o çerçevede olduk. Bunu farklı araştırmalarla test ederim. (O sırada masasındaki bir dosyayı kaldırıp kapağını gösteriyor. Elindeki KONDA'nın aylık çalışması.) Ben bu arkadaşlara da çok güvenirim.

Ama KONDA Cumhurbaşkanlığı tahmininde epey yanıldı.

Olabilir. Seçim dönemleri araştırma şirketlerinin sınavıdır, biraz zorluk da çekerler. KONDA'nın bu son (ekim) araştırmasında da bizimkilerde olduğu gibi yüzde 50 bandındayız.

HİÇ ACIMAMIZ OLMAZ ZAAF OLURSA PARTİ KAYBEDER

Başbakan Davutoğlu'nun başdanışmanı Etyen Mahçupyan 'İslami kesimin en az yarısı yolsuzlukların olduğunu düşünüyor ve bundan rahatsız' diyor. Siz de katılır mısınız bu tespite?

O nasıl, nereden o veriyi aldı bilemiyorum. Kendisiyle de o manada bir temasım olmadı. Ama şunu söylemekte hiçbir beis yok; bizim AK Parti olarak, AK Parti'nin içinde bu önemli görevleri yürüten arkadaşlar olarak, hepimizin hassasiyeti budur. Eminim kitlemizin de en önemli hassasiyeti budur. Bizim '3Y' dediğimiz ana politikalarımızdan birisidir o. En hassas damarımızdır o bizim. Siyaset kurumunun en hassas noktasıdır. Biz bu konuda her zaman aynı tepkiyi veririz. Bir yerlerde varsa ve iddia ediliyorsa bunların üzerine tabii ki gidilir.

Yargı 17 Aralık için takipsizlik kararı verdi. Bakanlarla ilgili meclis soruşturması da türlü bahaneyle engelleniyor görüntüsü var. Şu ortamda nasıl üzerine gidilecek iddiaların?

Meclis soruşturması yürüyor şu anda, komisyon çalışıyor. Onun teknik boyutunu ben bilemem. Ama biz AK Parti mekanizmaları olarak, eminim bizi destekleyen bütün vatandaşlarımızın da en hassas olduğu nokta odur. O konuda hiçbir acımamız da olmaz. Zerre kadar kimsenin müsamahası olmaz. Bizim kendi duygularımız da bunlardır. Eğer orada zaaflar olursa zaten parti kaybeder. Vatandaştan destek azalır, bunu çok iyi biliyoruz.

ABDULLAH BEY İYİ YAPTI GEREKSİZ UZAMIŞTI, TEMİZLEMİŞ OLACAK

Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül zorunlu olmamasına rağmen geçen hafta gidip 'kayıp trilyon' davasında ifade verdi.

E güzel bir şey. Çok iyi. Tabii Abdullah Bey'inki çok eskiden kalma bir konu. Zaten onun konumunda olan diğer arkadaşlar için takipsizlik kararı verildi. Abdullah Bey de tabii cumhurbaşkanı iken öbür arkadaşlar gibi ifade vermediği için gereksiz yer kaldı, uzadı. Onu bir anlamda temizlemiş olacak. İyi yaptı bana göre.

O davadakiler de iddiaydı, 17 Aralık'takiler de iddia. Bir siyasetçinin kendisinin o iddialardan aklanmak istemesi ülkemizde çok büyük bir erdem olarak yorumlanıyor. Oysa Batı'da mesela çok yaygın bir tavır, değil mi?

Şüphesiz. Olması gereken bu. Bu konularda bizler hepimiz aynı düşüncelerdeyiz. Çok sade hayatlar yaşarız bizler. Bu ilkeler bizim hayatımız kadar önemlidir. Bu büyük mekanizmalar içinde yanlışlar yapanlar varsa bunların yolu vardır. Bunların üzerine hem biz parti ve hükümet olarak gideriz. Hem yargısı vardır, Meclis'in kendi çalışma sistemleri vardır. İnşallah oralarda bütün bunlar hakkıyla irdelenir, dileğimiz odur.