BIST 9.080
DOLAR 32,37
EURO 34,95
ALTIN 2.325,60

Ben, abuzittinin birisi değilim!...

Ben köşe yazarıyım, sen kimsin?!.. (Bakan olsan ne yazar!...)

 

 “Doğan Haber Ajansı'nda (DHA) yer alan habere göre; Akif Çağatay Kılıç, bugün (2 Nisan 2017) Siirt’e gelerek çeşitli ziyaret ve açılışlara katıldı. Sabah helikopterle Kurtalan ilçesine giden Bakan Kılıç, burada muhtarlar ve sivil toplum örgütleriyle kahvaltıda buluştu. Bakan Kılıç ve yanındakiler daha sonra Yeni Şafak yazarı Yusuf Kaplan’ın imza kampanyası çerçevesinde konferans verdiği salona girdi. Bu sırada kürsüde konuşma yapan Yusuf Kaplan’ın yanına giden Bakan Kılıç, “Nasılsınız hocam, iyi misiniz?” diye sordu. Yusuf Kaplan'ın “İyiyim, neredesin abi ya?” demesi üzerine Bakan Kılıç, “Öyle bir şey yaptın ki ben gideyim hemen ha... Valla ben hemen çıkayım” ifadesini kullandı. Kaplan'ın Kılıç'a tepkisi ise “Tabii ki git abi. Ne işin var ya” oldu. Kaplan, kısa süre duraksayan Bakan Kılıç'ın "Ne oldu, hayırdır ya?” sorusuna da "Adam gelir dinler. Dolaşıyorsunuz, Yusuf Kaplan konuşuyor. Abuzittinin birisi değil ki. Adam 5 dakika dinler, 10 dakika dinler” yanıtını verdi.Bunun üzerine Bakan Kılıç, “Peki tamam, ben anladım hocam.Kusura bakmayın rahatsız ettik sizi” diyerek salondan ayrıldı.”(DHA/03.04.2017)

Yusuf Kaplan köşe yazarlığı yanında,  İstanbul 2010 Kültür Başkenti Ajansı Sinema Direktörü olarak ta görev yapmıştı. Şimdi de İstanbul Zaim Ün. Öğr.Gör. olmuş…

Hep yazıyoruz köşe yazarlarının geldiği durumu. Memleketi onlar yönetiyorlar, her yazdıkları dikkate alınıyor, memleketi yönetiyor sanıyorlar, adeta kavgaya giriyorlar, efeleniyorlar, arkadaşlarını attırmaya çalışıyorlar.

15 Temmuzu anlatmak bahanesiyle ülkeleri/şehirleri -çok iyi imkanlarla (telif ücretleri ile)- geziyor, ceplerinden bir kuruş harcamıyorlar…

Oysa, okunma oranlarına bakınız, durum  iç açıcı değil…

Ama, Sn. Bakan’da ayıp etmiş!..

Koskoca bir yazar, hem de mahallenin amiral gemisinde yazıyor, dikkate alacaksınız kardeşim!...

Abuzittinin birisi değil ki!…

Keşke dinleseymiş!... Bir şeyler öğrenirdi!..

Bu tavır son dönemlerde bir çok yazarda var. Cumhurbaşkanına sırtını dayayıp; TV’de ateşli konuşmalar, kraldan çok kralcılar, en çok ben biliyorum havaları, bilineni söyleyip sanki bilinmeyeni söyler gibi tavırlar v.b. o kadar arttı ki…

İnsanları yorduklarının farkında değiller…

Millet  sandıkları kadar aptal değil; çok şeyi biliyor ve değerlendiriyorlar…

Artık, tartışma programları izlenmiyor, bilesiniz…

 

KINIYORUZ…
"dan 'hayır' çıkması durumunda Yunan ordusunun denize döküldüğü günkü gibi sevinç yaşayacaklarını" söyleyen D.Baykal’ı,
CHP’li Deniz Baykal’ın  sözlerine tepki göstererek, "Çüş be Deniz Abi. Yakıştı mı bu laf sana. Sen kime ne demeye çalışıyorsun” diyen  E. Bağış’ı,

"Referandumda 'Evet' çıkarsa,  hepinizi denize dökeriz” diyen CHP’li H. Bozkurt’u KINIYORUZ…

Lütfen; sakinlik, güzel Türkçe, güzel dil....

POPÜLER ALEM…

Oyuncu ve sunucu Murat Yıldırım, Faslı aşkı Imane Elbani ile, görkemli iki düğünle evlenmişti. Imane Elbani'yi babasından Cumhurbaşkanımız istemişti. Ondan sonra da “yürü ya kulum oldu” ve yükselişi sürdü. Kim milyoner olmak ister yarışmasında görev aldı. Ancak; ses tonu, karizması, koltukta bir türlü rahat edememesi v.b. ile bir türlü göz dolduramadı. (Keşke, daha önceki sunucular baskın olmasaydı!...) Aaa.,bir de baktık, F.Evcen ile film çekmiş... “Sonsuz aşk” Bu filmin gişe yapacağını sanmıyoruz. Biz hayırdır derken, Nuran Yıldız Hoca konuya değinmiş;

Soru şu: Gerçekten, M.Yıldırım, aranan ve jön olacak kapasitede mi? Kapasitede ise; biz mi göremiyoruz!  Merak işte!..

“Geçtiğimiz haftanın en iyi açılışını gerçekleştiren filmi ise, son dönemin en popüler isimleri arasında yer alan Fahriye Evcen ve Murat Yıldırım‘ı bir araya getiren Sonsuz Aşk oldu. Gösterimdeki ilk üç gününde 124.737 izleyiciyle buluşan aşk filmi beklenenin oldukça altında bir performans sergiledi.”