BIST 9.680
DOLAR 32,43
EURO 34,43
ALTIN 2.485,94
HABER /  SEÇİM

Bahçeli sordu: Aranızda montaj var mı?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Tokat'ta partisince düzenlenen mitingde halka hitap etti.

Abone ol

TOKAT'ta seçim çalışmaları kapsamında halka hitap eden MHP lideri Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın mitinglerinin montaj olduğunu öne sürerek vatandaşa, 'Aranızda montaj var mı' diye sordu. 

İşte Bahçeli'nin Tokat mitingindeki önemli açıklamaları:

Başbakan Anayasa Mahkemesini kendisine bir zırh edinmiş, yasama yürütme ve yargı kuvvetler ayrılığında yargıyı da AKP'leştirerek bugünki yargı rezaletini ortaya çıkarmıştır. Bağımsız ve tarafsız yargı nedir anlayan yok. 17 Aralık'tan itibaren 232 savcı ve hakim neden sürüldü? Bu milletimize anlatılmıyor. Bu süreçte yargı da Recep Tayyip Erdoğan'ın denetim ve kontrolüne girmiştir. Yasama ve yürütmede var olmak önemli ama Başbakan'a bu yetmemekte.

Medya ve basın iktidar kim olmuşsa limanına yanaşır. İktidar bunun farkına varmışsa kendi medyasını oluşturur bu tamamen yandaş medyadır, öbürü tamamen yanaşan medyadır. Bu halk arasında demokratik toplumlarda dördüncü kuvvet olarak algılanır. Sayın Recep Tayyip Erdoğan bu gücün ihtirasından yolunu değiştirmiştir, şımarmıştır. 

"HİÇ BİR DİZİ ERDOĞAN'I GEÇEMİYOR"

Şimdi moda medyayı denetim altına almak için bir 'ALO' yeter. Tapelerde Recep Tayyip Erdoğan dizisi başladı. Bu dizi, Kanuni Süleyman'dan bile çok izleniyor. Hiç bir dizi Erdoğan'ı geçemiyor. 

"BU BİLAL İLE BU BİLAL EŞİT MİDİR?"

Tokat'ta biri var. Oğlunun adı Bilal. Bir de parti başkanın oğlu var. O'nun da adı Bilal diyelim. Tokat'takine sorsunlar, evin, araban, paran var mı? Yok derler. Gemicik var, villa var, para var, elli tane korumayla gidiyor. Bu Bilal ile bu Bilal eşit midir? Bu paralar, tapelerde geçiyor. 76 milyonun ne kadarı yoksul? 44 milyonu yoksul. Şiddetli yoksulluğa yaşayan ise 13 milyon. Açlık sınırının altında olmak ne demek? Çoluğunun çocuğunun parasını karşılayaman demek, gündelik çalışan demek. Toplumsal yönden çok büyük ayrışmalara gidiyor. Çözüm diye bildiğimiz AKP propagandasıdır.

14 Kasım 2002'den bugüne AKP'ye üç dönem destek vermiş olan vatandaşlarım bu ekonomik darboğazlılıktan çıktınız mı, işiniz gücünüz gelişti mi, gelir seviyeniz arttı mı? Buradaki vatandaşlarım hayır diyor. İçinizde 11 yıldan bu yana bir çok önemli gelişmeleri olmuş kardeşlerim varsa birlikte yürüyelim, şarkısıyla Recep Tayyip Erdoğan'ın yolundan devam edebilirler.  

Türkiye'de şuan %9.7 işsiz var, toplam işsiz 2.746 bin. Bu işsizlik inanıyorum ki en çok Tokat'ta yaygın. Dolayısıyla Tokat'ta yaşayan insanlarımız başka illere gidip çalışmak zorunda kalıyor. Türkiye'de açlık, ahlaksızlık, asayişsizlik yaygın. Büyükşehirlerde insaların can ve mal güvenliği kalmadı. Toplumsal yönden çok büyük ayrışmalara gidiliyor. AKP kendisine öyle bir propaganda koyuyor ki, TOKİ aracılığıyla, millete toz pembe bir Türkiye gösteriyor.

"BU HANGİ AYAKKABI NUMARASINA SIĞAR?"

17 Aralık unutulmayacak bir gündür. Ak Parti denilen partinin yüz karasıdır. 5 Ekim 2012 tarihinde en kıymetli savcı olarak tarif edilen, savcı diyor ki 41 kişi var. Evlerine baskın yapılacak. Aman Yarabbi. Hiç alışık olmadığımız görüntülerle karşılaşıyoruz.

Çocuğumuza bir ayakkabı alsak eve getirsek, ayakkabı yatakta başüstünde birgün durur. Fakat ertesi gün kalktığınızda ayakkabı kutusu hiç aklınıza gelir mi? Ama 30 yaşından sonra ayakkabı kutusu çok cazip bir hal almış içine baktığınız zaman 4.5 milyon dolar var. Kaç numara ayakkabı giyiyor bunlar.
En büyük ayakkabı 44-45'tir. Bu hangi ayakkabı numarasına sığar? Dört tane bakan var. Evlerinde de 7 tane kasa var, bir de para sayma makinesi var. Bu kasalarda da hem TL var veya dolar euro var. AKP'ye oy vermiş kardeşlerim bu gelişmelere karşı ne diyorsunuz?

"BUNDAN KAÇAMAZSIN SAYIN BAŞBAKAN"

İran'dan bir uşak gelmiş ne idiğü belirsiz ama Türkiye'ye gelmiş dört bakanın çocuğunu avcunun içine almış istediğini yaptırıyor. Bir konuya daha dikkatinizi çekiyorum. Bu gerçekleri artık konuşmalıyız. 25 Aralık'ta ikinci dalga var Yasin El Kadı var, Usame Kutub var, onun oğlu var, bir de Bilal Erdoğan var. Recep Tayyip Erdoğan'ı çıldırtan burasıdır. Sayın Başbakan senin yapacağın tek bi şey vardı. Sana inançlı insanlar itimat etti, sana inandı ama sen buna saygı duymadın. Kendi nefsine göre Türkiye'nin tüm değerleriyle oynadın. 85 günden bugüne Türkiye'nin herhangi bir meselesi konuşuluyor mu? Recep Tayyip Erdoğan kalkıyor diyor ki 'Bu bana bir montajdır' diyor. Fakat bir türlü ülkemde yolsuzluk ve rüşvet var, bunun kökünü kazıyacağım deyip, yargıya teslim edersin. Oğlundan hesap sorsa, Kasımpaşalı delikanlı derler. Şimdi ne haldesin! Devletin kayıtlarına düşmüşse, kalır. O kayıtlar silinmez. Bir gün bir iktidar gelir, alayını çıkarır. Bundan kaçamazsın sayın Başbakan.

"YOLSUZLUK VE RÜŞVET KANSER GİBİDİR"

AKP'nin yöneticilerinin de başta olmak üzere Recep Tayyip Erdoğan'ı uyarmaları lazım. Sayın Başbakan güç çılgınlığıyla ben diktatörüm diyecek kadar kendisini kaybetmiş durumda. Çok kişiyi kırıyor,Türkiye'yi tahrik ediyor. Bugün ki Bitlis konuşmasını bir dinleyin. Önce ülkem sonra partim diyelim. Bu gidişat kardeşlik kavgası çıkartacak bir gafilliktir. Yolsuzluk ve rüşvet diktatörleri yıkar. Yolsuzluk ve rüşvet kanser gibidir bütün vücuda yayılır.

"ARANIZDA MONTAJ VAR MI?"

Bütün bunlara son vermenin yolu seçimdir. En yakın seçim 30 Mart'tadır. Halk 30 Mart'ta iktidarı uyarabilir, yani %50'yi aşağı doğru çekebilir. Bundan inşallah Recep Tayyip Erdoğan kendisine bir ders çıkarır. Sayın Erdoğan'ın mitinglerinin alayı montajdır. Şimdi Tokat'a soruyorum, aranızda montaj var mı? Başka illerden gelen var mı?