BIST 9.565
DOLAR 32,49
EURO 34,61
ALTIN 2.487,02
HABER /  EKONOMİ

Babacan'a göre önemli ama yeterli değil

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, sürdürülebilir, kalıcı büyüme adına yapısal reformun ’olmazsa olmaz’ olduğunu vurguladı.

Abone ol

Reformlar bağlamında önemli aşamalar aldıklarını belirten Babacan, yeni Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu, Hukuk Muhakeme Kanunu, Sigorta Kanunu ve Sermaye Kanunu’nu örnek gösterdi.

Ancak bunların yeterli bulmadıklarını da ifade ederek, "Bunlar önemli ama yeterli değil. İşgücü piyasalarında ilerlememiz gerekiyor, enerji piyasalarında durum öyle. Tasarruf oranları geride, burada adımlar atmalıyız. Yine Ar-Ge ve inovasyon yapan sanayiye ihtiyacımız var.” dedi.

Başbakan Yardımcısı Babacan, 4. Boğaziçi Zirvesi’ne konuk oldu. Four Seasons Hotel’de yapılan zirveye Avrupa Birliği (AB) Bakan ve Başmüzakereci Egemen Bağış ile Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi de katıldı. Toplam 54 ülkenin temsil edildiği zirvede ekonomiyi yorumlayan Babacan, 2009 bunalımı ile dünyada dengelerin yeniden belirlendiğini aktardı. Babacan, “Bunalımın ardından gelişmekte olan ülkelerin ekonomide payı arttı, yüzde 50’yi buldu. Bu oran her sene artacak. Gelişmekte olan ülkeler ekonomik ağırlığı elde edecek. Böyle bir ortamda her ülkenin, bölgenin kendi planlarını ortaya koymaları gerekiyor.” ifadelerini kullandı. 2009 bunalımının korumacılığı artırdığından yakınan Babacan, sözlerine şöyle devam etti:

“Korumacılık gümrük duvarlarını güçlendirme, gidiş gelişleri önleme, göç ile ilgili yanlış uygulamalara girmeyi ifade ediyor. Bu korumacılıktan en büyük zararı halk görür. Korumacılık ile pek çok ülkede siyasi irade ‘biz doğru yoldayız, bütün suç dışarıda’ türünden bir eğilime girdi. Bunlar ‘ithal kalifiye olmayan ürünler ülkeye girdi, göçlerden dolayı kendi adamlarımızı istihdam edemedik, uluslararası sermaye kaynaklarımızı sömürdü’ gibi bahanelerle gümrük duvarını artırdı, göç ile ilgili yanlış tavırlar takındı, uluslararası sermayeyi denetime tabi tuttu. Katiyetle korumacılık, ülkeye ve halka zarar verir. Halkın kalifiye olmayan ürünleri ve hizmetleri pahalıdan almalarına ortam oluşturur. Bu nedenle duvarları aşmamız, olaylara daha geniş bakmamız gerekiyor.”

Babacan, korumacı eğilimlerin bir yana bırakılması; sermaye ve ürünün önünde bulunan engellerin kaldırılması temennilerinde bulundu. Bu anlayışa uyumlu olarak Afrika ve Arap ülkelerini karşılıklı ticareti artırmaya davet etti.

Türkiye’nin milli gelirinin 800 milyar dolara, ihracatının 153 milyar dolara dayandığını açıklayan Başbakan Yardımcısı, ülkenin borcunun ve bütçe açığının önemli oranda daraldığını bildirdi. Ekonomide elde edilen başarıları mali disipline bağlayan Ali Babacan, “Devletin çok para harcaması büyümeyi olanaklı kılmaz. Yani hesabı ya da kitabı yapılmadan, borcun nereye gideceği belli olmadan büyümek mümkün değil.” uyarılarında bulundu. Türkiye’nin özel sektör ve ihracat ile büyümeyi temel aldığına, ekonomide başarılı olduğuna işaret etti.

Yapısal reformun önemine değinen Babacan, şunları kaydetti:

“Maliye anlayışı mühim. Bütçede dikkatli gitmek, savurgan olmamak mühim. Ama kalıcı sürdürülebilir büyüme için yapısal reformlar olmazsa olmaz. Biz, 2011’den bu yana süratle yola devam ediyoruz. 2012 ve 2013’te yeni Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu, Hukuk Muhakeme Kanunu yaptık. Bunlar 3 bin maddelik kanunlar. Yine yeni Sigorta Kanunu, Sermaye Kanunu’nu yürürlüğe koyduk. Teşvik modelini tekrar ele aldık. Finans ile ilgili kanun yaptık. Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ile Doğal Afet Sigorta Sistemi’ni yeniledik. Şu an 6 milyon konut depreme karşı sigortalı. Yasadan sonra 1,8 milyon konut sigorta yaptırdı. İlave olarak Yargı Kanunu ve 4+4+4 olarak bilinen Eğitim Kanunu’nu çıkardık. Bunlar önemli ama yeterli değil. İşgücü piyasalarında ilerlememiz gerekiyor, enerji piyasalarında durum öyle. Tasarruf oranları geride, burada adımlar atmalıyız. Yine Ar-Ge ve inovasyon yapan sanayiye ihtiyacımız var.”

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ise ülkeler ve bölgelerin el ele vermesinin önemli olduğuna temas etti. Bağış, ortak faaliyetlerin tarafların lehine olacağını sözlerine ekledi.