BIST 9.080
DOLAR 32,42
EURO 35,21
ALTIN 2.325,69
HABER /  DÜNYA

AK Parti’den Haşim Kılıç’a tepki

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın “Uzlaşılan 60 maddeyi Kenan Evren’i de getirseni...

Abone ol

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın “Uzlaşılan 60 maddeyi Kenan Evren’i de getirseniz yazacaktı ve yazdı da zaten” sözlerini eleştirerek, “"Sayın Kılıç’ın bu sözünü, partimiz açısından kabul edilemez buluyorum. O değerlendirmeyi bizi de kastederek söylemiş ise kabul etmiyoruz, reddediyoruz” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, memleketi Karabük’te partisinin Safranbolu İlçe Danışma Meclisi toplantısına katıldı. Şahin, burada yaptığı konuşmada, uzlaşma ile yeni bir anayasa yapmak için kolları sıvadıklarını ancak geride kalan 25 ayda sadece 60 maddede mutabakat sağlandığını söyledi. Uzlaşma sağlanan maddelerden 44 tanesinin temel hak ve özgürlüklerle alakalı bölümlerde mutabakat sağlandığını belirten Şahin, şunları söyledi:
“Dün Anayasa Mahkemesi Başkanımız Haşim Kılıç, bu Uzlaşma Komisyonu’nun anayasa çalışmaları ile ilgili bir değerlendirmede bulunarak, ‘Bu Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun 60 maddelik uzlaşılan bölümlerini Kenan Evren de yapar’ demiş. Sayın Kılıç’ın o 60 madde ile ilgili sağlıklı bir inceleme ve değerlendirme yaptığı kanaatinde değilim. Diğer siyasi partilerde üzerinde uzlaşmış olduğumuz 60 madde darbe ürünü anayasanın özellikle temel hak ve özgürlüklerle ilgili bölümlerinde çok önemli değişiklikler yapmaktadır. Bir defa insanı merkezi almaktadır. Devlet değil, insan diye başlayacak olan bir anayasa anlayışı ile hazırlanmıştır. Bunu Kenan Evren ve darbeciler yapamaz. İnsan onur ve hassasiyeti üzerinde çalışmakta olduğumuz anayasanın ilk maddesiydi. İnsan onur ve hassasiyetlerine dokunulamaz. Bu anayasa devlet diye başlamayacaktı, insan diye başlayacaktı. Niye sıfırdan yeni bir anayasa yapılamadı? Sayın Kılıç’ın şurada hakkı var; 1982 Anayasası’nın ruhunu ve özünü aynen muhafaza etmek isteyen partiler vardı masada. Bizim kırmızı çizgimiz var diyor iki parti, CHP ve MHP. Nedir sizin kırmızı çizginiz? Anayasanın ilk üç maddesine asla dokundurtmayız. 4. maddesi bu maddelerle ilgili değişiklik yapılamaz ve değişiklik teklifinde bulunamaz. Bu dört biz maddeye asla dokundurtmayız diyorlar. Ne bizim, ne başka siyasi partilerin, ne halkımızın devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu ile ilgili hiçbir problemi yoktur. Bu devlet Cumhuriyet rejimine sahip bir devlettir ve böyle kalacaktır. Cumhuriyetin temel nitelikleri demokratik, laik ve hukuk devleti olma vasfı. Bunlar Cumhuriyetin nitelikleridir. Bunlar da aynen kalacaktır ve bunların da değiştirilmesini ne biz ne başkası düşünmüyor. Bayrağımız, resmi dilimiz, marşımız bunlarla ilgili de hiç kimsenin bir problemi yok. Ancak darbeciler bu Cumhuriyet, insan haklarına saygılı bir cumhuriyettir diyor. Biz diyoruz ki saygı çok hafif kalır, dayalı olacak, insan haklarına dayalı. CHP ve MHP saygılı yerine dayalı kelimesini koydurtmayız. Bir kelime değişikliği, saygılı yerine insan haklarına dayalı koyarsanız daha da güçlendirmiş olmaz mısınız. Hayır, zinhar yaptırmayız diyorlar. Çünkü darbeciler öyle istemişler. Türkiye Devleti ülke, millet olarak bir bütündür. Ülkesi ve milleti ile bir bütündür derseniz bu milleti devletin milleti yaparsınız. Halbuki biz bu devleti milletin devleti yapmak istiyoruz. 23 Nisan 1920’de kurulan Meclis’in 1921 Anayasası ve 1924 Anayasası böyle miydi? Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, millet egemenlik hakkını TBMM’nin eliyle kullanır. Milletin egemenlik hakkını kullandığı tek organ Meclis’tir, seçtiği organdır. Ama darbeciler Meclis’e eşit ortaklar getirdiler, kendileri de bu ortaklarından biriydi. İşte bizim anayasa değişiklik teklifimizdeki cümle; ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Millet egemenlik hakkını seçtiği organlar eliyle alır’. Buralarda anlaşamadık. Çünkü darbecilerin anayasası böyle diyordu, biz onları değiştirmek ve biraz önce dediğim yaklaşımda bulunmak istiyorduk. CHP ve MHP buna yaklaşmadı.”

“KIRMIZI ÇİZGİ ASLINDA CHP VE MHP’NİN ÇİZGİSİ OLAMAZ, DARBECİLERİN ÇİZGİSİ”
“Üç maddenin değiştirilemezliği ile ilgili 4. madde 1961 Anayasası’nda yoktu” diyen Mehmet Ali Şahin, “1961 Anayasası da darbe anayasasıdır. Öyle bir madde yoktur. Zaten Cumhuriyetin kurulduğu yapılan 1924 Anayasası’nda bile böyle bir madde yoktu. Cumhuriyeti kuranlar bile şu 3 madde değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif verilemez diye madde koymayı lüzum hissetmemişler. Millete güvenmişler. Milletin böyle bir arzusu olmaz diye düşünmüşler. 1982 Anayasası’nı yaparken, danışma meclisi artık Cumhuriyet millete mal oldu, kimse değiştirme teklinde bulunmaz diye biz de teklif vermeyelim demiş. Ama 5 general bunu koyacaksınız demiş. Bu kırmızı çizgi aslında CHP ve MHP’nin çizgisi olamaz, darbecilerin çizgisi. Arkadaşlara komisyonda söyledik, siz kendi çizgisini değil darbecilerin çizgisini burada muhafaza ediyorsunuz, onları korumaya çalışıyorsunuz. O nedenli anlaşamadık” diye konuştu.

“ÜÇ TANESİ ZATEN BİR TANE AK PARTİ ETMİYOR Kİ”
Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğu gerçeğinden ve hedefinden vazgeçmeyeceklerini de ifade eden Şahin, şunları söyledi:
“25 ayda sadece 60 madde üretebilen sıfırdan yeni bir anayasa amacı ile kurulmuş bu komisyon, kurucusu meclis başkanımız, buradan yeni bir anayasa çıkmayacağını düşünerek ayrılıyorum dedi ve bu komisyon bir nevi bitmiş oldu. Diğer üç siyasi parti buna rağmen kendi aralarında toplanıyorlar. Bizi de davet emişler. Komisyonu kuran Meclis Başkanı ‘buradan bir şey çıkmaz’ dediğine göre bu komisyon bitmiştir. Arkadaşlarımızın bir araya gelerek yapabilecekleri hiçbir şey yoktur. Kaldı ki üç tanesi zaten bir tane AK Parti etmiyor ki. Kendileri anayasa yapacak güçleri falan da yok. Kendilerinin ay ayrı bir anayasa değişiklik teklifi vermeye bile sayısal güçleri yok. Bir anayasanın Meclis’ten geçebilmesi için en az 330 oya sahip olmak lazım. Kendilerini üzmek istemem ama anayasa yapmak çelik çomak oynamaya benzemez. O masayı bir uzlaşma kahvehanesi şeklinde görmek, anayasa yapmak için kafi değildir. O masa bir noktada anayasa yapmanın önüne geçti. Kim önce kalkacak ve kim gidecek, ben onu eleştireyim düşüncesi ile orada bazı arkadaşlarımız anayasa yapmak için değil yaptırmamak için orada bulundular. 1982 Anayasası’nın ruhuna ve özüne aynen sadık kalan, bunları asla değiştirmeyiz diyenlerin yeni bir anayasa ortaya koyma hakları yoktur. Ancak sayın Kılıç’a şunu söylerim ki, biz 1982 Anayasası’nın özünün de, ruhunun da, her şeyinin de değişmesini isteyen bir partiyiz. Bizim 104 maddeden ibaret anayasa değişikliği teklifimiz incelendiğinde Kenan Evren’in yapacağı bir anayasa olmadığını görecektir. Sayın Kılıç’ın ‘Bunları Kenan Evren de yapar’ sözünü, kendi partimiz açısından kabul edilemez buluyorum. O değerlendirmeyi bizi de kastederek söylediyse kabul etmiyoruz, reddediyoruz.”
(İHA)