BIST 9.680
DOLAR 32,45
EURO 34,47
ALTIN 2.472,82
HABER /  POLİTİKA

Ahmet Türk'ten AK Parti'ye ilk uyarı

Ahmet Türk, AK Parti'nin Kürt halkının taleplerini görmezlikten gelemeyeceğini söyledi

Abone ol

Mardin bağımsız milletvekilleri Ahmet Türk, Erol Dora ve KCK/TM davasından tutuklu Gülser Yıldırım'ın vekili Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe Gökkan ve avukatı Mardin İl Seçim Kuruluna giderek mazbatalarını aldı. Mazbatasını aldıktan sonra bir açıklama yapan Türk, Kürt halkının yönetim hakkından bundan sonra hiçbir zaman vazgeçmeyeceğini söyledi.

Türk, mazbatasını aldıktan sonra yaptığı açıklamada, çok önemli bir maraton sonucunda halkın desteği ve özgür iradesiyle milletvekili seçildiklerini söyledi.

Milletin çözüme kenetlendiğini, çözüm için adım beklediğini ifade eden Türk, şunları kaydetti:

''Çözüm olmadığı zaman halk da sivil itaatsizliğin mücadelesini sürdürecektir. Bunu tarif etmeye bile gerek yok. Halk geçmişteki hukuku kabul etmeyecektir. Yeni bir hukukun oluşması için mücadelesini sürdürecektir. Önemli bir süreçten geçiyoruz. Kürtler ve demokrasi güçleri ve demokrasi muhalefetleri için bu süreç çok önemlidir. Türkiye'de değişimin, dönüşümün önünü açacak bir blokla seçimlere girdik. Tabi ki bizim mücadelemiz özgürlük mücadelesidir. Bu mücadelenin kazanması için çaba gösteriyoruz. Halkımız da seçimleri bir referandum olarak gördü. Halkımızın demokratik özerkliğe, ana dil eğitimine, zindanlardaki siyasi tutsakların serbest bırakılmasına ve bir bütün olarak başta Kürt halkı olmak üzere halkların özgürleşmesi için sandık başına gitti. Halkımız bu talepleri savunmamız için bize destek verdi.''

15 Haziran'ın Kürtler açısından önemli bir tarih olduğunu vurgulayan Türk, şöyle devam etti:

''Parlamentodaki siyasi partilerin müzakere ve diyalog konusundaki tavırları bizler için çok önemli. Çünkü bu ülkede barış elini hep biz uzattık. Diyalog ve müzakerelerin başlamasını istedik. Kürt sorununun da barışçıl yöntemlerle çözümü için ısrarlı olduk. Bu hassas süreçte gerek iktidardaki AK Parti'nin, gerek anamuhalefet partisi, Kürt halkının ve diğer halklarımızın taleplerini görmemezlikten gelecek bir siyaset yürütme hakkına sahip değildir. Böyle bir siyaset yürütüldüğü zaman, hepimiz için gerçekten sancılı bir süreç yaşanacaktır. Biz bu nedenle herkesin yeniden düşünmesini istiyoruz. Diyalog ve müzakere yolunun açılması, sıkıntıların aşılabilmesi için ortak aklın, ortak iradenin oluşması için çabalarımızı sürdüreceğiz. Bu konuda barışçıl bir sürecin gelişmesi için çabalarımızı güçlü bir şekilde dile getireceğiz. Kürtler, artık yönetime katılma hakkından hiçbir zaman vazgeçmeyecektir. Bizler artık birileri efendi, birileri köle muamelesiyle siyasetin yürütülmesini asla kabul etmeyeceğiz. Halkımız kabul etmeyecektir.''

Türk, sürecin müzakere süreci olduğunu, hiç kimsenin süreç dışında bırakılmaması gerektiğini sözlerine ekledi.