BIST 9.556
DOLAR 32,48
EURO 34,80
ALTIN 2.488,77
HABER /  GÜNCEL

5 soruda Suriye'ye askeri müdahale tartışmaları

MGK toplantısının ardından Suriye sınırına askeri sevkiyat yapıldığı bildirildi. Hükümet, "sınırımızda yeni devlet kurulmasına izin vermeyeceğiz", muhalefet ise hükümet kurulmadan atılacak adımlara karşı çıkıyor. Sınırdaki gelişmeleri derledik.

Abone ol

Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesinin karşısında yer alan Tel Abyad'ın kontrolünün IŞİD'den PYD'nin eline geçmesinin ardından Ankara'nın gündeminde Suriye sınırındaki gelişmeler var.

Türkiye'nin yaklaşık 900 kilometrelik Suriye sınırının neredeyse yarısı PYD'nin kontrolünde.

Hükümet, "Sınırda yeni bir devlete izin vermeyeceğiz" diyor, muhalefet ise hükümet kurulmadan atılacak her türlü adıma karşı çıkıyor.

Beş soruda, Suriye sınırında ve Ankara'da yaşanan hareketliliği derledik.

Suriye sınırındaki gelişmelere hükümet ne diyor?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere hükümet yetkilileri Türkiye'nin güneyinde 'yeni bir devlete izin vermeyeceklerini' vurguladı.

Erdoğan üç gün önce yaptığı açıklamada, "Suriye'nin kuzeyinde, güneyimizde bir devlet kurulmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Bunun bilinmesi istiyorum. Bedeli ne olursa olsun bu konudaki mücadelemizi sürdüreceğiz. Bölgedeki terörist grupların desteği nereden aldığın biz de biliyoruz" demişti.

Başbakan Ahmet Davutoğlu ise bugün yaptığı açıklamada, "Hal böyleyken birileri haritayı değiştirmeye kalkarsa, buna açık tutum sergileriz. Hiç kimse ve aziz milletimiz kaygı içinde olmasın. Biz Türkiye'yi ne oldu bittilere karşı karşıya bırakılmasına izin veririz, ne de maceraya sürükleriz. Geçmişte olduğu gibi cevabını veririz" dedi.

Hükümete yakın medya operasyon ihtimaline nasıl bakıyor?

Hükümete yakınlığıyla bilinen Yeni Şafak gazetesinden Abdülkadir Selvi ise bugünkü yazısında savaşa değil ama Suriye'ye girilebileceği ihtimalinin öne çıktığını belirten bir yazı kaleme aldı.

Selvi yazısında, Cerablus bölgesinin karşısında bir tampon bölge oluşturulacağını, eğer mümkün olursa bunun Suriye topraklarına girmeden yapılacağını belirtti.

Selvi detaylara ilişkin ise şu bilgileri paylaşıyor:

"Tampon bölgenin uzunluğu belli. Ama derinliği ne olacak? 5 km'lik bir derinlik olursa 2 tugay, 10-15 km'lik bir derinlik olursa 4 tugay konuşlandırılacak. Ayrıca 110 kilometre boyunca asker tek tek sınıra dizilmeyecek. Gözcüler zaten gereken keşifleri tamamlamış. Buna göre mevki açısından hakim bölgelere tabur ya da bölük seviyesinde, askeri birlik konuşlandırılacak. Bu birliklerin hem gözetleme hem ateş gücü olacak."

Ancak Selvi'nin yazısında bahsettiği tampon bölge veya kavram ve uygulamada farklar bulunan güvenli bölge birbirinden farklı.

Bugün Ankara'da muhtemel seçeneğin güvenli bölge olduğu anlaşılıyor ancak daha çok insani durumun iyileştirilmesi için belirlenen bu alanlar için Birleşmiş Milletler kararı alınması gerekip gerekmediği yönündeki görüşler muhtelif.

Sınırda nasıl bir hareketlilik yaşanıyor?

Art arda gelen açıklamalardan sonra Türkiye'nin Suriye sınırında askeri bir seçeneği değerlendireceği yönündeki söylentiler de arttı. Şu ana kadar Ankara'dan gelen sinyaller bu konuda temkinli bir tutumun ağır bastığını gösteriyor.

Anadolu Ajansı bugün Suriye sınırındaki Kilis'e askeri araç sevkiyatı yapıldığını bildirdi.

Fotoğraf: Arşiv

Ajans, 5. Zırhlı Tugay Komutanlığından çıkış yapan 32 tank, zırhlı personel taşıyıcılar ve askeri personeli taşıyan otobüslerin, güvenlik önlemi altında Gaziantep'in Kilis'e hareket ettiğini ve tankların buradaki Elbeyli'de belirlenen noktalara yerleştirileceğini duyurdu.

Kilis'in karşısında yer alan Suriye sınırları içindeki bölge olan Cerablus IŞİD hâkimiyetinde ve aynı zamanda PYD'nin kontrolündeki Rojava bölgesindeki üç kantonun birbirine kesintisiz olarak bağlanmasını engelleyen bir bölge.

Burası aynı zamanda Ankara'da konuşulan 'güvenli bölge' senaryoları için adı geçen sınır hattı.

MGK toplantısında ne konuşuldu?

Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı, sınırın stratejik önemi nedeniyle de yakından takip edildi.

Toplantıdan sonra yapılan açıklamada ise Suriye'deki gelişmelerin yakından takip edildiği ifade edilirken, Türkiye'nin atabileceği muhtemel adımlara ilişkin bir ipucu yer almadı.

Olağan toplantıdan sonra yapılan basın açıklamasında Suriye ile yapılan değerlendirmeler iki cümle ile özetlendi:

"Güney komşularımızdan Suriye'de cereyan eden hadiseler etraflıca değerlendirilmiş, muhtemel tehditler ele alınmış, sınırlarımızda alınan ilave güvenlik tedbirleri üzerinde durulmuştur.

"Bölgede yaşayan sivil halkı hedef alan terör saldırıları ile bölgenin demografik yapısının değiştirilmesine yönelik eylemlerden duyulan endişe dile getirilmiştir."

Muhalefetin tutumu nedir?

Türkiye'nin Suriye sınırında askeri bir hamlede bulunması ihtimaline tepkilerden biri de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan geldi.

Kılıçdaroğlu bugün Hürriyet gazetesine yaptığı açıklamada, "Sakın ha" ifadesi kullanarak, "Suriye'ye girmeye kalkarlarsa bugün yaşadığımız faturadan daha ağırını ödemeye hazır olmalıyız...Uluslararası dengeleri baştan beri AKP hükümeti okuyamadı, o nedenle bu noktaya geldik. Şimdi hiç değilse, eski bir Genelkurmay Başkanı'nın ('Bu iş Suriye devleti ile çözülsün' diyen İlker Başbuğ) sözlerine kulak versinler. Türkiye'yi maceraya sürüklemesinler." dedi.

Diğer yandan Türkiye sınırının Suriye tarafında yaklaşık 400 kilometrelik alana hakim olan PYD'nin eş genel başkanı Salih Müslim ise Milleyet gazetesinden Namık Durukan'ın sorularına verdiği yanıtta, "Bugüne kadar bölgemize, köylerimize rejimden, IŞİD'den veya herhangi bir güçten gelen saldırılar karşısında durduk. Başka yerden gelirse de buna direniriz" demişti.