BIST 9.704
DOLAR 32,56
EURO 34,84
ALTIN 2.432,38

28 Şubat ibretlik bir tarihtir!

Bu 28 Şubat sürecine müdahil olan iz’ansız aklı Anadolu insanı çöpe attı ben de üzerine moloz döküyorum. İnşallah ilelebet nefes almaz. Siz de “amin” derseniz sevinirim.

Ne olmuştu bu makus tarihte?

Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı esir alınmıştı, terletilene kadar sıkıştırılmıştı, ülkenin makus tarihine imza at diye zorlanıştı.

Rahmetli Başbakanımız, gönüllerin adamı Prof.Dr. Necmettin Erbakan buna rağmen imza atmadığı halde, imzaladı izlenimi verdirilerek kararlar uygulanmıştı.

Yetmemişti dönüşümlü hükümetin önü kapanmış (Refah-Yol Hükümeti anlaşmalıydı, ilk iki yıl Başbakanlık Refah’ta ikinci iki yıl Doğruyol partisine geçecekti) hükümet kurma görevi azınlık durumunda olan ANAP lideri Mesut Yılmaz’a verildi, oluşan/oluşturulan ANASOL-M hükümeti Milli Güvenlik Kurulu’nun emir erliğini yaptı. İşte sadece bunun için bile olsa bu anayasa paketine “evet” demek lazım.

Bu memleketin başına öyle bir bela getirdiler ki aradan 18 yıl geçmesine rağmen hala o sıkıntıların sersemliğini yaşıyoruz.

Neydi bu musibetler?

*8 yıllık zorunlu eğitim getirildi, İmam- Hatiplerin orta kısmı kapatıldı, Refah-Yol Hükümeti de 5+3 mecburi eğitimi savunuyordu, ama birilerinin amacına tam hizmet etmiyor diye kabul görmedi.

*İmam hatiplerin önünü kapatacağız diye meslek okulu mezunlarına üniversite giriş sınavlarında katsayı engeli getirdiler. Meslek okullarımız boşaldı.

Halbuki gelişmiş dünya ülkelerinde meslek okullarına giden öğrenci oranı %80, akademik oklularla %20 durumundaydı. Bizde durum tersine döndü ve mesleksiz bir nesil yetişti. Bu, ülkemize verilen en büyük zarardı.

*Örtü yasağı öyle yayıldı ki nerdeyse sokağa kadar inecekti. Devlet vatandaşının dinine hor bakmıştı ve vatandaş devletinde soğuyordu, neredeyse birileri örtüyle, irtica ile yatıp kalkıyorduk.

*Kamu kurumlarında mescit yasağı getirildi. Vatandaşın ibadetini rahat yerine getirip vazifesini daha bir keyifle yerine getirmesi mümkünken, namaz kılan memurlara sıkıntı oluşturdular. Gümüş yüzüklülerin sayısı bir hayli azalmıştı. Şükürler olsun ki ben o yıllarda öğretmenlikten istifa etmiştim. Ama dershanelerin haftalık tatili Cuma günüyken Pazartesi’ye alınmıştı, Cuma günü müminler rahat bir tarzda namazına gidiyorlar diye birileri kahroluyordu.

*Binlerce devlet memuru görevden atıldı,  birçok bay ve bayan değişik gerekçelerle disiplinsizlik gerekçesiyle görevinden alındı, bir kısmı da dayanamadı kendileri görevini bıraktı. Kimisi cezaevine atıldı, kimisi hicret etti. Yusufiler olarak adlandırılan 650 kişi 36 yıl ceza almış mağduriyetleri hala devam ediyor. Yeniden yargılanma hakkı talepleri var ama hala birileri bir türlü duymadı.

En büyük zararlarından birisi de AK Parti'ye dokundu bu tür tahribatı telafi etmekle zaman kaybetti, örtü yasağını kaldırana kadar ak ve karayı seçti.  2012 yılı 30 Martta 4+4+4 sistemini getirerek eskisinden bir adım daha ileri düzeyde özgürlüklerin önünü açtı.

Eğer 28 Şubat’ın getirdiği bela olmasaydı toplumda bu kadar ayrışma yaşanmazdı, iktidar da bundan ucuz bir rant elde etmezdi diye düşünüyorum.

Kendince öyle bir iddialıydılar ki bu tahribatları güya bin yıl sürecekti. Anadolu insanı sıkıntı içinde mutsuz yaşarken, Üstat Bediüzzaman’ın ifadesiyle “Zındıka komitesi” bir adım geride kız kıs gülecekti.

Hani atalarımızdan bir tecrübe var “Allah’ın da bir hesabı var” diye ve o hesap cereyan etti, Meclis bir sürü düzenleme yaptı ama bunun sıkıntısı hayatımıza yansıdı maalesef.

Yapılan araştırmaya göre her askeri darbeden sonra ülke ekonomimiz dolar bazında %50 gerilerken bu sefer sürecin yetiştirdiği niteliksiz vatandaş kitlesi hayata izahı mümkün olmayan bir zarar verdi.

Bu 28 Şubat sürecine müdahil olan iz’ansız aklı Anadolu insanı çöpe attı ben de üzerine moloz döküyorum. İnşallah ilelebet nefes almaz. Siz de “amin” derseniz sevinirim.

Sevgili kardeşlerim bu müdahaleyi küçümsemeyin, hayatımızda sirayet etmediği alan kalmadı.

Esselamu Aleyküm.