BIST 9.717
DOLAR 32,48
EURO 34,93
ALTIN 2.439,00
HABER /  GÜNCEL

26 Mayıs 2011 Basın Özeti

Libya hükümetinden ateşkes hazırlığı, mangal diplomasisi, Stiglitz'den 'Arap Baharı' tehlikede uyarısı ve G-8 grubunun feshedlmesi çağrısı

Abone ol

Independent gazetesi, manşetindeki özel haberde, Kaddafi yönetiminin ülkede üç aydır devam eden iç savaşı durdurmak için NATO'ya ateşkes önermeye hazırlandığını yazıyor.

Gazete Başbakan El Bağdadi el Mahmudi'nin bazı ülkelere göndereceği mektuba dayanarak Libya hükümetinin Birleşmiş Milletler ve Afrika Birliği tarafından denetlenecek bir ateşkese hazır olduğunu belirtiyor.

Mektupta ayrıca muhalefetle önkoşulsuz olarak görüşmelere başlanması, savaşın iki tarafındakiler için de af ilan edilmesi ve yeni bir anayasa hazırlanmasından söz ediliyor. Independent'a göre mektupta, "Libya'nın geleceği üç ay öncesinden tamamen farklı olacak" deniyor. Haber şöyle devam ediyor:

"Kaddafi güçleri daha önce ilan edilen ateşkesleri hemen bozmuştu. Ancak İngiliz hükümetine yakın kaynaklar, batılı güçlerin şimdi, Kaddafi'nin sürgüne gitmesi önkoşulu olmadan ateşkesi kabul edebileceğini söylüyor. Bununla birlikte Amerikan Başkanı Barack Obama ve İngiltere Başbakanı David Cameron, dün Londra'daki görüşmelerinden sonra Kaddafi'ye ülkeyi terk etme çağrısı yaptı. Libya Başbakanı'nın mektubunda Kaddafi'nin ülkenin geleceğinde oynayacağı rolden hiç söz edilmiyor."

'Mangal diplomasisi'

Financial Times, Obama'nın dün İngiliz parlamentosundaki konuşmasında iki ülke arasındaki özel ilişkiyi teyit etmesine karşın, bunu çok hararetli bir şekilde vurgulamadığını yazıyor. Gazete, Obama'nın konuşması için şunları yazıyor:

"İngiliz ordusunda aşçılık yapmış bir Kenyalının torununun bugün Amerikan Başkanı olarak Avam ve Lordlar Kamarası'nın üyelerinin karşısına çıktığını söyleyen Obama, çatısında 600 ton meşenin kullanıldığı dokuz asırlık salonda tarihin ağırlığından kaçamadı. Salondaki en iyi yerleri kapmak için erken gelen dinleyiciler, Obama'yı sık sık alkışlamalarına karşın yıllarca bahsedilecek bir konuşmaya tanık olamadılar."

Financial Times, bununla birlikte, dün Başbakanlık konutunun bahçesinde düzenlenen partide mangalın başına geçen ve ev sahibi David Cameron'la birlikte konuklara servis yapan Obama'nın iki günlük ziyaretinde Amerikan İngiliz ilişkilerinin pekiştirildiğini vurguluyor.

'Arap Baharı tehlikede'

Nobel ödüllü Amerikalı iktisatçı Prof. Josef Stiglitz, Financial Times'taki makalesinde mali yardımla deteklenmemesi halinde Arap Baharı'nın tehlikeye gireceğini söylüyor. Stiglitz yazısında özetle şöyle diyor:

"Başkan Obama geçen hafta Orta Doğu vizyonunu anlattığı konuşmasında haklı olarak Mısır ve Tunus'un karşı karşıya olduğu ekonomik zorluklara dikkat çekti. Despot liderlerini deviren Mısırlılar ve Tunuslular, cesaretleriyle tüm dünyayı şaşırttılar. Ama bu ülkeler reform yolculuklarına daha yeni başlıyor ve karşı karşıya oldukları zorluklar daha çok ekonomik. İki ülkenin Batı'ya şiddetle ihtiyacı var. Amerika'nın sözleri eyleme dökerek bu ülkelere ekonomik yardım yapması gerekiyor. Aksi halde devrimler tökezleyebilir ya da geri gitmeye başlayabilir.

Stiglitz, makalesine Irak'a gönderme yaparak şöyle devam ediyor:

"Ekonomik sorunlar devrimlerle başlamadı. Aksine devrimi hızlandırdı. Amerika'da başlayan resesyon küresel bir nitelik kazanmadan önce de Mısır ve Tunus'ta gençler arasındaki işsizlik oranı çok yüksekti. Yükselen gıda ve petrol fiyatları ekonomik sorunları ve huzursuzluğu artırdı."

"Şimdi despotlar gitti ama ekonomi için demokratik kar payı hala ortada yok ve işler daha da kötüye gidiyor. Turistler ürktü ve özellikle Libya'daki savaştan kaçanlara kucak açan ve Libya pazarını kaybeden Tunus ağır bir bedel ödedi. Amerika bize hiçbir şey kazandırmayan Irak'taki savaş için 3 katrilyon dolar harcadı. Oysa Tunus'a yapılacak yardımın getirisi bir milyon kat fazla olacak. Yani yapacaklarımız sadece Tunuslulara değil, bize de fayda sağlayacak."

'G-8 feshedilmeli'

Daily Telegraph da, bugün Fransa'da yapılacak sanayileşmiş sekiz ülkeyi bir araya getiren G-8 zirvesinde, İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri'nin bu ülkelere yardım konusunda diğer üyelerin desteğini almaya çalışacağını yazıyor.

Guardian yazarı Timothy Garton Ash, "Obama gerçekten bize özgür bir dünya yolunda liderlik etmek istiyorsa G-8 grubunu feshetmeli” diyor. Yazar, iyi çalışmasa bile, G20 grubunun 21'inci yüzyılın ekonomik, siyasi ve kültürel gerçekliklerine daha uygun olduğunu belirtiyor.

'ABD yolcuların bilgilerini 15 yıl kayıtlarda tutacak'

Guardian, özel haberinde, Washington'la Avrupa Birliği arasında imzalanacak bir anlaşmanın taslağına dayanarak, ABD İç Güvenlik Bakanlığı'nın Amerika'yla Avrupa arasında seyahat eden milyonlarca yolcunun kredi kartı detayları, telefon numaraları ve ev adresleri gibi kişisel bilgilerini 15 yıl boyunca kayıtlarında tutabileceğini aktarıyor.

Gazeteye göre, ABD ve AB yetkilileri arasında yapılan görüşmelerde ortaya çıkan taslak, Amerikan hükümetine, yolcuların havayolu şirketlerine verdiği bilgilerin, terör, suç ve kaçak göçle mücadele amacıyla kullanmasına kapı aralıyor. Amerikalı yetkililer, uçağın kalkışından dört gün önce, gerekli kontrolleri yapabilmeleri için bu bilgilerin kendilerine teslim edilmesini istiyor.

'15 cent'lik ilaç kalp krizi riskini yarı yarıya azaltıyor'

Daily Telegraph, Avustralya’daki George Küresel Sağlık Enstitüsü öncülüğünde gerçekleştirilen uluslararası bir araştırmada denenen bir çoklu hapın kalp krizi ve inme riskini yarı yarıya azalttığını yazıyor.

Araştırma kapsamında İngiltere, Avustralya, Brezilya, Hindistan, Hollanda, Yeni Zelanda ve ABD'den kalp krizi geçirme riski taşıyan toplam 378 hastadan yarısına, 12 hafta süreyle statin ve aspirin gibi birden fazla etken maddesi olan, tansiyon ve kolesterol düşürücü çoklu hap, yarısına da plasebo yani fonksiyonsuz madde verildi.

Araştırmacılar, ilk kez uluslararası bir araştırmada denenen çoklu hapın, dünyada yılda 17 milyon kişinin ölümüne neden olan kalp-damar hastalıklarıyla mücadeleyi kolaylaştıracağını vurguluyor. Gazete, kalp damar hastalıklarından ölümlerin yüzde 80'inin gelişmekte olan ülkelerde meydana geldiğini belirterek, Hindistan'daki bir şirketin ilacı çok ucuza üretmeye talip olduğunu kaydediyor. Hapın hastalara günlük maliyetinin 15 cent’e kadar düşebileceği belirtiliyor.