22 bin kişiyi öldüren ilaç!

Alman ilaç firması Bayer'in bir ilacı yüzünden tam 22 bin kişi hayatından oldu

ABD’de yapılan bir araştırmaya göre Alman ilaç firması Bayer, açık kalp ameliyatlarında kanamayı durdurmak için kullanılan ve riskli yan etkileri olduğu belirlenen "Trasylol" adlı ilacı piyasadan çekmekte geç kalmasaydı, 22 bin kişinin yaşamı kurtulabilecekti.

TRASYLOL adlı ilaçla ilgili araştırmayı yürüten Dr. Dennis Manango, Amerikan CBS TV kanalının "60 Dakika" programında yaptığı konuşmada, "Trasylol, piyasadan zamanında toplatılsaydı, 22 bin insan bugün yaşıyor olacaktı" dedi.

Amerikan İlaç ve Gıda İdaresi (FDA), 2006 yılında Bayer firmasından Trasylol’ü piyasadan çekmesini istemişti. Ancak Bayer, FDA’nın bu talebine karşı çıkarak, kendi araştırmasını yaptıktan sonra karar vereceğini bildirmişti.
Bayer, açık kalp ameliyatlarında kanamayı durdurmak için kullanılan, ancak böbrek yetmezliği ve felç riskini artırdığı belirlenen Trasylol’ü, geçen yıl toplattı. Firma, bu kararı, Kanadalı, Amerikalı ve Alman sağlık yetkilileriyle yapılan müzakerelerden sonra almıştı.

ABD’de by-pass ameliyatı geçiren hastaların üçte birinin, kanamanın durdurulabilmesi için Trasylol kullandığı belirtiliyor. Bayer, söz konusu ilacı kullandığı için yaşamını yitiren hasta yakınlarının açtığı tazminat davalarıyla da karşı karşıya bulunuyor. Bayer, altı yıl önce de kolesterol ilacı "Lipobay/Baycol"u, risk oluşturduğu gerekçesiyle piyasadan toplamak zorunda kalmıştı.

TÜRKİYE'DE DE KULLANILDI

ACIBADEM Kadıköy Hastanesi Kardiyovasküler Cerrahi Bölüm Sorumlusu Doç. Dr. Cem Alhan, Trasylol adlı ilacın Türkiye’deki kalple ilgili tüm hastanelerde geçmişte kullanıldığını belirtti. Dr. Alhan, "İlaç yalnızca kalp ameliyatlarında değil, tüm kanamalarda kullanılıyordu. Ancak açık kalp ameliyatı riskli olduğu için daha çok kullanılıyordu. Hem ameliyat sonrası kanama miktarını azaltmak için koruyucu olarak verilebiliyordu, hem de ameliyattan sonra kanama arttığında kullanılabiliyordu" dedi.

Geçen yıl yasaklanan ilacın Kanada ve ABD’de yapılan araştırmada yasaklanmasına sebep olan felç, böbrek hasarı, ölüm gibi etkilerini doğrudan görmenin mümkün olmadığını belirterek, "Bunları gözlemlemek kolay değil. Doğrudan bir etkisi olmadığı için bu etkileri gözlemlemek mümkün değil. Birçok parametrenin takip edildiği binlerce hastaya bakılan araştırmalarla bulunabiliyor. Basit, doğrudan bir etkisi olsa kimse kullanmaz. O sebeple ne etkileri olmuş olabilir bunu söylemek mümkün değil" diye konuştu